İnsanların hiçbir dış etken olmadan aniden alev alarak yanması fikri, yüzyıllardır büyük bir merak konusu olmuştur. Kendiliğinden insan yanması (Spontaneous Human Combustion – SHC) olarak bilinen bu olay, tarih boyunca çeşitli raporlara konu olmuş ve birçok spekülasyona yol açmıştır. Ancak bilimsel bakış açısıyla değerlendirildiğinde, bu fenomenin gerçek olup olmadığı büyük bir tartışma konusudur.

22 Aralık 2010’da İrlanda’nın Galway kentinde, 76 yaşındaki Michael Faherty evinde ölü bulundu. Vücudu neredeyse tamamen yanmıştı. Olay yerini inceleyen müfettişler, yangına neden olabilecek herhangi bir ipucu bulamadılar.
Benzer bir olay Mart 1970’te İrlanda’da yaşandı. 89 yaşındaki bir kadın, aniden alev alarak hayatını kaybetti. Bütün vücudu yandı ve geriye sadece dizlerinin alt kısmı kaldı. 1980’de İskoçya’da ise 73 yaşındaki bir adam aynı şekilde yaşamını yitirdi. Onun da tüm vücudu küle dönerken, yalnızca sol bacağı yanmadan kalmıştı.

Bu tür olaylar yalnızca modern zamanlara özgü değil. Yüzyıllardır, dünyanın dört bir yanında kendiliğinden yanma vakaları rapor edilmiştir. Hiçbir dış etken olmadan, bir insanın bir anda alev alarak ölmesi fikri oldukça ürkütücüdür. Ancak bilimsel açıdan bakıldığında, bunun mümkün olup olmadığını anlamak önemlidir.
Kendiliğinden Yanma Nedir?
Kendiliğinden insan yanması fikri, yüzyıllardır tartışma konusu olmuştur. Tam olarak kimin bu terimi ilk kez kullandığı kesin olmasa da, bazı kaynaklara göre bu kavram 1744 yılında Londra Kraliyet Cemiyeti üyesi Paul Rolli tarafından yazılan bir makalede yer aldı. Diğer bazı kaynaklar ise 1663 yılında Danimarkalı anatomist Thomas Bartholin’in bu olayı gözlemlediğini öne sürüyor.
1823 yılında yayımlanan A Treatise on Medical Jurisprudence adlı tıp kitabında, kendiliğinden yanmanın genellikle yaşlı ve alkolik kişilerde görüldüğü iddia edildi. Bu açıklama, uzun yıllar boyunca toplumda bu olayın alkol tüketimiyle doğrudan bağlantılı olduğu inancını yaygınlaştırdı.

Charles Dickens’ın kitabının 1895 baskısından bir sayfa
Zamanla, magazin dergileri ve popüler yayınlar sayesinde bu kavram daha geniş bir kitleye ulaştı. Viktorya Dönemi’nde, kendiliğinden yanma, aşırı alkol tüketimiyle ilişkilendirilen bir tür ilahi ceza olarak görülmeye başladı. Hatta bazı insanlar bunun Tanrı’nın alkolikleri cezalandırma biçimi olduğunu öne sürdü.
Bu fikrin yayılmasına katkı sağlayan en önemli isimlerden biri de ünlü yazar Charles Dickens oldu. Bleak House adlı romanında bir karakterini kendiliğinden yanma sonucu öldürdü. O dönemde birçok eleştirmen, Dickens’ı bilimsel olarak kanıtlanmamış bir olayı meşrulaştırmakla suçladı. Ancak Dickens, o tarihe kadar kaydedilmiş 30 farklı vakayı kanıt olarak göstererek kendini savundu.
Bu ilginç ve gizemli fenomenin popülerliği arttıkça, Mark Twain ve Herman Melville gibi yazarlar da eserlerine kendiliğinden yanma olaylarını dahil etmeye başladı. Böylece konu, sadece bilim dünyasında değil, edebiyat ve popüler kültürde de geniş yer buldu.
Bir Şeyin Kendi Kendine Yanması Mümkün mü?
İnsan vücudu büyük oranda sudan oluşur. Yanıcı özellik taşıyan tek unsurlar ise yağ dokusu ve vücutta az miktarda bulunan metan gazıdır. Bu nedenle, bilim insanları kendiliğinden insan yanmasının doğal yollarla gerçekleşme olasılığının son derece düşük olduğunu belirtiyor.
Kendiliğinden yanma vakalarının çoğunda, kurbanlar genellikle bir yangın kaynağının yakınında bulunuyor. Bu da onların kazara kendilerini ateşe verdiklerini düşündürüyor. Özellikle sigara içen yaşlı veya hareket kabiliyeti kısıtlı kişilerin, farkında olmadan kıyafetlerini tutuşturması ve alevlerin farkına varamaması olası bir senaryo olarak kabul ediliyor.
Kendiliğinden yanma olaylarında en çok kafa karıştıran unsurlardan biri de fotoğraflarda görülen tuhaf detaylar. Çoğu vakada, kurbanın üst vücudu tamamen yanmış olmasına rağmen, bacakları ve bazen de elleri hiç zarar görmeden kalıyor. Ayrıca, normal şartlarda yangın çıkan bir ortamda ateşin evin tamamına yayılması beklenirken, bu vakalarda hasarın sadece kişinin bulunduğu alanla sınırlı olması büyük bir gizem olarak görülüyor.
Bugüne kadar kimse bir insanın kendi kendine alev aldığını görmedi. Bu nedenle konu hâlâ spekülatif ve kesin bir cevaba ulaşmış değiliz. Ancak bilim insanları fitil etkisi (wick effect) adı verilen bir teoriyle bu fenomeni açıklamaya çalışıyor.
Fitil Etkisi Nedir?
Fitil etkisi, bir mumun yanma prensibiyle aynı şekilde çalışır. Bir mumun içinde yanıcı madde olan balmumu vardır. Fitil, bu maddenin kontrollü bir şekilde yanmasını sağlar. İnsan vücudu için de giysiler veya saç fitil görevi görürken, deri altındaki yağ tabakası yakıt olarak işlev görür.

İnsan vücudu büyük oranda sudan oluşsa da, yağ dokusu özellikle gövde bölgesinde yoğundur. Bu nedenle yangın eller ve bacaklar gibi daha az yağ bulunan bölgeleri genellikle etkilemez. Yangın yakıtını tükettiğinde ise kendiliğinden söner.
Fitil teorisi güçlü bir açıklama sunsa da, bu olaylarla ilgili hâlâ bazı bilinmeyenler var. Bunlardan en önemlisi kemiklerin tamamen küle dönüşmesi. İnsan kemiklerinin yanması için çok yüksek sıcaklıklar gereklidir.
Cenaze fırınlarında kemiklerin yakılabilmesi için sıcaklığın 1000-1200°C’ye ulaşması gerekir. Ev yangınları genellikle bu sıcaklıklara ulaşmaz. Kendiliğinden yanma vakalarındaki kemiklerin nasıl tamamen kül haline geldiği tam olarak açıklanamıyor.
Kendiliğinden Yanma Konusu Açıklığa Kavuştu mu?
Fitil etkisi, bugüne kadar kendiliğinden insan yanması için en güçlü açıklama olarak kabul ediliyor. Ancak olayın başlaması için bir ateşleme kaynağı gerektiği unutulmamalı. Yani bir insanın hiçbir dış etken olmadan alev alması hâlâ kanıtlanmış değil.
Fitil etkisi, bugüne kadar kendiliğinden insan yanması için en güçlü açıklama olarak kabul ediliyor. Ancak olayın başlaması için bir ateşleme kaynağı gerektiği unutulmamalı. Yani bir insanın hiçbir dış etken olmadan alev alması hâlâ kanıtlanmış değil. yrıca göz atmak isterseniz: Centralia: 60 Yıldır Sönmeyen Yangından Neler Öğrenebiliriz?
Kaynaklar ve ileri okumalar
- Spontaneous Human Combustion: Fact Or Fiction?. Yayınlanma tarihi: 7 Ekim 2021; Bağlantı: https://allthatsinteresting.com/
- Is spontaneous human combustion real?; yayınlanma tarihi: 22 Ağustos 2013; bağlantı: https://www.history.com/
- Is Spontaneous Human Combustion Possible? Yayınlanma tarihi: 24 Şubat 2022;bağlantı: https://www.scienceabc.com/
Matematiksel