Tıp ve Sağlık

Neden Bazı İnsanlar Daha Yaşlı Bazıları Daha Genç Görünür?

İki insan aynı anda doğsa bile, geçen zamanın her iki kişiyi de eşit şekilde etkilemediğini biliyor ve görüyoruz. Sonucunda sizin de etrafınızda mevcut yaşından çok daha genç ya da çok daha yaşlı gösteren insanlar mutlaka vardır. Genç görünmek hepimiz isteriz. Bu nedenle belki de onların sırlarını öğrenebiliriz.

genç görünmek
Genç görünmek dediğimiz zaman akla ilk gelen isimlerden birisi bu yıl 53 yaşına giren Paul Rudd, olacaktır.

Yaşlanma, biyolojik bir süreçtir. Bu nedenle yaşayan her şey zamanla yaşanır. Bu esnada da fiziksel görüntümüzde yaşlanmaya bağlı bazı değişiklikler gerçekleşir. Ancak bilim insanlarının ve bir çok kişinin merak ettiği şey yaşlanma sürecinde fiziksel görüntünün neden insandan insana farklı biçimde değiştiğidir.

Üstelik farklılaşan şey sadece fiziksel görüntümüz değildir. Hollanda’da yapılan bir araştırma sonucu, gerçek yaşlarından beş yaş daha genç görünen kişilerin daha iyi bilişsel yetenekler sergilediğini ve katarakt, işitme kaybı ve osteoporoz gibi yaşa bağlı rahatsızlıklardan %25’e kadar daha az muzdarip olduklarını buldu. 

Tersine, gerçekte olduğundan daha yaşlı görünen katılımcıların yaşa bağlı hastalık riski daha yüksekti. Başka bir deyişle, olduğunuzdan daha genç görünüyorsanız, organlarınız, bedeniniz ve zihniniz de bunu yansıtıyordu. Bunun nedenini anlayabilmek için öncelikle yaş dediğimiz şeyin aslında tek bir biçimde hesaplanmadığını bilmeniz gerekecektir.

Kronolojik Yaş Ve Biyolojik Yaş Farkını Anlamamız Önemlidir

Kronolojik yaş (doğduğumuz günden itibaren hesaplanan takvim yaşımız) ile bedenimizin fonksiyonel olarak denk geldiği (biyolojik) yaşımız arasında fark olabilir. Bedenine iyi bakan ve sağlıklı bir beslenme tarzını benimseyenlerde biyolojik yaş, takvim yaşından çok daha genç olabilirken, tersine bir yaşam tarzı sürdürenler oldukları yaştan daha yaşlı gözükürler.

Neden bazı insanların yaşlarından daha genç ya da daha yaşlı göründüğünü anlamanız için öncelikle bir değil iki tür yaş olduğunu bilmeniz gerekir. Bunu bir nevi içsel ve dışsal yaşlanma olarak da düşünebiliriz.. Kronolojik yaşınız ile biyolojik yaşınız aynı değildir. Kronolojik yaş, hayatta olduğunuz yılların sayısıdır. Oysa ki biyolojik yaş hücrelerinizin ve dokularınızın kaç yaşında olduğunu ifade eder.

Kronolojik yaşınız değişmez. Belirli bir günde doğdunuz ve gezegende belirli bir süre geçirdiniz. Bazı insanlar bunu değiştirmek istese de, bunu yapamazsınız. Ancak fizyolojik yaş olarak da adlandırılan biyolojik yaş için aynı şey tam olarak geçerli değildir.

Kronolojik yaştan farklı olarak, biyolojik yaşınız değiştirilebilir. Diyet, egzersiz, stres seviyeleri, uyku kalitesi ve sigara içme gibi şeyler biyolojik yaşınızı etkileyecektir. Bu nedenle alışkanlıklarınızı değiştirmek yaşlanma sürecinde büyük bir fark yaratabilir.

Genç Görünmek Biyolojik Yaşa Bağlıdır

Genetik materyalinizdeki değişiklikler, biyolojik yaşınızı belirlemenin anahtarıdır. Araştırmacılar bu süreçte iki şeye bakarlar. Bunlardan ilki kromozomların bir parçası olan telomerlerdir. Her bir DNA dizisi, genetik bilginizi taşıyan kromozomlardan oluşur. X’in (veya Y’nin) uç noktalarında telomer adı verilen küçük bir yapı bulunur. Bazı bilim insanları bunları, ayakkabı bağlarının yıpranmasını önleyen plastik uçlara benzetir. Genetik materyallerin çözülmesine engel olurlar.

Genç insanlarda 8.000 ila 10000 nükleotitten oluşan telomerler, her hücre bölünmesinde uç kısımdan bir miktar nükleotit kaybederek kısalır. Öyle ki, belli bir eşik değerine geldiğinde hücre bölünemez hale gelir ve ölür.

Bilim insanları telomerlerin kronolojik yaşla birlikte kısaldığını keşfetmişlerdir. Ayrıca, sizinle aynı zamanda doğmuş birinden daha kısa telomerleriniz varsa, biyolojik olarak onlardan daha yaşlısınız demektir.

Biyolojik yaşı etkileyen ikinci süreç de DNA metilasyonu yani DNA’nız nasıl yaşlanıyor olduğudur. Bir çoğumuz DNA’yı sabit ve değişmeyen bir şey olarak düşünürüz. Aslında bu doğru değildir. Var olan genlerimizin bazıları “açık”, bazıları ise “kapalı” durumdadır. Bir gen açık olduğunda onu aktif biçimde düşünebilirsiniz.

Örneğin, doğduğunuzdan beri aktif olan ve bağışıklık sisteminizi etkileyen bir geniniz olduğunu varsayalım. Hayatınızın bir noktasında, çevre kirliliğine veya bu geni kapatan bir hastalığa maruz kalabilirsiniz. Bu durumdan sonra da çok daha sık hastalanabilirsiniz. Ayrıca bazı kronik hastalıklara yatkın hale de gelebilirsiniz. Bağışıklık sisteminiz genetik düzeyde değişmiştir.

Genleri açan veya kapatan bu sürece metilasyon denir. Biyolojik yaş belirlenmesi için metilasyon süreci takip edilmektedir. Bu süreç vücudun hangi organın daha hızlı yaşlandığını bile belirleyebilir.

Biyolojik yaşınızı hesaplamanın basit bir yolu yoktur. Bunu doğru bir şekilde belirlemek için tıbbi testler ve bir sağlık uzmanı gerekir. Bazı web siteleri biyolojik yaşı hesapladıklarını iddia edebilir. Ancak, ellerinde herhangi bir test sonucu olmadığı için iddiaları temelinde bir kandırmacadan ibarettir.

Biyolojik Yaş Nasıl Genç Kalır?

Sağlıklı yaşamın altın kuralları aslında basittir; dengeli beslenme, hareket, düzenli uyku. Bunların uygulanmasına engel olan alışkanlıklarımızı düzeltmek, kendi elimizde olan faktörleri kontrolümüz altına almak, hem kendimizin hem de yetiştirdiğimiz bireylerin sağlıklı yaş almasını sağlar.

Sonuç olarak siz de genç görünmek istiyorsanız aslında yapmanız gereken şey biyolojik süreçleri formda tutmaktır. Fiziksel ortamınız, yaşadığınız, çalıştığınız ve önemli miktarda zaman geçirdiğiniz yerleri içerir. Çevreniz, maruz kaldığınız hava kirliliğinin ve diğer kirleticilerin veya tehlikeli maddelerin miktarını belirler. Bu toksinler biyolojik yaşlanmanızı hızlandırabilir. Kötü uyku kalitesinin sağlığınız ve yaşam süreniz üzerinde olumsuz bir etkisi vardır ve ayrıca biyolojik yaşınızı arttırdığı bulunmuştur.

Sigara içmenin ciddi sağlık sorunlarına neden olduğu ve ömrü kısalttığı uzun zamandır bilinmektedir. Araştırmalar, sigara içmenin biyolojik yaşınızı artırdığını göstermektedir. Fiziksel ve psikolojik stresin her ikisi de biyolojik yaşı artırmaktadır. Ayrıca konu ile ilgili araştırmalar biyolojik yaşlanma ile beslenme ve spor yapma arasında ilişkiler olduğunu ortaya koymaktadır.

Sonuç olarak matematikçilerin daha iyi anlayacağı bir ifade ile yazıyı kapatalım. Yaş sadece bir sayıdır. Önemli olan bu sayıyı tamamlarken nasıl yaşadığımızdır. Doğru bir yaşam biçimi ile siz de yaşından genç görünme keyfini yaşamınız boyunca sürebilirsiniz. Hepinize sağlıklı günler dileriz.


Kaynaklar ve ileri okumalar

  • Do you look young for your age? This means you’re less likely to get age-related illnesses. Yayınlanma tarihi: 16 Ocak 2023; Bağlantı: Do you look young for your age? This means you’re less likely to get age-related illnesses
  • Chronological vs. Biological Age. Yayınlanma tarihi: 13 Şubat 2023; Bağlantı: Chronological vs. Biological Age
  • Poganik JR, Zhang B, Gaht GS, Kerepesi C, Yim SH, et al. Biological age is increased by stress and restored upon recovery. bioRxiv. doi:10.1101/2022.05.04.490686
  • Anitha A, Thanseem I, Vasu MM, Viswambharan V, Poovathinal SA. Telomeres in neurological disorders. Adv Clin Chem. 2019;90:81-132. doi:10.1016/bs.acc.2019.01.003
  • Ashiqur Rahman S, Giacobbi P, Pyles L, Mullett C, Doretto G, Adjeroh DA. Deep learning for biological age estimation. Brief Bioinform. 2021;22(2):1767-1781. doi:10.1093/bib/bbaa021

Size Bir Mesajımız Var!

Matematiksel, 2015 yılından beri yayında olan ve Türkiye’de matematiğe karşı duyulan önyargıyı azaltmak ve ilgiyi arttırmak amacıyla kurulmuş bir platformdur. Sitemizde, öncelikli olarak matematik ile ilgili yazılar yer almaktadır. Ancak bilimin bütünsel yapısı itibari ile diğer bilim dalları ile ilgili konular da ilerleyen yıllarda sitemize dahil edilmiştir. Bu sitenin tek kazancı sizlere göstermek zorunda kaldığımız reklamlardır. Yüksek okunurluk düzeyine sahip bir web sitesi barındırmak ne yazık ki günümüzde oldukça masraflıdır. Bu konuda bizi anlayacağınızı umuyoruz. Ayrıca yazımızı paylaşarak da büyümemize destek olabilirsiniz. Matematik ile kalalım, bilim ile kalalım.

Matematiksel

Sibel Çağlar

Temel eğitimimi Kadıköy Anadolu Lisesinde tamamladım. Devamında Marmara Üniversitesi İngilizce Matematik Öğretmenliği bölümünü bitirdim. Çeşitli özel okullarda edindiğim öğretmenlik deneyiminin ardından matematiksel.org web sitesini kurdum. O günden bugüne içerik üretmeye devam ediyorum.

İlgili Yazılar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir