Araştırmalar insanların doğuştan matematik yeteneğine sahip olduğunu kanıtladı, peki çocukların okula başladığı o birkaç yıl içinde matematikten nefret etmelerine ne sebep oluyor? Neden matematik yapamıyoruz?
Hepimiz bir konuşma yapması gerektiğinde gerginleşen veya kapalı bir alanda olma düşüncesiyle soğuk terler döken birini tanıyoruz. Bu kişi siz bile olabilirsiniz. Peki matematik kaygısı yaşayan birini tanıyor musunuz?
Büyük ihtimalle tanıyorsunuzdur. İnsanların “Matematikte iyi değilim” dediğini çok kez duymuş olmalısınız. Hatta belki bu cümleyi siz bile söylemiş olabilirsiniz. İnsanlar genellikle bu ifadeyi gururla söyler, neredeyse matematikte kötü olmanın “havalı” bir şey olduğunu ima eder. Ancak söz konusu olan şey matematik değil de başka bir konu ise çok az insan başarısız olduğunu dile getirmekten hoşlanır.
Peki neden bu kadar çok kişi açıkça matematiği sevmediğini iddia ediyor? Neden matematik yalnızca “zeki” insanlardan oluşan seçkin bir grubun erişebildiği bir alan olarak görülüyor?
Olumsuz Tutumlar Matematik Kaygısını Arttırır
Matematik kaygısı, öğrencilerin matematiksel uyaranlara karşı aşırı duyarlı olmalarına, matematikle karşılaştıklarında neredeyse otomatik olarak korku hissetmelerine ve bu korkuyu kontrol altına alacak stratejileri geliştirme yeteneklerinin azalmasına neden olur.
Kısa vadede, bir öğrencinin bu kaygıyı yönetememesi matematik performansında düşüşe yol açar. Uzun vadeli etkisi ise matematiğe karşı olumsuz bir tutum geliştirmesi ve matematik içeren konulardan, derslerden ve kariyerlerden kaçınmasıdır, böylece öğrencilerin fırsatları ve kariyer yolları sınırlanır.
Psikolojik teoriye göre, ilkel savaş ya da kaç tepkisi kaygı deneyiminin merkezindedir. Bu nedenle, okullarda matematik kaygısını azaltmak için yapılan müdahaleler öğrencilerin matematiğe karşı duygusal tepkilerini kontrol etmelerine yardımcı olmalıdır. Bunun için öğrencilerin derse karşı olumsuz duygular beslemesine yol açan etkenlerin belirlenmesi gerekmektedir.
Ebeveynlerin çocuklarıyla matematik hakkında nasıl konuştukları konusunda da dikkatli düşünmeleri gerekir. “Okuldayken matematikte ben de hiç iyi değildim” gibi söylemler çocuklara yardımcı olmaz. Ebeveynlerin olumsuz tutumları veya inançları çocukları olumsuz etkileme potansiyeline sahiptir. Bu nedenle, konu hakkında asla olumsuz yorum yapmamalılar.
Matematikteki zorluklardan biri, kavramların hiyerarşik olmasıdır. Yani, temel konularda anlayış olmazsa, öğrenmede boşluklar oluşmaya başlar. Matematik daha karmaşık hale geldiğinde, temellerini kavramakta zorluk çeken çocuklar akranlarının gerisinde kalır. Bu durum çoğu zaman olumsuz tutumlara, düşük öz yeterlilik duygusuna ve kopukluğa yol açar. Bu nedenle farkındalık ve erken müdahale önemlidir.
Matematik mitleri, yaygın olarak kabul gören ancak aslında yanlış olan matematik hakkındaki inançlardır. Matematik öğrenme ile ilgili zorlukların arka planında bu yanlış inançlardan bir ya da bir kaçı yer alır. Daha fazla insanın bu hayati konuyu takdir etmesine ve bundan faydalanmasına yardımcı olmak için bu mitleri tanımak ve çürütmek önemlidir.
Neden Matematik Yapamıyorum? Bazı Olası Nedenler
ERKEKLER MATEMATİKTE KADINLARDAN DAHA İYİDİR. Araştırmalar, erkekler ve kadınlar arasında matematiksel yetenek açısından herhangi bir fark göstermeyi başaramamıştır. Erkekler sorunları olduğunu kabul etmekte isteksizdir, bu yüzden matematikte zorlandıklarını nadiren ifade ederler. Kadınlar genellikle yetersizliklerini kabul etmeye ve “Matematiği beceremiyorum” demeye hazırdır.
MATEMATİK SEZGİ DEĞİL, MANTIK GEREKTİRİR. Çok az kişi sezginin matematik yapmanın ve problem çözmenin temel taşı olduğunu bilir. Matematikçiler her zaman önce sezgisel düşünürler. Herkesin matematiksel sezgisi vardır; sadece onu kullanmayı veya ona güvenmeyi öğrenmemişlerdir.
MATEMATİK PROBLEMLERİNİ ÇÖZMENİN TEK YOLU VARDIR. Bir matematik problemini çözmenin, en iyi yol diye bir şey yoktur. Matematiğin yapılma şekli kişiseldir ve en iyi yöntem, kendinizi en rahat hissettiğiniz yöntemdir.
CEVABI DOĞRU BULMAK ÖNEMLİDİR. Yaklaşık bir cevap elde etme yeteneği genellikle tam cevaplar elde etmekten daha önemlidir. Ezberleme ve problem çözme matematiğin kesinlikle önemli yönleri olsa da, bunlar buzdağının sadece görünen kısmıdır. Matematik, çevremizdeki dünyayı anlamamızı sağlayan bir düşünme biçimidir. Doğru cevabı bulmakla ilgili değildir, cevabın neden doğru olduğunu anlamakla ilgilidir.
PARMAKLARINIZLA SAYMAK KÖTÜDÜR. Aritmetik yaparken yardımcı olarak parmaklarla saymakta yanlış bir şey yoktur. Parmaklarla saymak aslında aritmetiğin anlaşılmasını gösterir.
MATEMATİKÇİLER SORULARI HIZLI ÇÖZERLER. Yeni problemleri çözmek veya yeni materyal öğrenmek her zaman zor ve zaman alıcıdır. Matematikçilerin hızlı bir şekilde çözdüğü tek problemler daha önce çözmüş oldukları problemlerdir. Hız, yeteneğin bir ölçüsü değildir. Deneyim ve pratiğin sonucudur.
İYİ BİR HAFIZA GEREKTİRİR. Matematiği bilmek, kavramların sizin için anlamlı olması ve kuralların doğal görünmesi anlamına gelir. Bu tür bir bilgi ezberleme yoluyla elde edilemez.
MATEMATİK BELLİ MESLEKLER İÇİN LAZIMDIR: Bu mit, matematiğin yalnızca bilim, teknoloji, mühendislik alanlarındaki kariyerler için gerekli olduğu fikridir. Ancak matematik aslında finans ve işletmeden sanat ve tasarıma kadar çok çeşitli kariyerlere uygulanabilen temel bir beceridir.
SIKICIDIR. Matematik doğru şekilde ele alındığında heyecan verici ve ilgi çekici bir konudur. Öğrencileri büyüleyebilecek sayısız matematiksel kavram ve keşif örneği vardır.
Sonuç olarak
Matematiksel performansta en önemli belirleyici faktörlerden biri özgüvendir. Duygusal engeller ortadan kaldırıldığında herkes matematik öğrenebilir.
Sonucunda “neden matematik yapamıyorum?” sorusunun cevabı pek çok şeyin muhtemel bir birleşimidir. Ne yazık ki matematiğin gizemlerini aniden çözecek bir formül, kural veya genel bir kılavuz yoktur. Matematik yapmanın bir anahtarı varsa, bu konu hakkındaki kaygının üstesinden gelmek ve her şeyi yapmak için kullandığınız becerileri kullanmaktır.
İster öğrenci, ister öğretmen veya ebeveyn olun, toplumunuzda matematiğe dair daha olumlu ve doğru bir anlayışın teşvik edilmesine yardımcı olabilirsiniz.
Kaynaklar ve ileri okumalar
- Saying ‘I’m not good at maths’ is not cool – negative attitudes are affecting business. Kaynak site: Conversation. Yayınlanma tarihi: 18 Ocak 2016. Bağlantı: Saying ‘I’m not good at maths’ is not cool – negative attitudes are affecting business
- Twelve Math Myths; www.uaf.edu/deved/math
- Kucian K, Zuber I, Kohn J, Poltz N, Wyschkon A, Esser G, von Aster M. Relation Between Mathematical Performance, Math Anxiety, and Affective Priming in Children With and Without Developmental Dyscalculia. Front Psychol. 2018 Apr 26;9:263. doi: 10.3389/fpsyg.2018.00263. PMID: 29755376; PMCID: PMC5932531.
Size Bir Mesajımız Var!
Matematiksel, 2015 yılından beri yayında olan ve Türkiye’de matematiğe karşı duyulan önyargıyı azaltmak ve ilgiyi arttırmak amacıyla kurulmuş bir platformdur. Sitemizde, öncelikli olarak matematik ile ilgili yazılar yer almaktadır. Ancak bilimin bütünsel yapısı itibari ile diğer bilim dalları ile ilgili konular da ilerleyen yıllarda sitemize dahil edilmiştir. Bu sitenin tek kazancı sizlere göstermek zorunda kaldığımız reklamlardır. Yüksek okunurluk düzeyine sahip bir web sitesi barındırmak ne yazık ki günümüzde oldukça masraflıdır. Bu konuda bizi anlayacağınızı umuyoruz. Ayrıca yazımızı paylaşarak da büyümemize destek olabilirsiniz. Matematik ile kalalım, bilim ile kalalım.
Matematiksel