Mucit Nikola Tesla (1856-1943) ismini bir çok kişi duymuştur ancak çok azı onun modern bilim ve teknolojideki yerini gerçekten bilir. Oysa ki modern hayatı modern yapan birçok unsurdan bir şekilde o sorumludur.
Tesla’nın araştırmaları, alternatif akımın evrensel boyutta benimsenmesine yol açtı. Bugün gezegendeki insanların üçte ikisi birbiriyle Tesla’nın çok önceden tahminde bulunduğu türden akıllı telefonlar aracılığıyla iletişim kuruyor.
Günümüz dünyasında dahi sayılabilmek için sadece gizli bir hedefi vurmak yetmez, onu vuran ilk kişi olmanız da gerekir. Özgünlük de önemlidir. Nikola Tesla kesinlikle özgün bir insandı. Birçok kadının ilgisini çekmiş ama hiç evlenmemiş, günlük yaşamı dönüştüren fikirleri ile servet kazanmış ancak neredeyse beş parasız ölmüş bir karakteri daha yakından tanıyalım.
Nikola Tesla’nın çocukluk ve ilk gençlik zamanı
Nikola Tesla, 1856’da, o zamanlar Avusturya-Macaristan İmparatorluğu’nun bir parçası olan Hırvatistan’ın Smiljan kentinde doğdu. Çocukluk zamanında bile etrafındaki kişileri şaşırtan bir karakterdi. Bir kitabın tamamını ezberleyebiliyor, kolayca dil öğrenebiliyor ( 8 dil konuşabiliyordu) ve bir kaç saatlik uyku ile gece – gündüz demeden çalışabiliyordu.
Tesla fizik, matematik ve elektrik mühendisliğini neredeyse kendi kendine öğrenmenin yanı sıra felsefe ve edebiyatı da yalayıp yutmuştu. İlk göz ağrısı fizik ve matematik olsa da kısa sürede elektriğe merak saracaktı. Graz Teknik Üniversitesi’nde matematik ve fizik, Prag Üniversitesi’nde de felsefe eğitimi aldı.
Seçkin bir öğrenci olmasına rağmen Tesla en sonunda okulu bıraktı, öncelikle bir telefon şirketinde elektrik mühendisi olarak çalıştı ve kısa süre sonra da elektrikli aydınlatma ve motorlara odaklanan Continental Edison Company’de çalışmaya başladı. Ancak Edison’la bizzat tanışmak isteyen Tesla, 1884’te ABD’ye göç etti. Pratik zekanın timsali olan unlu mucit, Tesla’daki cevheri görmekte gecikmeyecekti. Sonunda haftalık 18 dolarlık maaşla (günümüzde 500 dolar civarında) Tesla, Edison’un yanında çalışmaya başlayacaktı.
Bu arada unlu mucit, Tesla’ya sağlam bir teklifte bulunmuş ve doğru akımla çalışan elektrik motorunu verimli hale getirmesi durumunda kendisine 50 bin dolar (günümüz de 1 milyon dolar) prim ödemeyi vadetmişti. Ancak genç Tesla bunu başarsa da Edison daha sonrasında şaka yaptığını söyleyerek bu parayı vermeyi kabul etmeyecekti. Bunun üzerine Tesla, Edison’un firmasından hemen istifa etti. Sonraki on yıla, onun ilk patronuyla girişeceği bilimsel rekabet damga vuracak ve sonuç, herkesin hayatını yakından etkileyecekti.
Nikola Tesla ve Thomas Edison Çatışması
Günümüzde kimi kişiler Thomas Edison’u tarihin en büyük mucitlerinden biri olarak görürken, kimileri de fikirlerinin çoğunun pek orijinal olmadığını iddia eder. Bir çok kişi de onu Nikola Tesla ile yaşadıkları sorunlar ve devamında gerçekleşen akımlar savaşı olarak da bilinen süreç yüzünden anımsayacaktır.
Thomas Edison, 1878’de, “Servet kazanmayı pek önemsemiyorum, asıl önemli olan diğer meslektaşların önüne geçmek’ demişti. Bu hırslı adamın karşısına en büyük rakibi olarak Nikola Tesla çıkacaktı. Konu ise , Amerika’yı hangi akımın aydınlatacağıydı. Bunu Edison’ın doğru akımı mı yoksa Tesla’nın alternatif akımı mı yapacaktı?
O dönemlerde Edison, Amerika’da bir elektrik dahisi olarak kabul edilmekteydi. Çünkü mevcut koşullarda elektrik yalnızca zenginlerin sahip olabileceği bir lükstü ve bunu elde etmenin tek yolu pahalı jeneratörlerden geçiyordu. Oysa ki Edison New York’u elektriğe boğmayı ve Amerika’nın ilk elektrik santralını inşa etmeyi vadediyordu. Hedefi sürekli doğru akım üretmekti.
Bu sırada Tesla da, alternatif akım konusunda çalışmalarını hızlandırmıştı. 1885’te, yeni ve daha verimli sokak aydınlatma lambaları geliştirmesi teklifiyle kendisine gelen Amerikalı iş adamlarının desteğiyle, New Jersey’ de kendi adını taşıyan Tesla Electric Light Company’yi kurmuştu. Tam da finansörlerinin istediği gibi etkili lambalar geliştirmişti.
Ancak bu şirket uzun ömürlü olmayacak ve iki sene içinde kapanacaktı. Çünkü finansörleri alternatif akım motoru projesine destek vermek istemiyordu. Oysa ki Tesla’nın bu motoru, elektrikten mekanik güç üretmenin tartışmasız en etkili yoluydu. Aynı zamanda elektriği uzak mesafelere de iletmeyi mümkün kılıyordu. Neyse ki mucit George Westinghouse onun icatlarının potansiyelini görmüştü.
Akımlar Savaşını Nikola Tesla Kazandı
Doğru akım (DC), zamana göre yon ve şiddet değiştirmeden sürekli aynı değer ve yönde akar. Piller yardımı ile elde ettiğimiz akım doğru akımdır. Alternatif akım ( AC) ise hem yön hem de şiddet değiştirir. Bu da dönen bir manyetik alan sayesinde mümkün olur. Yani Edison’un doğru akımı sadece tek bir istikamette ilerlerken, Tesla’nın alternatif akımı her iki istikamette de hareket edecektir.
Doğru akım ile ilgili sorun uzak mesafelere iletilmesi esnasında ortaya çıkar. Örneğin iki nokta arasında elektriğin nakil edilmesi için doğru akım ile beş birime ihtiyaç duyuluyorsa alternatif akım ile bu bir birim kadar olacaktır. Bu nedenle alternatif akımın daha uzak mesafeleri iletilebilmesi hem daha kolay hem de maliyeti daha düşüktür.
Sonucunda Thomas Edison, alternatif akımdan daha güvenli olduğunu öne sürerek doğru akımı destekledi. George Westinghouse, uzun mesafelerde güç iletebildiği için alternatif akımı destekledi. Edison, rakibinin sistemini itibarsızlaştırmak adına, Tesla’yı karalamak ve alternatif akımın öldürücü olduğunu kanıtlamak için bir kampanya başlattı. Ancak dünyanın elektrik ile aydınlatılan ilk sergisi bu savaşın akışını değiştirdi.
Tesla Chicago’ nun tamamında bulunabileceğinden çok daha fazla ampulün fuarda sergilenmesini sağladı ve kabloya ihtiyaç duymayan bir elektrik ampulü ile pek çok meraklıyı kendine hayran bıraktı. Daha sonraları ise yine Westinghouse’ ın Niagara Şelalelerinden elektrik üretmesini sağlayacak bir anlaşmayı kazanmasına yardım etti ve dünyada büyük çaptaki ilk AC enerji santralini kurdular. Sonucunda savaşı kazanan Tesla olmuştu. Ancak bu başarısına rağmen Tesla’nın hikâyesi ün ve servet içinde bitmeyecekti.
Nikola Tesla’nın Takıntıları, Başarısızlıkları, Ölümü ve Mirası
Tesla hayatı boyunca birçok engelle karşılaştı. 1895’te Manhattan’daki laboratuvarı, notlarını ve prototiplerini yok eden bir yangınla harap oldu. Hak ettiği paraların çoğunu alamadı. Yaptığı deneylerin bir çoğu zamanının çok ötesinde olduğu için toplum tarafından anlaşılamadı. Kısa süre sonra dikkatini elektriğin kablosuz iletimine verdi. Bunun için günümüzde “Tesla bobini” olarak bilinen bir alet icat etti.
Tesla’nın ayrıca garip takıntıları vardı. İncilerden nefret ederdi. Yemekten önce yiyeceklerinin hacimlerini hesaplardı. Ayrıca kendisi dünyanın 3, 6 ve 9 sayısının önemini bilmesini istiyor, bunların son derece önemli sayılar olduğunu iddia ediyor ve hatta bu sayıları anlamamız durumunda evrenin anahtarına sahip olacağımızı söylüyordu. Yaşamı boyunca, çalışmalarında çeşitli kavramları temsil etmek için bu sayıları kullandı. Detaylar için: Tesla’nın 3, 6, 9 Takıntısı İle Mısır Piramitlerinin İlişkisi Ne Olabilir?
Tesla, fikirlerini test etmek için Colorado Springs’ te bir laboratuvar kurdu. Bir defasında o kadar çok enerji üretti ki bölgesel bir elektrik kesintisine sebep oldu. Tüm dünyayı elektriğe kavuşturacağına inandığı planı haklı çıkarmak içinse 1901’ de J.P Morgan’ı Long Island’daki bir kulenin yapımına sermaye vermesi konusunda ikna etti. Fakat Tesla’ nın hayalleri gerçekleşmedi ve Morgan kısa zaman içinde fonunu kesti.
1909’ da Marconi geliştirdiği radyo ile Nobel ödülü aldı. 1915’te Tesla, patentlerini çaldığı gerekçesiyle Marconi’ ye başarısız sonuçlanacak bir dava açtı. Aynı yıl Edison ve Tesla’ nın Nobel ödülünü paylaşacakları açıklandı. Nobel ödülünün Tesla’nın hayatında çok şey değiştirebileceği aşikardı. Ancak Tesla ödülü kabul etmedi.
Nikola Tesla’nın Son Yılları Yokluk İçinde Geçti
Tesla dediğimiz zaman aklımıza yalnız bir deha gelir. Ancak ev sahipliğini yaptığı akşam yemeği partilerini göz önüne alırsak aslında çok da yalnız değildi. Mark Twain, laboratuvarına sık sık gelmiş ve bazı buluşlarını desteklemişti. 75. doğum gününde Einstein’ dan bir tebrik mektubu aldı ve Time dergisinin kapağında yer aldı.
Ancak hayatının son yıllarında fikirleri giderek daha garip bir hal alacaktı. Kozmik ışınlarla çalışan bir motor geliştirdiğini iddia etti. Bir ölüm ışını yaptığını iddia etmişti. Parası çoktan tükenmişti. Ancak yine de sonraki yıllarını arkasında ödenmemiş faturalar bırakarak bir yerden bir yere taşınarak geçirdi.
Sonunda kirasının Westinghouse tarafından ödendiği New York’ta bir otele yerleşti. 7 Ocak 1943 tarihinde, 86 yaşındayken, neredeyse meteliksiz bir halde hayata gözlerini yumdu. Tesla’nın ölümünün ardından, güçlü bir silah icat etmiş olabileceğine dair korkular, hızla yükselmeye başladı. ABD Yabancı Mülkiyeti Dairesi Tesla’nın tüm mallarına, sahipleri belirlenebilene kadar el koydu. Bu arada elbette tüm belgeleri inceledi.
Bugün Tesla’nın adı Belgrad’daki havaalanında ve ayrıca dünyanın en tanınmış elektrikli otomobilinde yaşıyor. Ayrıca MRI tarayıcılarının manyetik alan gücü Tesla’yla ölçülüyor. Yunan mitolojisinde Prometheus, ateş tanrısıdır. Prometheus insanlığa ateş getirmek istemişti. Tesla ise gerçek hayattaki Prometheus idi. O da yıldırımları getirmek istemişti. Ancak sıra dışı alışkanlıkları, sonunda onun çöküşüne yol açacaktı.
Kaynaklar ve İleri Okumalar:
- Nikola Tesla’s Amazing Predictions for the 21st Century. Yayınlanma tarihi: 19 Nisan 2013. Bağlantı:: Nikola Tesla’s Amazing Predictions for the 21st Century./
- Nikola Tesla: The extraordinary life of a modern Prometheus. Yayınlanma tarihi: 3 Ocak 2018. Kaynak site: Conversation. Bağlantı: Nikola Tesla: The extraordinary life of a modern Prometheus
Matematiksel