Dünyanın farklı noktalarında yaşayan kişiler ile bir nedenden dolayı iletişim kurmak zorunda kalırsanız, o kişilerin yaşadığı ülkenin yerel saatini bilmeniz gerekir. Bu esnada karşınıza UTC yani Zulu saati ya da GMT gibi bazı kısaltmalar çıkacaktır. Bu kısaltmaların temel nedeni dünyayı saat dilimlerine bölmüş olmamızdır.
Aslına bakarsanız bir zamanlar deniz ticareti dışında dünyada saat konusunda bir birliktelik yoktu. Her ülke kendi milli rasathanesinin hesaplamalarına göre ya da rasathanesi yoksa güneşine göre bir saat düzenlemesine sahipti.
Fizik ve astronominin önemli problemlerinden birisi zamanı doğru ölçmektir. Ancak gökcisimlerinin hareketlerine bakarak zamanı hassas bir biçimde ölçmek mümkün değildir. Gezegende bir noktadan diğerine kısa bir mesafe yolculuk yaptığınız zamanlarda bile güneş zamanı değiştiğinden, insanlık tarihinin çoğu için günün saati her yerde farklıydı.
Tam zaman konusundaki kafa karışıklığı 1800’lere kadar büyük bir sorun olmayacaktı. Ancak buhar makinelerinin hayatımıza girmesi ve bir yerden bir yere hızla seyahat etmeyi mümkün kılması sonucunda işler karışmaya başladı.
Dünyayı Neden Zaman Dilimlerine Böldük?
Özellikle Kanada ve ABD gibi, çok uzun demiryolu hatları bulunan ülkelerde standart bir zamanın olmaması daha büyük sorundu. Sonunda İskoç asıllı bir mühendis olan Sir Sandford Fleming, 1876’da İrlanda’da basılı bir tarifedeki bir yanlışlık nedeniyle bir treni kaçırdı. Devamında da ve bir şeyleri düzeltmeye karar verdi.
Fleming, dünyanın gezegen boyunca kabaca 15 derecelik aralıklarla yerleştirilmiş 24 zaman dilimine bölündüğü bir sistem tasarladı. Peki başlangıç meridyeni neresi olacaktı? Bu sorunun cevabını vermek için, 13 Ekim 1884’te, dünyanın büyük bölümünü oluşturan 25 ülkeden 41 delege, ‘Uluslararası Meridyen Konferansı’ için Washington DC’de bir araya geldi.
En büyük rekabet Paris ve Londra arasında yaşanacaktır. 1884 itibarı ile dünya deniz ticaretinin yüzde 72’si, dünyanın süpergücü olan Britanya İmparatorluğu’nun Greenwich Kraliyet Gözlemevini saat olarak baz almaktaydı. Sonuçta buradan geçen meridyenin başlangıç meridyeni olarak kabul edilmesine karar verildi. Standart zaman, Greenwich’ten başlayarak birbirini izleyen her 15 derece batı boylamı için 1 saat geri, her 15 derece doğu boylamı için 1 saat ileridir.
Yani başlangıç meridyeni olarak Greenwich’in seçilmesinin bilimsel hiçbir sebebi yoktu. Bu seçim daha çok ekonomik nedenler ile ilişkili idi. Türkiye ise Cumhuriyetin ilanından sonra 1926 yılında, Greenwich saat düzenini kabul edip, Greenwich’e göre 30’ncu derecede bulunan meridyeni de Türkiye’nin ulusal saati olarak ilan etti.
Zulu Saati (Eşgüdümlü Evrensel Saat) Nedir?
1884’te aşağıdaki görselde de gördüğünüz gibi dünyanın saat dilimlerine bölünmesine dair karar çıkmış olsa da, ülkelerin bu düzene uyum sağlaması kolay olmamıştı. Ancak sorun bu kadar da değildi.
Bir uçaktaysanız bir gün içinde bir çok farklı saat diliminden geçmeniz gerekir. Bu nedenle özellikle havacılık dünyasında referans alınması gereken evrensel bir saate ihtiyaç vardır. Bu evrensel zaman ise, UTC veya Zulu saati olarak da adlandırılmaktadır. Bu sayede ülkeler arasında saat dilimi farkından doğan anlaşmazlıklar yaşanmayacaktır. Ayrıca ortak bir zaman planlaması yapılması mümkün olur.
( UTC, Fransızca’da “Temps universel coordonné” ve İngilizce ‘de ise “Coordinated Universal Time” kavramlarının kısaltmasıdır. Fransızca (TUC) veya İngilizce (CUT) kısaltmaları üzerinde fikir birliği sağlanamadığı için UTC üzerinde karar kılınmıştır.)
Aslına bakarsanız Zulu kelimesinin kendi başına bir anlamı yoktur. Bu kelime NATO fonetik Alfabesinden gelmektedir. NATO fonetik alfabesi daha çok, pilotlar, polis, ordu mensupları ve diğer yetkililer tarafından telsiz veya telefon üzerinden iletişim kurarken tercih edilmektedir. Detaylar için: NATO Fonetik Alfabesi Nedir ve Nasıl Kullanılır?
Zulu Saati Nasıl Hesaplanır?
1967 yılında kullanılmaya başlanan UTC ile GMT arasında aslında sadece 0.9 saniye fark vardır. Zulu Time dünyanın neresinde olursanız olun her zaman aynıdır. Bu nedenle AM, PM karmaşısı ya da hangi saat diliminde olduğunuzu bilmek gibi sorunları ortadan kaldırır. Örneğin; İstanbul UTC+3, Miami UTC-4, Londra UTC+1, Tokyo UTC+9 şeklindedir.
Yapılması gereken tek şey basit bir matematik hesabıdır. Diyelim ki bir uçağa bindiniz. Öncelikle mevcut zamanı 24 saat üzerinden ifade edin. Yani öğleden sonra saat iki demek yerine 14:00 biçiminde ifade edin. Şimdi bunu 1400 gibi düşünün. Sonrasında gideceğiniz yerin saat farkına bakın. Diyelim ki UTC -7.
Bu Zulu saatinin 7 saat gerisinde olduğu anlamına gelir. Bu durumda gideceğiniz yerin Zulu zamanı 400+700=2100 Z biçiminde olacaktır. Bu hesaplamayı elbette yolcu koltuğunda oturan sizin yapmanıza gerek yoktur. Ancak aynı şey tüm dünya ile ortak dil konuşmak zorunda kalan pilotlar için geçerli değildir.
Kaynaklar ve ileri okumalar
- What Is Zulu Time? Yayınlanma tarihi: 22 Ocak 2022; Bağlantı: https://www.scienceabc.com
- What Is Zulu Time and How Do You Calculate It?. Yayınlanma tarihi: Bağlantı: https://science.howstuffworks.com/
Size Bir Mesajımız Var!
Matematiksel, 2015 yılından beri yayında olan ve Türkiye’de matematiğe karşı duyulan önyargıyı azaltmak ve ilgiyi arttırmak amacıyla kurulmuş bir platformdur. Sitemizde, öncelikli olarak matematik ile ilgili yazılar yer almaktadır. Ancak bilimin bütünsel yapısı itibari ile diğer bilim dalları ile ilgili konular da ilerleyen yıllarda sitemize dahil edilmiştir. Bu sitenin tek kazancı sizlere göstermek zorunda kaldığımız reklamlardır. Yüksek okunurluk düzeyine sahip bir web sitesi barındırmak ne yazık ki günümüzde oldukça masraflıdır. Bu konuda bizi anlayacağınızı umuyoruz. Ayrıca yazımızı paylaşarak veya Patreon üzerinden ufak bir bağış yaparak da büyümemize destek olabilirsiniz. Matematik ile kalalım, bilim ile kalalım.
Matematiksel