Yazılım mühendisliğinin günümüzde ağırlıklı olarak erkeklerin bulunduğu bir alan olduğu doğru. Ancak bu kavramı ilk ortaya atan ve geliştiren kişinin bir kadın olduğunu biliyor muydunuz? Üstelik bu kadın, 1969’da Apollo 11 astronotlarının güvenli inişini sağlayarak insanlık tarihine damgasını vurdu.

20 Temmuz 1969’da, Ay modülü Eagle yüzeye yaklaşırken bilgisayarlar uyarı mesajları vermeye başladı. Bu, bir donanım sorununun işaretiydi. İnsanlık, Ay yüzeyine inişe sadece birkaç dakika uzaklıktaydı ve ekip, göreve devam edip etmeme konusunda tereddüt yaşıyordu.
Bu sırada Margaret Hamilton, nefesini tutarak sonucu bekliyordu. Apollo 11’in uçuş yazılımının geliştirilmesine liderlik eden isim oydu ve ekibiyle birlikte yazdığı yazılıma tam güven duyuyordu. Ve her şey planladığı gibi ilerledi. Onun sıkı çalışması ve öngörüsü olmasaydı, görev yalnızca başarısızlıkla sonuçlanmaz, aynı zamanda üç Apollo astronotu hayatını kaybedebilirdi.
Margaret Hamilton Kimdir?

Margaret Heafield Hamilton, 17 Ağustos 1936’da Indiana, Paoli’de doğdu. Eğitimini matematik lisans derecesi ve felsefe yan dal derecesi ile tamamladı. Küçük yaşlardan itibaren matematiğe büyük bir ilgi duyan Hamilton, üniversiteden mezun olduktan sonra yazılım ve mühendislik alanlarında uzmanlaştı.
1959’da MIT’de çalışmaya başladı ve burada kaos teorisinin öncüsü Edward Norton Lorenz ile birlikte araştırmalar yürüttü. Bu süreçte ilk kez bir bilgisayar ile tanıştı. Daha sonra MIT Lincoln Laboratuvarı’nda, Amerika’nın ilk hava savunma sistemini geliştirmek için düşman uçaklarını tespit eden bir yazılım üzerinde çalıştı. Birkaç yıl sonra ise Ay’a insan göndermeyi mümkün kılacak kodları yazarken bulacaktı.
Aslında bu dönemde soyut matematik üzerine lisansüstü eğitim yapmayı planlıyordu ve Brandeis Üniversitesi’ne gitmeyi düşünüyordu. Ancak ABD uzay programı ilgisini çekti ve ona bambaşka bir kariyerin kapılarını açtı. Böylece Apollo projesine dahil olan ilk programcı oldu. Bu süreçte evliydi ve bir çocuk annesiydi.

Margaret Hamilton Yazılım Mühendisliği Kavramını da İcat Etti
Apollo 11, Ay yüzeyine yapılan ilk insanlı uzay uçuşuydu. Günümüzde bu tarihi görevi düşündüğümüzde, genellikle arka plandaki mühendislik başarıları aklımıza gelir. Ancak, Apollo 11 aynı zamanda büyük bir yazılım projesiydi.
Görevin tamamlanmasının ardından mürettebatın Dünya’ya güvenli şekilde dönmesini sağlayan komuta kapsülü, gelişmiş bir sistemle donatılmıştı. Bu kapsülde reaksiyon kontrol motorları, kenetlenme tüneli, yönlendirme ve seyrüsefer sistemi ile Apollo güdüm bilgisayarı bulunuyordu. Bilgisayar, astronotlardan gelen verileri kullanarak uzay aracını yönlendirmek ve kontrol etmekten sorumluydu.
Ancak o dönemde bilgisayarlar devasa büyüklükteydi. Bu yüzden en büyük zorluklardan biri, bilgisayarın bir metreküplük alana sığdırılmasıydı. Mühendisler donanımı küçültmeye çalışırken, uçuş yazılımını geliştirme görevi Margaret Hamilton ve ekibine düşecekti.

Hamilton ve ekibi, tamamen uygulamalı eğitimle çalışıyordu. Gelişebilecekleri kurslar ya da başvurabilecekleri kitaplar yoktu. Proje ilerledikçe kendilerini geliştirdiler. Yaptıkları işin saygın bir alan olarak kabul edilmesini isteyen Hamilton, “yazılım mühendisliği” terimini ortaya attı.
Apollo programında çalışırken, sistem hatalarının tespiti ve kurtarma programlarına odaklandı. Yazılım, beklenmedik hataları hızla algılamalı ve bunlardan kurtulabilmeliydi. Bu sorunu çözmek için programını eşzamansız olarak tasarladı. Ekibi, her göreve öncelik atayarak her işlemin doğru sırayla ve zamanda gerçekleşmesini sağladı.
İyi Bir Yazılım Apollo 11 Görevini Nasıl Kurtardı?

Ekip iki Apollo bilgisayarı için yazılım yazdı ve test etti:. Bunlardan biri komut modülünde, diğeri de astronotları ay yüzeyine indirecek Ay modülü olan Eagle’da yer alacaktı.
Hamilton’ın geliştirdiği kod, bilgisayara hangi işlemlerin öncelikli ve önemli olduğunu belirleme kabiliyeti sağlıyordu. Bu sayede, günümüz hesap makineleri kadar işlem gücüne sahip olan bilgisayar, gereksiz işlemler yerine iniş fonksiyonlarına odaklanabilecekti. Bu kritik sistem, Apollo 11’in güvenli inişini mümkün kılan unsurlardan biri oldu.
Çalışan bir anne olarak Hamilton, küçük kızını geceleri ve hafta sonları MIT Enstrümantasyon Laboratuvarı’na yanında götürüyordu. Bir gün kızı, “astronot olmaya” karar verdi ve yanlışlıkla sistemin çökmesine neden olan bir simülatör düğmesine bastı. Hamilton, bunun bir astronotun da yapabileceği bir hata olduğunu hemen fark etti. Bu yüzden yazılımı, bu tür hataları tespit edecek ve önleyecek şekilde düzenlemeyi önerdi.
Başlangıçta, NASA yazılıma hata düzeltme mekanizması ekleme fikrini reddetti. Astronotların bu kadar basit bir hata yapmayacakları düşünülüyordu. Ancak Hamilton, ekibine ve kendi deneyimine güveniyordu. Kararlı tutumu sayesinde koduna hata ayıklama ve otomatik düzeltme özelliğini ekledi. Bu çaba, Apollo 11’in inişinden önce yaşanan kritik dakikalarda büyük bir fark yarattı.
Buzz Aldrin, Ay’a inişten hemen önce istemeden bir hata yaptı. Yanlışlıkla buluşma radarı anahtarına bastı. Bu radar, geri dönüş için gerekliydi ancak o anda hayati işlem gücünü tüketiyordu. Hamilton’un yazılımı sayesinde, bilgisayar yalnızca en yüksek öncelikli işlere izin verdi ve iniş hesaplamaları kesintiye uğramadı.
Gösterge panelleri astronotlara yalnızca iki seçenek sundu: “İnişe devam et” veya “Görevi iptal et”. Öncelik inişe verildi ve yazılım yeniden başlatılarak en kritik göreve odaklandı. Hamilton’un yazdığı hata algılama ve düzeltme mekanizmaları olmasaydı, görev başarısız olabilir, hatta astronotlar hayatlarını kaybedebilirdi.
Apollo Görevi Sonrasında Margaret Hamilton

Bu başarının ardından Hamilton, 1972’de MIT’den ayrıldı ve kendi şirketi Higher Order Software’i kurdu. Burada yazılım mühendisliği alanında daha güvenilir sistemler geliştirmeye odaklandı. On dört yıl sonra, bir adım daha ileri giderek Hamilton Technologies, Inc.‘i kurdu.
Yeni firmasında, karmaşık sistemlerin daha güvenli ve verimli tasarlanmasını sağlayan Universal Systems Language‘ı geliştirdi. Bu dil, yazılım mühendisliği süreçlerini daha öngörülebilir ve hataya dayanıklı hale getirmek için tasarlanmıştı.

Hamilton’ın katkıları yalnızca Apollo programıyla sınırlı kalmadı. NASA, 2003 yılında ona o zamana kadar bireysel olarak verilen en büyük mali ödül olan 37.200 dolar ile teşekkür etti. Hamilton, günümüzde hâlâ özellikle genç kadınlara ilham kaynağı olmaya devam ediyor ve mühendislik alanındaki cinsiyet eşitliğini teşvik eden önemli bir figür olarak anılıyor.
Kaynaklar ve ileri okumalar
- Margaret Hamilton Led the NASA Software Team That Landed Astronauts on the Moon. Yayınlanma tarihi: 14 Mart 2019; Bağlantı: https://www.smithsonianmag.com
- Meet Margaret Hamilton, the badass ’60s programmer who saved the moon landing. Yayınlanma tarihi: 14 Mart 2019. Kaynak site: Vox. Bağlantı: Meet Margaret Hamilton, the badass ’60s programmer who saved the moon landing
Size Bir Mesajımız Var!
Matematiksel, matematiğe karşı duyulan önyargıyı azaltmak ve ilgiyi arttırmak amacıyla kurulmuş bir platformdur. Sitemizde, öncelikli olarak matematik ile ilgili yazılar yer almaktadır. Ancak bilimin bütünsel yapısı itibari ile diğer bilim dalları ile ilgili konular da ilerleyen yıllarda sitemize dahil edilmiştir. Bu sitenin tek kazancı sizlere göstermek zorunda kaldığımız reklamlardır. Yüksek okunurluk düzeyine sahip bir web sitesi barındırmak ne yazık ki günümüzde oldukça masraflıdır. Bu konuda bizi anlayacağınızı umuyoruz. Ayrıca yazımızı paylaşarak da büyümemize destek olabilirsiniz. Matematik ile kalalım, bilim ile kalalım.
Matematiksel