Mühendislik ve Teknoloji

Nikola Tesla’nın Ölüm Işını İle İlgili Gizem Çözüldü mü?

Bilim kurgu filmlerinde veya romanlarında sıkça karşımıza çıkan ölüm ışını dediğimiz zamanlarda akla ilk olarak Tesla gelir. Oysa ki 20. yüzyılın başlarında, birçok bilim insanı bir ölüm ışını icat etme yarışına başlamıştı.

tesla ölüm ışını

Nikola Tesla‘nın Ocak 1943’te New York City’deki otel odasında ölü bulunmasının ardından, ABD hükümetinin temsilcileri, 86 yaşındaki parlak ve üretken mucidin çalışmalarıyla ilgili birçok belgeye el koymuştu. İkinci Dünya Savaşı’nın zirvesiydi ve Tesla, “Ölüm Işını” olarak bilinen, devam eden çatışmada paha biçilmez bir değere sahip olabilecek güçlü bir parçacık ışın silahı icat ettiğini iddia etmişti. Hükümet ise Tesla’nın teknolojisinin Amerika’nın düşmanlarının eline geçmesi riskini almak yerine, olaya müdahale etmeyi tercih etmişti.

Tesla’nın dosyalarında ne olduğu sorusu uzun süre gizemini korudu. FBI, sonunda 2016 yılında Tesla ile ilgili yaklaşık 250 sayfalık belgenin gizliliğini Bilgi Edinme Özgürlüğü Yasası kapsamında kaldırdı. Bu belgelerin yayınlanmasının ardından pek çok soru hâlâ yanıtsız kaldı ve Tesla’nın bazı dosyaları hâlâ kayıp. Bu nedenle ortada bir ölüm ışını var olup olmadığı sorusunun cevabını hala tam olarak veremiyoruz.

Nikola Tesla'nın Ölüm Işını İle İlgili Gizem Çözüldü mü?
Ölüm ışını ya da Tesla’nın deyimiyle ‘teleforce’un gücünü duyan tüm ordular, bu silahı üretmek için çalışmalara başladı. Hatta birçoğu Tesla’nın taslak çizimlerini kullanarak ölüm ışınını hayata geçirmeyi denedi. Sonucunda bu kimin eline geçerse geçsin çok büyük bir güç demekti.

Ölüm Işını Nedir?

Aslına bakarsanız ölüm ışını yeni bir fikir değildir. İnsanlar binlerce yıldır savunma ya da saldırı amaçlı olarak bir ölü ışını yapmaktan bahsediyorlar. Böyle bir fikir muhtemelen ilk olarak Arşimet’in aklına gelmişti. Kendisi Sicilya’nın Roma işgaline karşı savaşmak için ölüm ışınının kullanılabileceğini düşünüyordu. Günümüzde kendisinin bir ölüm ışını yapmayı başardığına dair herhangi bir arkeolojik bulgu yoktur. Ancak yine de düşüncesi tamamen olağandışı değildir.

Normal koşullarda güneş ışığı belirli bir miktarda enerji taşır. Ancak dünyaya ulaşan ışınlar dağınık olduğundan bir kağıdın ya da herhangi bir yanıcı yüzeyin üzerine düştüğünde yakma potansiyeli taşımaz. Bununla birlikte, kağıt parçası ile ona doğru gelen ışınlar arasına bir büyüteç yerleştirdiğinizde işler değişir. Bu sayede ışınların birbirine yaklaşmasını ve odak noktasında birleşmesini sağlarsınız ve bir ateş yakmayı başarırsınız.

Nikola Tesla'nın Ölüm Işını İle İlgili Gizem Çözüldü mü?
Grindell Matthews, şeytani makineyi 1914-18 savaşının ardından, düşman uçaklarını gökten düşürmek için bir silah olarak tasarladı.

Işın silahları ve yönlendirilmiş enerji silahlarının diğer örnekleri, yüzyılı aşkın bir süredir bilim kurgunun ortak temasıdır. İlerleyen yıllarda arka plandaki fikirlerin çoğu bilim kurgudan gelse de, 20. yüzyılın ikinci yarısında çeşitli kişiler bir ölüm ışını icat ettiğini iddia edecekti ve birçok bilim insanı elektromanyetik bir silah yapmayı deneyecekti.

Her ne kadar böyle bir şey yaptığına dair kesin bir kanıt olmasa da 1924’te İngiliz mucit Harry Grindell Matthews, İngiliz Hava Bakanlığı’na uzak mesafedeki uçakları düşürecek, ölüm ışını adını verdiği şeyi satmaya çalışıyordu. Ardından ölüm ışını makinesi icat ettiğini iddia edenlere 1934’te İspanyol mucit Antonion Longoria dahil oldu.

Nikola Tesla'nın Ölüm Işını İle İlgili Gizem Çözüldü mü?
Antonio Longoria, 1934’te bir ölüm ışını olduğunu iddia etti.

Ancak hiçbiri başarılı olamamıştı. Dünya Savaşı sırasında, ölüm ışınları yapmak için Almanların en az iki projesi ve Japonların da bir projesi vardı. Ancak böyle bir cihaz için en ayrıntılı çerçeveyi sağlayan kişi Nikola Tesla olacaktı.

Tesla’nın Ölüm Işını Nasıl Çalışıyordu?

tesla ölüm ışını
Aslında, bu yeni cihaz Tesla’nın yaşamının son on yıllarına hükmedecekti. Tesla, ölüm ışınının işe yaradığına dair hiçbir zaman fazla kanıt sağlamadı. 

1934’te Time Magazine ile yaptığı bir röportajda Tesla, 400 km mesafedeki uçak filolarını veya tüm orduyu yok edebilecek bir “teleforce” (veya yönlendirilmiş enerji) silahı kavramını açıkladı. Ancak diğer bir çok kişinin aksine Tesla bu cihazı farklı amaçlarla yaptığını da sözlerine ekleyecekti. O, buluşunun uygulamalarının barışçıl olabileceğini umuyordu. Çünkü onu kullanan herhangi bir ulus 322 km’ye kadar her türlü saldırıya karşı dayanıklı olacaktı. Yani bu ışın bir nevi kalkan görevi yapacaktı.

Sonuç Olarak

Tesla bir ölüm ışını yarattıysa ve kimse onu almadıysa, nereye koymuş olabileceğine dair hiçbir ipucu yok. Ayrıca bunu asla halka göstermemesinin bariz bir nedeni de yoktu. Aslında ölüm ışını, yarattığını iddia ettiği ancak asla üretmediği tek buluş değildi. Onun bazı buluşları sadece zihninin derinliklerinde saklıydı. Muhtemel kendisi böyle bir ışın yapamamıştı. Ayrıca şu an kadar kimse Tesla’nın ölüm ışını adı verilen silahını geliştiremedi. Belki de böyle bir silahın yapılması asla mümkün olamazdı.


Kaynaklar ve ileri okumalar


Size Bir Mesajımız Var!

Matematiksel, 2015 yılından beri yayında olan ve Türkiye’de matematiğe karşı duyulan önyargıyı azaltmak ve ilgiyi arttırmak amacıyla kurulmuş bir platformdur. Sitemizde, öncelikli olarak matematik ile ilgili yazılar yer almaktadır. Ancak bilimin bütünsel yapısı itibari ile diğer bilim dalları ile ilgili konular da ilerleyen yıllarda sitemize dahil edilmiştir. Bu sitenin tek kazancı sizlere göstermek zorunda kaldığımız reklamlardır. Yüksek okunurluk düzeyine sahip bir web sitesi barındırmak ne yazık ki günümüzde oldukça masraflıdır. Bu konuda bizi anlayacağınızı umuyoruz. Ayrıca yazımızı paylaşarak veya Patreon üzerinden ufak bir bağış yaparak da büyümemize destek olabilirsiniz. Matematik ile kalalım, bilim ile kalalım.

Matematiksel

Sibel Çağlar

Temel eğitimimi Kadıköy Anadolu Lisesinde tamamladım. Devamında Marmara Üniversitesi İngilizce Matematik Öğretmenliği bölümünü bitirdim. Çeşitli özel okullarda edindiğim öğretmenlik deneyiminin ardından matematiksel.org web sitesini kurdum. O günden bugüne içerik üretmeye devam ediyorum.

İlgili Yazılar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir