Sinirbilim

Mandela Etkisi: Bir Grup İnsan Aynı Şeyi Nasıl Yanlış Hatırlayabilir?

Monopoly oynadınız mı? Eğer cevabınız evet ise üzerinde yer alan kurgusal Monolopy adamını hatırlayın. Bu adamın gözlüğü sizce var mıydı? Eğer evet diyorsanız yanılıyorsunuz. Gerçekte Monopoly oyun kutusunun üzerindeki kişinin gözlüğü yoktur. Şu anda Mandela etkisini deneyimlediniz.

Mandela Etkisi: Bir Grup İnsan Aynı Şeyi Nasıl Yanlış Hatırlayabilir?
Konu ile ilgili araştırma yaparsanız internette birbirinden ilginç yanlış hatırladığımız bilgilere erişebilirsiniz. Bunun en sık verilen örneklerinden biri Monopoly oyunu ile ilgilidir.

Pek çok insan bu karakterle ilgili aynı yanlış anıya sahiptir. Bu olgu diğer karakterler, logolar ve alıntılar için de geçerlidir. Örneğin, Pokémon’daki Pikachu’nun kuyruğunda genellikle siyah bir uç olduğu düşünülür ama bu da yoktur. Belirli kültürel simgelere ilişkin bu paylaşılan sahte anılar olgusuna ” Mandela Etkisi” adını veriyoruz.

Mandela Etkisi: Bir Grup İnsan Aynı Şeyi Nasıl Yanlış Hatırlayabilir?
Pokémon’daki Pikachu’nun kuyruğunda genellikle siyah bir uç olduğu düşünülür ama yoktur.

Mandela Etkisi Nedir?

Çok sayıda insanın aynı şeyin doğruluğunu iddia etmesi, bir anının gerçek bir anı olduğunu garanti etmez. Mandela Etkisi, büyük bir insan kitlesinin bir olayın gerçekleşmediği halde meydana geldiğine inandığı bir durumu ifade eder.

“Mandela Etkisi” terimi ilk olarak 2009 yılında Fiona Broome tarafından ortaya atıldı. Kendisi katıldığı bir konferansta, Nelson Mandela’nın 1980’lerde Güney Afrika’daki bir hapishanede ölümünün onu nasıl etkilediğini anlattı. Ancak Nelson Mandela 1980’lerde bir hapishanede ölmedi. Mandela 1990’da hapishaneden çıktı ve 1994’te Güney Afrika’nın başkanı oldu. 2013 yılında doğal biçimde vefat etti.

Mandela Etkisi: Bir Grup İnsan Aynı Şeyi Nasıl Yanlış Hatırlayabilir?
Nelson Mandela (sağda) ve Başkan Bill Clinton (solda) Philadelphia’da, 1993.

Broome hatasını fark etse de kısa sürede başka kişilerin de aynı hataya düştüğünü fark etti. Mandela’nın ölümüyle ilgili benzer anıları olan diğer insanlardan haber aldıktan sonra konuyu web sitesinde ele aldı ve bu olayı Mandela Etkisi olarak adlandırdı. Olgu kısa sürede kalabalıkların ilgisini çekti. Devamında da Mandela Etkisi kavramı Broome’un web sitesiyle birlikte büyüdü. O tarihten bu yana Mandela Etkisi’nin örnekleri internette geniş çapta paylaşılıyor.

Mandela Etkisi Gerçek midir? Eğer Gerçek İse Neden Kaynaklanır?

Mandela etkisi kavramı aslında bakarsanız çok uzun bir süre araştırmalara dahil edilmedi. Bunun nedenlerinden biri kavramı ortaya ilk koyan kişinin adının paranormal araştırmalar ile ilişkili olmasıydı. Bu nedenle Mandela Etkisini bir hafıza olgusu olarak inceleyen çok az araştırma var. Yapılan bir kaç araştırma da bunun gerçek bir hafıza hatası olduğunu ortaya koyuyor. Üstelik insanlar hatalarını fark ettikten sonra bile yine aynı hatayı yapmaya devam ediyor.

Her ne kadar bu durum topluca oluşturduğumuz sahte anılar olarak tanımlansa da araştırmacılar arka planda tek bir evrensel neden olmadığını düşünüyor. Farklı görüntüler, farklı nedenlerden dolayı Mandela Etkisini ortaya çıkıyor gibi düşünülüyor.

Ancak yine de bu tür anıların oluşmasına neden olma potansiyeli taşıyan birkaç faktör var. Her şeyden önce bir çoğumuz anılarımıza güvensek de anılarımız çoğu zaman bizi yanıltma potansiyeli taşır. Bir şeyleri ne kadar iyi hatırladığınızı düşünürseniz düşünün beynimiz, sahte anılar olarak adlandırılan, hiç gerçekleşmemiş olayların anılarıyla doludur. 

Alzheimer beyin
Anılar, depolanan bilgilerin ve geçmiş çağrışımların etkisiyle kimi zamanlarda karmaşık hale gelir. Beynimiz tam bir anıyı aktarmak için ihtiyaç duyduğu tüm bilgiye sahip olmadığında, hafıza boşluklarımızı zaten doğru olduğunu düşündükleri şeylere dayanan bilinçli tahminlerle doldurur. İşte o zaman hafıza geri çağırma sürecimizde işler karışır.

Mandela etkisinin kesin olarak nasıl oluştuğu bilinmese de sahte anıların oluşumu konusunda yeterince çalışma yapılmıştır. Anılar aslında sadece nöron ağlarıdır. Otobiyografik anılar (hayatımızın anıları) beynin farklı bölümlerinin birbirine bağlanmasını içerir. Bu nedenle, bir anıyı yeniden yaşıyormuş gibi hissettiğinizde (kokular, görüntüler, sesler, tatlar), beynin farklı duyulardan sorumlu olan tüm bölümleri, bu büyük ve karmaşık ağın bir parçası olarak görevlendirilir.

Ancak sistem her zaman mükemmel biçimde çalışmaz. Çünkü uzun süreli bellekten bilgiyi geri çağırmak zorunda kaldığımızda, bu bilgi sosyal dünyaya dair algılarımız, önyargılarımız, güdülerimiz ve hedeflerimiz gibi birçok faktör tarafından şekillenir. Sonuçta hatırladığımız şey çoğu zaman aslında yaşanan şey ile aynı olmaz.

Mandela Etkisinin Nedeni Paralel Evrenler Olabilir mi?

Belki de başka evrenlerde “diğer ben”lerimiz yaşıyordur. Bu gerçekten çok çılgın bir fikir.

Her ne kadar hafızamıza ve beraberinde anılarımıza güvensek de sistem mükemmel biçimde çalışmaz. Özellikle mevcut anılarımız ile fazla da ilgisi olmayan şeyler bir zaman sonra birbirine karışabilir. Bir çok kişinin aynı hatayı yaptığını görmek de durumu daha da güçlendirir. Bu arada sinirbilim sorunun cevabını bulmaya çalışırken bazı alternatif açıklamalar daha ilginç şeylere odaklanır.

Mandela etkisinin nedenleri ile ilgili bir teori, olayların tek bir zaman çizelgesi yerine, alternatif gerçekliklerin veya evrenlerin var olabileceği biçimindedir. Yani bahsettiğimiz şey paralel evrenlerdir. Bu kadar uçuk bir teorinin Mandela etkisinin popülerliğini korumasının nedenlerinden birisi de bu teoridir. Peki Mandela etkisinin paralel evrenlerin kanıtı olma ihtimali var mı? Bu fikri unutun gitsin! Şu an için bildiklerimiz doğrultusunda Paralel evrenler bilim kurgu filmlerine ait bir fikirdir.


Kaynaklar ve ileri okumalar


Size Bir Mesajımız Var!

Matematiksel, 2015 yılından beri yayında olan ve Türkiye’de matematiğe karşı duyulan önyargıyı azaltmak ve ilgiyi arttırmak amacıyla kurulmuş bir platformdur. Sitemizde, öncelikli olarak matematik ile ilgili yazılar yer almaktadır. Ancak bilimin bütünsel yapısı itibari ile diğer bilim dalları ile ilgili konular da ilerleyen yıllarda sitemize dahil edilmiştir. Bu sitenin tek kazancı sizlere göstermek zorunda kaldığımız reklamlardır. Yüksek okunurluk düzeyine sahip bir web sitesi barındırmak ne yazık ki günümüzde oldukça masraflıdır. Bu konuda bizi anlayacağınızı umuyoruz. Ayrıca yazımızı paylaşarak veya Patreon üzerinden ufak bir bağış yaparak da büyümemize destek olabilirsiniz. Matematik ile kalalım, bilim ile kalalım.

Matematiksel

Sibel Çağlar

Temel eğitimimi Kadıköy Anadolu Lisesinde tamamladım. Devamında Marmara Üniversitesi İngilizce Matematik Öğretmenliği bölümünü bitirdim. Çeşitli özel okullarda edindiğim öğretmenlik deneyiminin ardından matematiksel.org web sitesini kurdum. O günden bugüne içerik üretmeye devam ediyorum.

İlgili Yazılar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir