Tıp ve Sağlık

Sindirim Sistemi İle İlgili Bilmeniz Gereken Pek Çok Şey!

Vücudumuzla ilgili çoğu şey gibi sindirim sistemimize de yalnızca bize sorun çıkardığı zaman dikkat ederiz. Aksi takdirde, onu gözden kaçırmaya ve hiç düşünmeden her türlü şeyi yemeye eğilimliyiz. Ancak sindirim sisteminizin nasıl çalıştığını bilmek, genel sindirim sağlığı açısından da önemlidir.

Sindirim Sistemi İle İlgili Bilmeniz Gereken Pek Çok Şey!
Midenin asıl görevi her şeyi karıştırmaktır. Eğer bir donutun hemen ardından pizza yerseniz, mide her şeyi karıştırır. Mide kasları güçlüdür ve yiyeceği kimüse dönüştüren güçlü kasılmalar üretir. Sindirim sistemi yediğiniz yemeğin sırasına göre çalışmaz. Eğer bir burger ve bir saat sonra bir donut yerseniz, sindirim sistemi önce burgeri sindirecektir.

Mide, sindirim sistemimizin en önemli parçasıdır ama bir çoğumuzun midemiz ile ilgili bildiklerimiz sınırlıdır. Örneğin sanıldığının aksine yiyeceklerin özümlenmesinde mideniz pek önemli bir rol oynamaz. Midenin asli görevi yenilenleri mekanik olarak karıştırmak, kimyasal yolla yani mide salgısının etkisiyle parçalamaktır.

Örneğin bir hamburger yedikten hemen sonra bir de tatlı yedik diyelim. Bu durumda midemiz bu ikisini birbirinden ayırt edilmeyecek şekilde birbirine karıştıracaktır. Midenin kasları öylesine güçlüdür ki içindeki yiyecekleri adeta yayık gibi çalkalayarak kimüs (yemeklerin mide öz suyuyla karıştıktan sonra aldığı hal) haline getirir.

Sindirim Sistemine Kısa Bir Bakış

Sindirim sistemi gıda maddelerini, vücut hücrelerinin emebileceği ve enerji oluşturmak için kullanabileceği küçük moleküllere parçalamak için aşamalar halinde çalışır. Tükürük bezlerimiz aracılığıyla tükürük üretimi sindirimin ilk adımıdır. Yiyeceklerin parçalanması, çiğneme süreci ve tükürükte bulunan enzimler yoluyla ağzımızda başlar.

sindirim sistemi organları
Sindirim sistemi organlarına genel bakış

Tükürük bezleri tarafından üretilen tükürük, gıdalardaki nişastayı parçalayan amilaz adı verilen enzimlere sahiptir. Bunun yanı sıra yağları parçalayan lipaz adı verilen bir enzim daha vardır. Sonuç olarak tükürükte var olan kimyasal parçalayıcılara, çenemizin mekanik hareketi eşlik eder. Sonucunda da ağzımıza attığımız lokma yutulmaya hazır hale gelir.

Bolus olarak adlandırılan yiyecek buradan yemek borusu yoluyla mideye doğru yol alır. Yemek borusunun her iki ucu da bolusun geçmesine izin verecek bir açıklıktan sorumlu olan bir sfinkter kası ile bağlıdır. Yiyeceklerin yemek borunuzdan midenize ulaşması iki ila beş saniye sürer.

Mideden itibaren sindirimin çoğu kimyasal niteliktedir. Enzimler kimyasal olarak büyük molekülleri daha küçük moleküllere ayırırken, midedeki asit de kimyasal bağların kopmasına yardımcı olur.

Sindirim Sistemi İle İlgili Bilmeniz Gereken Pek Çok Şey!
İnce bağırsak, sindirim sisteminin en önemli işinin, yani yediğimiz gıdanın kan dolaşımına karışabilecek moleküler bileşenlere parçalanmasının gerçekleştiği yerdir.

Bir sonraki durak ince bağırsaktır. Burada daha da fazla enzim molekülleri parçalar ve daha da önemlisi bağırsak hücreleri besinleri emer. İnce bağırsak, besin maddelerinin parçalanmasını ve besin maddelerinin emilimini tamamladıktan sonra, bitkisel besinlerin lif olarak bilinen sindirilmemiş kısımlarını kalın bağırsağa iter. Yiyecekler kalın bağırsağa girerken, çoğu besin maddesi çoktan emilmiştir.

Kalın bağırsak, suyu ve geriye kalan bazı mineralleri emer ve mukus salgılayarak dışkı dönüşümünü başlatır. Ardından bağırsak mikroflorasının (bağırsaktaki bakteriler) neden olduğu kimyasal dönüşüm devreye girer. Sonuç olarak yiyecek dışkı olarak vücudu terk eder. Lif, dışkıyı hem yumuşatır hem de hacim kazandırır ve bağışıklık sisteminizi desteklemede rol oynayan bağırsak bakterilerinizin sağlığını etkiler. Bu nedenle lif ağırlıklı bir diyet, hem sindirim hem de genel sağlık için gereklidir.

Mide Asidi Niçin Mideyi Delmiyor?

mide asidi
Asitlik, 0 ila 14 arasında değişen bir pH ölçeğinde ölçülür. PH seviyesi ne kadar düşükse, sıvının asit seviyeleri de o kadar güçlü olur. Örneğin akü asidinin pH’ı 0’dır, bu da onun çok güçlü olduğu anlamına gelir. Ancak mide asidinin de ondan aşağı kalır yanı yoktur.

Midenin iç yüzünü kaplayan, mukoza adı verilen zarın altında çok sayıda salgıbezi vardır. Mide salgısı bu bezler tarafından salgılanmaktadır. Her yemekte yaklaşık 600 santimetreküp, günde toplam 1,5 litre kadar salgılanan bu salgı renksiz, berrak, özel kokuludur. Çoğunluğu hidroklorik asit, geri kalanı yiyecekleri parçalamaya yarayan enzimlerdir.

Neyse ki midelerimiz, bizi asitten ve onun ürettiği pepsin enziminden koruyan kalın bir mukus tabakasıyla kaplıdır. Mukus, mideyi sadece kendi asidinden değil, asitli ilaçlara, alkol, sirke ve biber gibi şeylere karşı da korur. Mukus, mide yüzeyini kaplama görevini yapamadığı zaman, mide asidi bu bölgeyi tahriş eder ve ülser diye bilinen hastalık meydana gelir.

Pankreasın salgısı midedeki HCI’yi nötralize eden 8,0-8,3 pH’tır

Bu asidik karışım yavaş yavaş ince bağırsağa doğru yol alır. İnce bağırsağın kendisini mide asidinden koruma yolu yoktur ve ince bağırsakta üretilen tüm enzimler düşük pH’ta işlerini yapamazlar. Bu durumda işin içine pankreas karışır. Hem pankreasınızın hem de karaciğerinizin birincil rolü, yediğiniz yiyecekleri parçalayan maddeler üretmektir. Pankreas mideden çıkan asitleri nötralize eden bikarbonat adı verilen bir madde de salgılar.

Sindirim Sistemi Küçük Bir Beyne de Sahiptir

beyin-bağırsak-bağlantısı
Bağırsaklar beyne, her iki yönde bilgi aktarabilen kalın sinir kabloları ve kan dolaşımını kullanan iletişim kanalları ile bağlıdır. Bağırsakların ürettiği hormonlar ve inflamatuar (yangı, iltihap) sinyal molekülleri beyne, beynin ürettiği hormonlar da bağırsaklardaki hücrelere sinyal ileterek çalışmalarını düzenlerler. Sistem mükemmel bir biçimde çalışır.

Sindirim sisteminin işleyişi, çok sayıda sinir hücresinden oluşan ve aynı nörotransmiterler tarafından düzenlenen enterik sinir sistemi (ENS) tarafından düzenlenir. Heyecanlandığınız zaman tuvalete gitme ihtiyacı duyuyorsanız ya da gerginken midenizde kasılmalar yaşıyorsanız ikinci beyninizden sinyaller alıyorsunuz demektir.  

Bu işbirliğinin tür olarak hayatta kalmamız için gerekli olduğu düşünülüyor. Bağırsaklarınızda yerleşik bulunan bağışıklık hücreleri vücudunuzdaki bağışıklık sisteminin en büyük bölümünü oluşturur. Aslında kan dolaşımında veya kemik iliğinizde bulunandan daha fazla sayıda bağışıklık hücresi bağırsaklarınızda dolanmaktadır. Sonuç olarak; Elimizde bağırsak ve toplamda sindirim sistemi sağlığımıza öncelik vermeyi düşünmemiz için çok fazla neden var. Sağlıklı yiyecekler tüketerek sistemi mutlu etmeniz önerilir.

Yazının bitiminde ayrıca göz atmak isterseniz: Helikobakter Pilori Ve Ülser İlişkisi Bir Doktorun Kendi Üzerinde Yaptığı Deney Sonucunda Anlaşıldı


Kaynaklar ve ileri okumalar


Size Bir Mesajımız Var!

Matematiksel, 2015 yılından beri yayında olan ve Türkiye’de matematiğe karşı duyulan önyargıyı azaltmak ve ilgiyi arttırmak amacıyla kurulmuş bir platformdur. Sitemizde, öncelikli olarak matematik ile ilgili yazılar yer almaktadır. Ancak bilimin bütünsel yapısı itibari ile diğer bilim dalları ile ilgili konular da ilerleyen yıllarda sitemize dahil edilmiştir. Bu sitenin tek kazancı sizlere göstermek zorunda kaldığımız reklamlardır. Yüksek okunurluk düzeyine sahip bir web sitesi barındırmak ne yazık ki günümüzde oldukça masraflıdır. Bu konuda bizi anlayacağınızı umuyoruz. Ayrıca yazımızı paylaşarak veya Patreon üzerinden ufak bir bağış yaparak da büyümemize destek olabilirsiniz. Matematik ile kalalım, bilim ile kalalım.

Matematiksel

Sibel Çağlar

Temel eğitimimi Kadıköy Anadolu Lisesinde tamamladım. Devamında Marmara Üniversitesi İngilizce Matematik Öğretmenliği bölümünü bitirdim. Çeşitli özel okullarda edindiğim öğretmenlik deneyiminin ardından matematiksel.org web sitesini kurdum. O günden bugüne içerik üretmeye devam ediyorum.

İlgili Yazılar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir