Biyoloji ve Coğrafya

Butan: Zenginliği Mutlulukla Ölçen Bir Ülkeden Ne Öğrenebiliriz?

Bhutan, Butan, resmi adıyla Bhutan Krallığı, 1972’den beri kalkınmayı Gayri Safi Milli Hasıla yerine Gayri Safi Milli Mutluluk temelinde ölçen tek ülkedir.  O zamandan bu yana pek çok başka ülke de ulusal ilerlemenin bir ölçüsü olarak aynı yolu izlemiştir.

BHUTAN
Kaplan Yuvası Manastırı, Bhutan’da Paro Vadisi’nde bulunan bir Budist manastırıdır. 1692 yılında Taktsang Senge Samdup mağarasının etrafında inşa edilmiştir. Manastır, günümüzde Bhutan’ın kültürel bir simgesi olarak kabul edilmektedir.

İki farklı toplum düşünün. Birincisinde insanlar stresli, gergin, sinirli, dikkati dağılmış ve olma eğiliminde olsun. İkincisinde ise insanlar rahat, kaygısız, güler yüzlü, açık sözlü ve kendinden emin olma eğilimindeler. Bunun bir getirisi olarak da daha güvenli, sağlıklı ve iyi ilişkilere sahip olma olasılıkları daha yüksek. 

Mutlu ve mutsuz bir toplum arasındaki fark önemsiz değildir. Peki nasıl mutlu bir toplum yaratabiliriz? Bu konuda Butan Krallığı bize bir fikir verecektir. Mutluluğun tek bir tanımı yoktur. Ancak Butan krallığı için mutluluk, Batı odaklı düşündüğümüz mutluluktan farklıdır.

Bhutan, Butan, resmi adıyla Bhutan Krallığı, dünyanın fakir ülkeleri arasında yer alır. Ancak Himalayaların kalbinde yer alan Butan, dünyada ilklere imza atmış ilginç bir ülkedir.

Her çağ kendi rakamsal verilerine ihtiyaç duyar. On sekizinci yüzyılda rakamlar hasadın boyutuyla ilintiliydi. On dokuzuncu yüzyılda demiryolu ağının genişliği, fabrikaların sayısı ve kömür madenciliğinin hacmi verilerin kaynağını oluşturuyordu. Yirminci yüzyıldaysa ulus-devletin sınırları içindeki endüstriyel seri üretim söz konusu rakamları bize verdi.

Günümüzde ise rakamları Gayri Safi Yurtiçi Hasıla’ya (GSYH) bakıyoruz. GSYH, bir ülkenin ürettiği tüm mal ve hizmetlerin toplamının mevsimsel dalgalanmalar, enflasyon ve kimi durumlarda alım gücünden arındırılmış halidir. Belirli bir yılda bir ülkedeki tüm nihai mal ve hizmetlerin piyasa değeridir.

GSYH’yi hesaplamak için çok sayıda veri göstergesinin birbiriyle ilişkilendirilmesi ve neyin sayılıp neyin görmezden gelineceği konusunda tamamen sübjektif, yüzlerce tercihin yapılması gerekir. Ancak GSYH’nin toplumsal refah açısından doğru bir ölçüm işlevi olduğu fikri, zamanımızın en yaygın mitlerinden biridir.

Butan’dan Öğrenmemiz Gereken Dersler Nelerdir?

Bugün artık varlığımızı sadece dolarlar, sterlinler ve eurolar cinsinden ifade etmemiz mümkün değil. Sağlıktan eğitime, gazetecilikten finansa hepimiz ‘verimlilik’ ve ‘kazanca’ takılmış durumdayız. Belki de yeni rakamsal veriler zamanı gelmiştir. Bu konuda bize bir örnek Butan’dan geliyor.

Butan sarp bir coğrafyada güçlü devletler arasında sıkışıp kalmıştır. Yine de bir çok açıdan dünyaya örnek olmayı başarmaktadır.

GSYH’ye bir alternatif Gayrisafi milli mutluluktur. Bu fikir ilk kez 1970’lerin sonlarında Butan’ın 4. Kralı Kral Jigme Singye Wangchuck tarafından ortaya atılmıştır. Butan, ülkesinin “gayri safi ulusal mutluluğu”nu ciddiye almakta, standart bir ekonomik gösterge olan gayri safi yurtiçi hasıla kadar önemli bulmaktadır.

Kral, kamusal siyasetin yalnızca ekonomiyle değil, insanların esenliğiyle de bağlantılı olması gerektiğini ilan etmiştir. Temelinde insanların daha genel olarak da toplumun mutluluk düzeyini arttırmaya odaklanan ve psikolojik iyilik hali, sağlık, zaman kullanımı, eğitim, kültürel çeşitlilik, ekolojik çeşitlilik gibi dokuz alanda geliştirilen 33 göstergeden oluşmaktadır.

Kuşkusuz, Butan’daki ulusal mutluluğun dayanakları arasında mali özerklik, temiz bir çevre, sağlık bakımı, yerel kültürü muhafaza eden eğitim ve demokrasi de yer alır. Ama ekonomik gelişme kendi başına denklemin sadece bir parçasıdır.

Butan’ın ülke genelinde iki düzineden fazla dili vardır. Hükümet kültürel çeşitliliği ulusal düzeyde düzenlenen çeşitli festivaller ile destekler. Öte yandan  yetkililerin işyerinde geleneksel kıyafetler giymesini ve ulusal dil olarak Dzonghka’yı konuşmasını zorunlu kılarak “ulusal kimliği” korumaya çalışır. Bu sayede de hem kültürün hem de ulusal kimliğin korunmasını sağlar.

Butan’ın nehirleri komşu ülkelere elektrik sağlamakta kullanılıyor.

Çevrenin korunması Butan için neden bu kadar önemli?

Butan sınırlı ekonomik imkanlara sahip bir ülkedir. Hidroelektrik Butan ekonomisinin omurgasını oluşturur. Kaynaklarının kıtlığına rağmen, Bhutan onları etkili bir şekilde kullanır. Sınırsız sanayileşmeye gitmek yerine, Butan Krallığı ekonomik büyümeyi sosyal kalkınma, çevresel sürdürülebilirlik ve kültürel koruma ile dengelemeyi seçer.

Küresel biyoçeşitliliğin azaldığı bir dönemde, Butan’ın çevre koruma politikaları son derece başarılıdır. Ülke arazisinin %50’den fazlası milli parklar, doğa rezervleri biçiminde koruma alanı olarak belirlenmiştir. Ülkenin yüzde 80’inden fazlası doğal ormanlarla kaplıdır ve bu rakamı daha da artıran bir ağaçlandırma programı var. Butan için çevresel sürdürülebilirlik ulusal kalkınmanın hem birincil hedefi hem de başlangıç ​​noktasıdır.

Bhutan’da eğitim ve sağlık hizmetleri herkes için ücretsizdir. Bu hizmetlerin tamamı devlet tarafından sağlanmaktadır.

Hükümet, 2008 ulusal anayasasında el değmemiş çevreyi koruma, muhafaza etme ve iyileştirme ve ülkenin biyolojik çeşitliliğini koruma sözü verdi. Diğer taraftan tüm Butanlılar anayasaya göre çevreyi korumaktan resmi olarak sorumlu tutulur. Peki ama çevrenin korunması Butan için neden bu kadar önemli?

Cevabın bir kısmı Butan’ın inanç biçiminde yatıyor gibi görünüyor. Çünkü inançlarına göre, ormanlar kutsaldır ve beraberinde korunması gerekmektedir. Benzer biçimde hayvanlara doğaüstü nitelikler atfedilir. Bu gibi kavramlar onların budist inancının temelini oluşturur.

Sonuç olarak

Günümüzde Butan pek çok açıdan dünyaya örnek olsa, mevcut koşullar kapsamında halkın mutlu olup olmadığı tartışmalıdır. Ancak Gayri safi ulusal mutluluk sırf Butan’a özgü değildir: İnsanların mutluluğuna ve yaşamdan hoşnut olmalarına en az ekonomik büyüme kadar değer verme fikri, küçük ama gitgide büyüyen bir uluslararası ekonomistler grubunca da benimsenmiştir.


Kaynaklar ve İleri Okumalar:

Matematiksel

Ceren Demir

Dokuz Eylül Üniversitesi'nde Ekonomi bölümünde yüksek lisansa devam ediyorum ve İstanbul Gelişim Üniversitesi'nde akademik görevimi sürdürüyorum. Spora, sanata (özellikle resim sanatı), müziğe, doğaya, doğa sporlarına, felsefeye, psikolojiye, kitaplara, filmlere düşkünüm.. Okumayı, yazmayı, öğrenmeye çabalamayı çok seviyorum. Amaçlı ve amaçsız yaşamanın çeşitli noktalardan artı ve eksileri olduğunu düşünsem dünyadaki her şeyin gelip geçici olduğuna inanıyorum. Yine de -her şeye rağmen- ben uzun süredir amacı olanlardanım.. Buradan enerji sağlayabiliyorum.. Çoğunlukla enerjik, dışa dönük olsam da yeri geldikçe oldukça içe kapanmaya ve yalnızlığa susayabiliyorum. İkisi de keyifli ve öğretici.. Matematiksel sitesinin öncelikle hayranı olan bir okuruyum sonra Matematiksel’e katkı sağlamaya çalışan enfes ekibin bir parçasıyım.

İlgili Yazılar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir