Toplum Bilimi

Hırsızlar Mağarası: Sineklerin Tanrısı Ve Survivor’a İlham Veren Deney

Robbers Cave (Hırsızlar Mağarası) deneyi, sosyal psikolojinin en bilinen çalışmalarından biridir ve Muzafer Sherif ile meslektaşları tarafından yürütülmüştür. Bu çalışma, gruplar arası çatışma ve iş birliğinin kontrollü koşullar altında nasıl geliştiğini incelemeyi amaçlamıştır.

Hırsızlar Mağarası: Sineklerin Tanrısı Ve Survivor'a İlham Veren Deney

20. yüzyılda birçok roman, felsefi söylemi şekillendirmiş ve insanların dünya hakkındaki düşünme biçimini etkilemiştir. Bu eserler arasında en dikkat çekicilerden biri, William Golding’in 1954 yılında yayımlanan Sineklerin Tanrısı adlı romanıdır. Kitap, ıssız bir adada mahsur kalan bir grup genç öğrencinin zamanla vahşileşerek birbirlerine saldırmasını konu alır.

Sineklerin Tanrısı, insan doğasına dair karamsar bir tablo çizerek birçok kişiyi umutsuzluğa sürüklemiştir. Roman, liderlik savaşlarının insan doğasının bir parçası olduğunu ve bu savaşları kazanmak için dost kazanma, düşman yok etme gibi stratejilerin benimsendiğini gösterir. Golding’in anlatımı, insanlığın en temel içgüdülerinin baskı altına alınmadığında nasıl kontrolden çıkabileceğini gözler önüne serer.

Bu eser, toplum düzenini sağlayan kuralların ortadan kalktığında bireylerin nasıl gruplara ayrıldığını ve bu grupların nasıl bir kimlik oluşturduğunu göstererek sosyal kimliklerimizin gruplar tarafından şekillendiğini ortaya koyar.

Hırsızlar Mağarası: Sineklerin Tanrısı Ve Survivor'a İlham Veren Deney
1963 yapımı Sineklerin Tanrısı filminin filminden bir kare.

Sineklerin Tanrısında ele alınan bu fikirler, Muzafer Sherif’in ünlü Hırsızlar Mağarası Deneyi ile de desteklenmiştir. Sherif’in çalışmaları, grup kimliği ve rekabetin nasıl çatışmalara yol açtığını bilimsel bir çerçevede inceleyerek, Golding’in romanında ortaya koyduğu toplumsal bölünmelerin psikolojik temellerini doğrulamıştır

Sosyal Kimlikler Nedir?

Kimliğimiz yalnızca bireysel özelliklerimizle sınırlı değildir; ait olduğumuz gruplar çerçevesinde şekillenen sosyal kimliklerimiz de vardır. Örneğin, belirli bir spor takımının tutkulu bir taraftarıysanız ya da mezun olduğunuz okulun bir topluluğuna dahilseniz, bu aidiyetler zamanla kimliğinizin bir parçası haline gelir. Kendinizi bu gruplarla özdeşleştirmeye başlarsınız.

Günümüzde kabilecilik, ortak çıkarları, inançları veya alışkanlıkları paylaşan benzer düşünen insanlarla bağlantı kurma eğilimidir.

Sosyal kimlikler ayrımcılık ve önyargının da temel kaynağıdır. Takımınız kazandığında kendinizi iyi, kaybettiğinde kötü hissedersiniz. Okulunuzdan birinin suça karıştığını duyduğunuzda, onu tanımasanız bile bu sizi etkiler. Grubunuza zarar veren herhangi bir durum, size de zarar veriyormuş gibi algılanır. Ayrıca insanlar, ait oldukları grupları olumlu görmeye eğilimlidir. Zamanla “biz” ve “onlar” ayrımı keskinleşir.

Muzaffer Şerif Başoğlu, Türk-Amerikalı sosyal psikolog.( 1906- 1988).

Bu konu üzerine yapılan en önemli araştırmalardan biri, Muzafer Sherif tarafından yürütülmüştür. Sherif, sosyal psikolojinin akademik bir disiplin olarak şekillenmesinde önemli rol oynamıştır. Ayrıca, Gerçekçi Çatışma Teorisi ve Sosyal Yargı Kuramı gibi kavramların gelişimine katkıda bulunmuş ve sosyal grupların nasıl oluştuğunu, nasıl çatışmalara sürüklendiğini bilimsel yöntemlerle incelemiştir.

Robbers Cave ( Robbers Mağarası – Hırsızlar Mağarası) Deneyi

Robbers Cave ( Robbers Mağarası - Hırsızlar Mağarası) Deneyi

Hırsızlar Mağarası Deneyi, 1954 yazında Oklahoma’daki San Bois Dağları’nın eteklerinde, 200 dönümlük bir kamp alanında gerçekleşti. En yakın yerleşim yerine ulaşmanın bile zor olduğu bu izole ortamda, 11 yaşlarında 22 erkek çocuk, üç haftalık bir yaz tatili kampına katıldı. Muzafer Sherif, kamp bekçisi rolünü üstlenerek deneyin tüm ayrıntılarını büyük bir titizlikle tasarladı.

Kampın ilk günlerinde çocuklar, bulundukları ortamı ve gruplarını hızla benimseyerek coşkulu bir şekilde kaynaştılar. Araştırmacılar, çocukları rastgele iki gruba ayırdı ve onlardan grupları için bir isim seçmelerini istedi. Seçilen isimler Kartallar ve Çıngıraklı Yılanlar oldu. Çocuklar, bu isimleri tişörtlerine ve flamalarına yazarak gruplarına olan aidiyetlerini pekiştirdiler. Bu süreç, bireysel kimliklerin zamanla grup kimliğine dönüşmesinin ilk adımıydı.

Robbers Cave ( Robbers Mağarası - Hırsızlar Mağarası) Deneyi

Zamanla, iki grubun üyeleri kendi içlerinde bir hiyerarşi oluşturdu. Grup içinde liderler belirdi ve diğer çocuklar onlara koşulsuz itaat etmeye başladı. Araştırmacılar, bu noktada gruplar arasında çatışma yaratma sürecine geçti. Bunun için günlük rutinlere birkaç rekabetçi oyun eklemek yeterliydi. Beyzbol, halat çekme gibi oyunlar rekabetin dozajını artırdı. Ayrıca, kazanan gruplar madalya ve çeşitli ödüllerle ödüllendirilirken, kaybedenler hiçbir şey elde edemedi.

Ödüller de bilinçli bir şekilde planlanmıştı. Örneğin, kazanan grup yemeğe erken gidecek ve en iyi yemekleri yiyecekti. Kaybeden grup ise geriye kalanlarla yetinmek zorunda kalacaktı. Bu durum, iki grup arasındaki gerilimi artırarak aidiyet duygusunu daha da pekiştirdi. Kazanma arzusu, rekabeti daha sert hale getirirken, kayıplar hayal kırıklığı ve düşmanlık hissini güçlendirdi.

Hırsızlar Mağarası Deneyinde Süreç Tahmin Edildiği Gibi İlerledi

Robbers Cave ( Robbers Mağarası - Hırsızlar Mağarası) Deneyi

Bu aşamadan sonra beklenmedik bir durum ortaya çıktı. Grup üyeleri, karşı gruptakilere giderek daha düşmanca davranmaya başladı. Oyunlarda başarılı olmak zamanla bir ölüm kalım meselesine dönüştü. Başlangıçta alay etme ve sözlü saldırılarla başlayan düşmanlık, zaman içinde fiziksel şiddete evrildi. Çocuklar birbirlerinin bayraklarını yaktı, özel eşyalarını parçaladı ve rakip grubun alanlarına zarar vermeye başladı.

Her iki grup da kendi üyeleri hakkında olumlu, diğer grup hakkında ise olumsuz bir düşünce yapısı geliştirdi. Sonucunda, bu önyargılar ve düşmanlık o kadar arttı ki araştırmacılar iki grubu fiziksel olarak ayırmak zorunda kaldı.

Deneyin son aşamasında, Sherif bu çatışmayı nasıl ortadan kaldırabileceğini test etmek istedi. Bunun için, kamptaki su kaynağında bir sorun olduğu senaryosu ortaya atıldı. Bu sorun, her iki grubun da günlük yaşamını etkilediği için çözüm ancak ortak bir çabayla mümkün olabilirdi. Çocuklar, su kaynağının neden tıkandığını anlamak ve onarmak için birlikte çalışmak zorunda kaldı.

Robbers Cave ( Robbers Mağarası - Hırsızlar Mağarası) Deneyi

İki grubun iş birliği içinde bu sorunu çözmesi, düşmanlığı giderek azalttı. Kampın son gününde kahvaltı ve öğle yemeğinde, çocuklar oturma düzeninde artık grup ayrımı yapmıyordu. Çatışma ortadan kalkmış, sert grup bağları çözülmüş ve ortak bir kimlik gelişmeye başlamıştı. Bu sonuç, ortak bir hedef doğrultusunda çalışmanın, gruplar arasındaki düşmanlığı azaltmada etkili olabileceğini gösterdi.

Hırsızlar Mağarası Deneyi Gerçekçi Çatışma Teorisini Doğruladı

Bu deney, aslında dünyanın her yerinde insanları rahatsız eden çatışma türlerini taklit etti. Özellikle, bu çatışmanın en basit açıklaması rekabettir. Dahası, bu çalışmaya katılanlar sıradan çocuklardı. Ancak, bir biçimde grup aidiyeti ayrımcı davranışları tetiklemişti. Bununla birlikte, sonuçlar Sherif’in gerçekçi çatışma teorisini doğrulamasına yardımcı oldu.

İlginç bir şekilde, Sherif’in bu deneyi gerçekleştirdiği yıl, Nobel ödüllü İngiliz yazar William Golding’in benzer bir konuyu ele aldığı ünlü romanı Sineklerin Tanrısı’nı yayımlamasıyla aynı döneme denk geldi. Bunun basit bir tesadüf olup olmadığı ise tam olarak bilinmiyor.

Sonuç olarak, insanlar arasında belirgin farklılıklar olduğunda ve kaynaklar kıt hale geldiğinde, zaman içinde önyargı ve ayrımcılığın ortaya çıkması kaçınılmazdır. Ancak, önyargıyı ve ayrımcılığı yıkmanın etkili bir yolu, çatışan iki grubun ortak bir amaç için birlikte çalışmasını sağlamaktır. Grup üyeleri, “hepimiz bu işin içindeyiz” düşüncesini benimsediğinde, gruplar arasındaki duvarlar yıkılır ve düşmanlık yerini iş birliğine bırakır.


Kaynaklar ve ileri okumalar:

  • Experimental study of positive and negative intergroup attitudes between experimentally produced groups: Robbers Cave Study.
  • Robbers Cave Experiment; Bağlantı: https://www.simplypsychology.org/
  • A real-life Lord of the Flies: the troubling legacy of the Robbers Cave experiment. Yayınlanma tarihi: 16 Nisan 2018. Bağlantı: A real-life Lord of the Flies: the troubling legacy of the Robbers Cave experiment
  • Experimental study of positive and negative intergroup attitudes between experimentally produced groups: robbers cave study. Norman, OK: University of Oklahoma. Sherif, M. (1956). 

Matematiksel

Sibel Çağlar

Temel eğitimimi Kadıköy Anadolu Lisesinde tamamladım. Devamında Marmara Üniversitesi İngilizce Matematik Öğretmenliği bölümünü bitirdim. Çeşitli özel okullarda edindiğim öğretmenlik deneyiminin ardından matematiksel.org web sitesini kurdum. O günden bugüne içerik üretmeye devam ediyorum.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir