Fizik

Zamanda Yolculuk İçin İlgili Denklemleri Biliyorsak Neden Yapamıyoruz?

Hiç geri almayı dilediğiniz bir hata yaptınız mı? Geçmişteki hataları düzeltmek, zamanda yolculuk kavramını bu kadar büyüleyici bulmamızın nedenlerinden biridir.

zamanda yolculuk
Bir zaman makinesi yapmayı başarırsak, hiçbir şey kalıcı olmaz. Sonucunda her zaman geri dönüp kafanıza takılan sorun neyse onu değiştirebilirsiniz. Ama evrenimizde zamanda yolculuk gerçekten mümkün mü, yoksa sadece bilim kurgu mu?

Zaman yolculuğu popüler kültürde düzenli olarak yer alır. Filmlerde, televizyonda ve edebiyatta sayısız zaman yolculuğu hikayesi vardır. Ayrıca şaşırtıcı derecede eski bir fikirdir. Hatta ilk zaman yolculuğu fikrinin Sofokles tarafından 2500 yıl önce yazılan bir oyun olan Kral Oidipus de (Oedipus Rex) yer aldığı iddia edilir.

H. G. Wells, 1895’te kaleme aldığı Zaman Makinesi isimli kitabı ile zamanda yolculuk yapma fikrine dair hayal gücümüzü tekrar harekete geçirdi. Peki bu sadece filmlerde kullanılan eğlenceli bir fikir mi, yoksa gerçekten böyle bir şey olabilir mi?

Zamanda Yolculuk İçin İlgili Denklemleri  Biliyorsak Neden Yapamıyoruz?
Filmlerde, karakterlerin özel makineler, büyülü cihazlar kullandığını veya hatta zamanda geriye veya ileriye doğru seyahat etmek için fütüristik bir arabaya atladığını düşünürüz.

Zamanda Yolculuk Mümkün mü?

Aslında bu soru, bilimdeki en büyük çözülememiş sorulardan biri olmaya devam ediyor. En basit cevap, mümkün olamayacağıdır çünkü mümkün olsaydı, bunu zaten yapıyor olurduk. Bunun tek nedeni termodinamiğin ikinci yasası veya görelilik gibi fizik yasaları ihlal etmesi değildir. Ayrıca teknik zorluklar da vardır. Bu nedenle bir gün mümkün olsa bile çok miktarda enerji gerektirir.

Zamanı çift yönlü bir çizgi gibi düşünürüz. Çizgide şimdi ortadadır. Diğer iki zıt taraf ise geçmişi ve geleceği temsil eder.

Zamanda yolculuk çoğu insan için kafa karıştırıcı bir fikirdir. Çünkü zamanı düşündüğümüzde, düz bir çizgide ilerlediğini, olayların birbiri ardına gerçekleştiğini düşünürüz. Albert Einstein’ın görelilik kuramı; zamanın, uzayın ve yer çekiminin doğasını tanımlar. Ancak zaman hakkındaki en kapsamlı kuramımız olsa da zaman yolculuğu görelilik tarafından yasaklanmaz.

Ünlü fizikçi Stephen Hawking, tarih, saat ve koordinatları belirten davetiyelerin olay gerçekleştikten sonra gönderildiği bir akşam yemeği partisi düzenleyerek zaman yolculuğu olasılığını test etmişti. Umudu, davetiyesinin gelecekte yaşayan ve geriye yolculuk etme yeteneğine sahip biri tarafından okunmasıydı. Ancak kimse gelmeyrecekti.

Cambridge Üniversitesi’nde düzenlenen etkinlikte Hawking, henüz davet etmediği zaman yolcusu particilerin gelmesini sabırsızlıkla bekledi. Ne yazık ki, elinden gelenin en iyisini yapmasına rağmen kimse gelmedi.

Zamanda Yolculuk Yapmamızın Karşısındaki Engeller Nelerdir?

Bildiğimiz kadarıyla, zamanda geriye yolculuk yapmak imkansızdır. Hatta zamanda geriye bilgi göndermek bile hayal edilmesi zor bir şeydir. Çünkü bu hareket zaten gerçekleşmiş olan şeyleri değiştirir ve bu da bazı paradokslara neden olur.

Bu paradokslar geçmişi değiştirmeye yol açan belirli bir olay olduğunda ortaya çıkar. Ancak değişimin kendisi bu olayın gerçekleşmesini en başta engeller. Yolda giderken düşüp bacağınızı kırdığınızı düşünelim. Belki geçmişe gidip kendinize daha dikkatli olmanızı söyleyebilirsiniz.

Eğer başarırsanız bacağınız kırılmaktan kurtulacaktır. Ama o zaman zamanda geriye yolculuk yapmak için hiçbir sebebiniz olmazdı. Peki bu durumda bacağınız kırıldı mı, kırılmadı mı? Eğer zamanda geriye yolculuk yapabilseydik ve daha önce olmuş bir şeyi değiştirebilseydik, o zaman bir sıralamayı değiştirmiş olurduk. Bu da ” nedensellik ” adı verilen bir kuralı çiğnemek anlamına gelirdi.

nedensellik
Çevremizde olan biten şeyleri dikkatli bir gözle incelerseniz çoğu zaman bir neden sonuç ilişkisi olduğunu gözlemlersiniz

Nedensellik, bir “nedenin” (örneğin, eylemleriniz) bir “etkinin” (eylemlerinizin sonucu) öncesinde gerçekleştiğini söyleyen kuraldır. Düşme örneğimizde, neden düşmek ve sonuç bacağınızın kırılmasıdır çünkü bu sizin düşmeniz nedeniyle olur.

Bir çoğumuzun adını duyduğu ” büyükbaba paradoksu “da aynı temayı işler. Birisi zamanda geriye yolculuk edip yanlışlıkla büyük anne ve büyük babasının tanışmasını engellediğinde ortaya çıkabilecek varsayımsal bir sorunu ele alır. Çünkü bunun gerçek olması durumunda hiç doğmamış olmanız gerekecektir.

zaman makinası
Zaman yolculuğu ayrıca entropi veya rastgeleliğin artması gerektiğini belirten termodinamiğin ikinci yasasını da ihlal eder. Zaman yalnızca bir yönde hareket edebilir

Nedensellik evrenin çiğnenemez kurallarından biridir. Bunu çiğnemek evren ve hepimiz için kötü sonuçlar doğururdu. Peki geçmişe gitmek mümkün değilse, geleceğe doğru böyle bir yolculuk yapabilir miyiz?

Bir Zaman Makinesi Neden Yapamıyoruz?

Albert Einstein’ın özel görelilik kuramı, zamanın farklı insanlar için farklı hızlarda geçtiğini öne sürer. Işık hızına yakın bir hızda hareket eden bir uzay gemisinde hızla ilerleyen biri Dünya’daki bir kişiden daha yavaş zaman yaşayacaktır. Ancak bunun için ışık hızına yakın hızlarda hareket edebilen uzay gemileri inşa etmemiz gerekiyor. Bu bizim zaman makinemiz olacaktır.

Ancak bir zaman makinesi inşa etmek, negatif enerjili egzotik bir madde gerektiriyor gibi görünüyor. Peki negatif madde nedir? Bu, negatif kütleye sahip olan maddedir. Yani aldığınız elmanın -1 kilogram olması gibi bir anlama gelir. Evrendeki her şey sonucunda pozitif bir kütleye sahiptir ve bunun sonucunda birbirlerine çekilirler. Ancak elimizde negatif bir kütle olursa onunda itilmesi gerekecektir. Doğal olarak çevremizde böyle bir madde bulmamız mümkün değildir.

warp
Işıktan hızlı hareket edebilmek demek, zaman genişlemesine bir çözüm bulmak demektir. Bunu yapabilmenin tek yolu ise uzay-zaman dokusunu “kıvıran” bir warp sürücüsü/ motoru kullanmaktır.

Ancak kuantum mekaniğinden, böyle bir maddenin teorik olarak  çok küçük miktarlarda ve çok kısa süreliğine yaratılabileceğini biliyoruz. Yani temelinde imkansız değildir. Bu nedenle, bu sorun mevcut teknolojimizin veya kuantum mekaniği anlayışımızın bir sınırlamasıdır.

Fizikçilerin Zamanda Yolculuk Yapabileceğimize Dair İnançları Devam Ediyor

Bazı bilim insanları teorik olarak zaman yolculuğuna izin verebilecek başka fikirler araştırıyorlar. Bir fikir solucan deliklerini içeriyor. Solucan delikleri uzay-zamanı birbirine bağlayan, iki uzak nokta arasındaki kestirmeler olarak bilinmektedir. Yani bir solucan deliği sizi istediğiniz uzaklıktaki noktalara kolayca ulaşmanız sağlayacaktır

Fizikçiler, solucan delikleri inşa etmenin nihai cevabının kuantum yerçekiminin bilinmeyen bölgesinde, kuantum mekaniği ve genel göreliliğin birleşiminde yattığına inanıyorlar.

Ayrıca birisi bir solucan deliği inşa edip daha sonra bir ucunu ışık hızına yakın bir hızda hareket ettirmenin bir yolunu bulabilirse, zaman genişlemişinden dolayı, iki uç arasında zamanın geçiş hızı farklılaşacaktır. Bunun sonucunda hareket eden uca giren ve solucan deliğinin hareketsiz ucundan çıkan biri geçmişinde ortaya çıkacaktır.

Bilim insanlarına göre aynı evrenin iki uzak noktası arasında bir solucan deliği oluşabileceği gibi, farklı iki evrendeki noktaları birbirine bağlayan bir solucan deliği oluşması da mümkündür. Ancak tek bir sorun var ki bunu başarmak inanılmaz derecede zordur. Solucan delikleri deneysel olarak gözlemlenmiş değillerdir.

Genel görelilik matematiğini kullanarak istikrarlı, kullanışlı, içinden geçilebilen bir solucan deliği inşa etmenin bir yolu vardır. Ancak böyle bir solucan deliği oluşturmak için bir kere daha negatif maddeye ihtiyacınız olacaktır.

Sonuç Olarak

Peki zaman yolculuğu mümkün mü? Muhtemelen hayır, ama kesin olarak bilmiyoruz! Yakın gelecekte filmlerdeki gibi zaman makinelerine sahip olma olasılığımız düşük olsa da, bilim insanları aktif olarak yeni fikirler araştırıyor ve keşfediyor. Ancak şimdilik, en sevdiğimiz kitaplarda, filmlerde ve rüyalarda zaman yolculuğu fikrinin tadını çıkarmak zorundayız.


Kaynaklar ve ileri okumalar:

Matematiksel

Muhammed İşci

Taş Mektebin 120. Yıl mezunlarından olup aynı yıl kazandığım Erciyes Üniversitesi Mekatronik Mühendisliği bölümünden bölüm ikinciliği ile mezun olduktan sonra öğrenimime yine aynı bölümde yüksek lisans programı kapsamında devam etmekteyim. Aynı zamanda yine aynı Üniversite adı altında Çift Anadal Programı kapsamında Matematik bölümünden onur öğrencisi olarak mezun olmuş bulunmaktayım. Bunların yanı sıra özel sektörde Ar-Ge uzman yardımcısı olarak çalışmaktayım. Matematiğin bir dil olduğunu kabul edip , bu dili iyi bilmemizin hayatla irtibata geçebilmemizi kolaylaştıracağı öngörüsünde bulunan bir düşünürüm. Sayılarla dans etmek en büyük zevklerim arasındadır. 2015 yılı Türkiye Pi Sayısı Ezberleme rekortmeni olup , o yıldan itibaren Pi World Ranking List te yer almaktayım. Hafıza tekniklerine ve Pragmatizme karşı bir kişiyim. Arşimet, Fermat ve John Forbes Nash en çok saygı duyduğum bilim insanlarıdır.

İlgili Yazılar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir