Ünlü Matematikçiler

Matematikçilerin Prensi: Carl Friedrich Gauss

Bu dünyadan bir Gauss geçti, tutkuyla, azimle ve de aşkla...

“Matematikçilerin prensi” olarak bilinen Carl Friedrich Gauss (1777- 1855) gelmiş geçmiş en büyük matematikçilerden biridir.

Carl Friedrich Gauss
Yedi yaşında kafasında karmaşık denklemler sıralayabilen yetenekli bir düşünür olan Gauß’un keşifleri uzaya, bilime ve geometriye yaklaşımımızı değiştirdi.

Hayat hikayesi filmlere konu olan bu müthiş matematikçiyi size aktarmadan önce çocukluğu ile ilgili bilindik bir hikaye ile yazımıza başlayalım. Bu hikaye aslında, tüm matematik öğretmenlerinin öğrencileriyle bir aritmetik dizinin toplamı ile ilgili formülü anlatırken paylaşması gereken bir hikayedir.

1’den 100’e kadar tüm tam sayıları toplamak zorun olursanız ne yaparsınız? Elinizde bir hesap makinesi var ise bu sıkıcı ama kolay bir iştir. Ancak ya yoksa? Efsaneye göre bu sayıları toplama görevi, genç Carl Friedrich Gauss’a ilkokuldaki öğretmeni tarafından yaramazlıklarının cezası olarak verilmişti.

Gauss’un hesap makinesi ya da bilgisayarı yoktu. Ancak doğru cevabı saniyeler içinde buldu. Bunu nasıl yaptığını merak edebilirsiniz. Sayıları önce 1’den 100’e sonrada altına 100’den 1’e doğru yazın. Ardından alt alta toplayın. 1+100 = 101, 2+99 = 101, 3+98 = 101, 4+97 = 101…biçiminde devam edecektir. En son toplamınız da 50+51=101 olacaktır. Bunun anlamı elinizde 50 tane 101 olduğudur. 50 x 101 = 5050 yapar ve bu da aranan sorunun cevabıdır.

Carl Friedrich Gauss
Carl Friedrich Gauss: Almanya (1777–1855); Ressam: Christian Albrecht Jensen, 1840;

Kısaca Carl Friedrich Gauss

Carl Friedrich 30 Nisan 1777 yılında Braunschweig-Almanya’da doğdu. Okuma yazma bilmeyen annesi Dorothea hizmetçilik yapıyordu. Babası Gebhard kanal kazma, tuğla döşeme gibi az gelirli işler ile uğraşıyordu.

Carl Gauss’un çocukluğu hakkında birçok şey anlatılır. Daha konuşmaya başlamadan aritmetiği öğrendiği söylenir. Bu anlatıları destekleyecek kanıt olmasa da kendisinin küçük yaşlardan itibaren kendi kendini yetiştirdiği ve dikkat çekici bir matematik yeteneğine sahip olduğu bilinmektedir.

12 yaşındayken Öklid’in Elementler’ini eleştirmeye başlamıştı. Diğerlerinin de yaptığı gibi o da paralellik postulatına odaklanmıştı. Ancak onun konuya bakış açısı farklıydı. Ondan önce gelenlerin aksine o, postulatı kanıtlamaya çalışmak yerine geçerliliğini sorguluyordu. Yetenekleri 14 yaşındayken Braunschweig Dükü Carl Wilhelm Ferdinand tarafından fark edildi.

15 yaşında yerel Gymnasium’ a ve 18 yaşında Göttingen Üniversitesi’ne girdi. Dük ve Gauss iyi arkadaş oldular. Dük onu üniversiteden sonra bile desteklemeye devam etti. Gauss bu zaman içinde Yunanca, Latince ve edebiyat eğitimi gördü. 18 yaşına gelinceye kadar Lagrange ve Newton’un eserlerinin hepsini okumuştu. 

Göttingen Üniversitesi’nden döndükten sonra, Gauss nihayet 1799’da Helmstedt Üniversitesi’nden doktorasını aldı. Bu esnada polinom denklem çözümleri ile uğraşmaya başladı ve karmaşık sayı düzleminin varlığını ortaya çıkardı. Bu düzlem Gauss Düzlemi olarak matematik dünyasına geçti.

Gauss 19 yaşındayken, yalnızca bir cetvel ve bir pergel kullanarak 17 kenarlı bir çokgenin nasıl inşa edileceğini keşfetti. İnşasını kanıtlamak için cebiri kullandı ve cebir ile geometri arasında önemli bir boşluğu kapattı.

1813 ile 1816 arasında, Göttingen’ de matematiksel astronomi öğreten bir profesör olarak Gauss en sonunda Öklid’ den beri beklemekte olan belirli atılımları yaptı. Günümüzde hiperbolik geometri olarak adlandırdığımız yeni bir Öklidci-olmayan uzay içindeki bir üçgenin bölümleriyle ilgili denklemlerin çözümlerini buldu

Gauss’un en gurur verici keşiflerinden biri on yedi kenarlı bir çokgenin yalnızca işaretsiz bir cetvel ve pergel kullanılarak nasıl çizilebileceğini bulmasıydı. Günümüzde Gauss’ un doğduğu şehir olan Braunschweig‘ta on yedi köşeli bir kaide üzerine yükselen bir heykeli bulunmaktadır.

Carl Friedrich Gauss Bir Matematikçiden Çok Daha Fazlasıydı

Gauss’un keşiflerinden bir diğeri de, bugün cebirin temel teoremi olarak adlandırılan şeyi kanıtlamış olmasıdır. Matematikte cebirin temel teoremi karmaşık değişkenli polinomların köklerinin varlığıyla ilgili temel bir sonuçtur.

Johanna Osthoff

Yıllar 1805’i gösterdiğinde Gauss matematikten başka, bir kadına sırılsıklam aşık oldu: Johanna Osthoff. Evlendiler, iki çocukları oldu fakat 4 yıl sonra eşi hastalıktan öldü. Kısa bir süre sonra da çocuklarından biri öldü. Sonraki yıl Gauss, üç çocuğu daha olacak olan Minna Waldeck ile evlendi. Sonrasında da mutlu bir ev yaşantısı oldu.

1818’de, Hannover eyaleti için resmi bir jeodezi araştırmasına bilim danış­manı oldu. Bu çalışma özellikle yüzeylere ve haritacılı­ğa ilişkin yeni matematik teorilerine ilham verdi. Gauss dünyanın ölçülmesiyle yani jeodeziyle uğraşırken bile çığır açan yöntemler geliştirdi.

Carl Friedrich Gauss
Carl Friedrich Gauß (1777-1855) ve Wilhelm Weber(1804-1891) – Göttingen ; Kaynak: https://commons.wikimedia.org

Avrupa edebiyatı­nı, eski klasikleri, dünya politikasını, botaniği ve minerolojiyi incelemek de de hobileri arasındaydı. Ana dili Almanca ile birlikte Latince, İngilizce, Danimarkaca ( Danca) ve Fransızca okuyabiliyor ve yazabiliyordu. 

1832’de Gauss, zamanının önde gelen fizikçilerinden Wilhelm Weber ile ortaklık kurdu. İlk elektromanyetik telgrafı 1833’te inşa ettiler. İlk bağlantı, Gauss’un Göttingen’de çalıştığı gözlemevi ile Almanya’daki Fizik Enstitüsü arasındaydı.

Prusyalı bilim insanı Alexander von Humboldt’un önerisiyle Gauss ve Weber, dünyanın birçok bölgesinde Dünya’nın manyetik alanının ölçümlerini belirlediler. Onun elektromanyetizma ile ilişkili araştırmaları 19. yüzyılda fizik biliminin gelişmesinde büyük rol oynamıştı.

1837’de Weber, politik nedenlerden ötürü Göttingen’den ayrıldı. Bundan sonra Gauss’un çalışmaları giderek daha az hacimli hale geldi. Yine de diğer bilim insanlarını desteklemeye devam etti. Carl Friedrich Gauss 23 Kasım 1855’te Göttingen’de öldü.

Sonuç Olarak;

Gauss’un beyninin cam kavanozundaki etiket: “78 yaşında bir adamın beyni. CF Gauss. 1855’te öldü. Taze beyin zarlarıyla ağırlığı 1492 gr. Beyin zarları olmadan 1415 gr. 15 Mayıs 1856’da tekrar tartıldı: 1016 gr.

Günümüzde Carl Friedrich Gauss’un beyni araştırılmak üzere Göttingen Üniversitesi Tıp Fakültesinde muhafaza edilmektedir. “Matematikçiler birbirlerinin omuzlarında dururlar” derdi. Ardında bıraktığı eserleri ve çalışmaları da, ondan sonra gelen matematikçilerin onun omuzları üzerinde yükselmesine neden oluyor.

Bir kısmı kurgusal olsa da kısmen hayatının anlatıldığı “Die Vermessung der Welt – Dünyayı Ölçmek” adlı filmi de ne kısa sürede izlemenizi öneririz.


Kaynaklar ve ileri okumalar: 


Size Bir Mesajımız Var!

Matematiksel, 2015 yılından beri yayında olan ve Türkiye’de matematiğe karşı duyulan önyargıyı azaltmak ve ilgiyi arttırmak amacıyla kurulmuş bir platformdur. Sitemizde, öncelikli olarak matematik ile ilgili yazılar yer almaktadır. Ancak bilimin bütünsel yapısı itibari ile diğer bilim dalları ile ilgili konular da ilerleyen yıllarda sitemize dahil edilmiştir. Bu sitenin tek kazancı sizlere göstermek zorunda kaldığımız reklamlardır. Yüksek okunurluk düzeyine sahip bir web sitesi barındırmak ne yazık ki günümüzde oldukça masraflıdır. Bu konuda bizi anlayacağınızı umuyoruz. Ayrıca yazımızı paylaşarak da büyümemize destek olabilirsiniz. Matematik ile kalalım, bilim ile kalalım.

Matematiksel

Sibel Çağlar

Temel eğitimimi Kadıköy Anadolu Lisesinde tamamladım. Devamında Marmara Üniversitesi İngilizce Matematik Öğretmenliği bölümünü bitirdim. Çeşitli özel okullarda edindiğim öğretmenlik deneyiminin ardından matematiksel.org web sitesini kurdum. O günden bugüne içerik üretmeye devam ediyorum.

İlgili Yazılar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir