İnsanlık tarihinde sosyal izolasyon içinde bulunan veya çok az sosyal etkileşimle büyüyen çocuk vakaları sayısı oldukça fazladır. Ancak bunlar arasından en dikkat çeken Genie Wiley vakasıdır.

Genie Wiley, modern tarihteki en ünlü “vahşi çocuk” vakalarından biridir. Bu vaka, aşırı izolasyonun yıkıcı etkilerini ve rehabilitasyonun zorluklarını gözler önüne sermiştir. Genie’nin hikayesi, psikolojideki önemli bir tartışmayı, yani insan gelişiminin hangi yönlerinin etik olarak incelenebileceğini sorgulayan Yasak Deney kavramını da yeniden gündeme getirmiştir.
Genie, 1970 yılında 13 yaşında sosyal hizmet çalışanları tarafından bulunup koruma altına alındığında, hem bedeni hem de zihni uzun süreli izolasyondan dolayı ciddi şekilde etkilenmişti. Konuşamıyor, dik yürümekte zorlanıyor ve çok küçük yaştaki çocuklara özgü davranışlar sergiliyordu. Bu durum, bilim insanları ve psikologlar için aşırı izolasyonun etkilerini gözlemlemek ve dil edinimi teorilerini test etmek için nadir bir fırsat yarattı.
Genie Wiley Kimdir?

Genie Wiley ya da gerçek adı ile Susan Wiley, 1957 yılında Kaliforniya’da doğdu ve ailesinden ciddi istismar ve ihmal gördü. Doğumda bazı sağlık sorunları olan bu kız çocuğunun babası onun zihinsel olarak hasta olduğuna karar vermiş ve kızını tüm dünyadan izole etmişti.
Bunun sonucunda Genie 11 yıl boyunca, perdeleri asla açılmayan kapalı bir odada, sadece bebek maması ile beslenerek ve çoğunlukla da altında çocuk bezi ile sandalyeye bağlı bir biçimde yaşamını sürdürmek zorunda kalmıştı.

Zihinsel rahatsızlığı olan ve herhangi bir gürültüden nefret eden baba, evde radyo veya televizyon bulunmasını yasaklamıştı. Ayrıca karısının veya oğlunun da Genie ile iletişim kurmasına da izin vermiyordu. Bunun sonucunda Genie Wiley; sadece güneş ışığından, normal yiyeceklerden ve oyuncaklardan değil, aynı zamanda insanlarla temastan da mahrum büyümüştü.
Genie Vakası Nasıl Ortaya Çıktı?
Genie’nin hikayesi 4 Kasım 1970’de bir sosyal hizmet görevlisinin dikkati sonucunda ortaya çıktı. Eğer Genie’nin annesi o gün bir durumdan dolayı sağlık hizmeti arayışına girmeseydi belki de Genie’nin hikayesi hiçbir zaman bilinmeyecekti. Bunun sonucunda da hayatının sonuna kadar o bebek beşiğinde yaşamak zorunda kalacaktı.

Bu küçük kızın adı, kimliğini ve mahremiyetini korumak amacıyla dava dosyalarında Genie olarak geçti. Genie yaşadığı hayattan kurtulduktan sonra açılan davada iki ebeveyn de istismar ile suçlanacaktı. Ancak baba mahkemeye çıkmadan kısa süre önce arkasında ‘’Dünya asla anlamayacak.’’ yazılı bir not bırakarak intihar ederek öldü. Zamanla Genie manşetlerden kayboldu ama dilbilimcilerin dikkatini çekmeyi başardı.
Genie Wiley’nin Vakası Neden Önemliydi?
Yoksunluk koşullarında insan gelişiminin incelenmesi için yapılan deneyler etik sorunları da beraberinde getirir ve bu nedenle de yasak deney olarak isimlendirilir. Ancak, Genie gibi vahşi çocuk vakaları, etik ikilemleri ortadan kaldıracağı için, araştırmacılar adına bir fırsattır.
Dil bilimciler için Wiley boş bir sayfaydı, gelişimimizde dilin hangi aşamada geliştiğini anlamanın bir yoluydu. Genie’nin vakasında bilim insanları, dil gelişimi için kritik dönem hipotezini anlamayı umuyorlardı

Genie koruma altına alındıktan sonra bir grup bilim insanı, psikolog ve dilbilimci ona temel becerileri ve dili öğretmek için çalışmaya başladı. Genie kısa sürede belirli alanlarda ilerlemeye başladı. Tuvaleti nasıl kullanacağını ve kendi kendine nasıl giyineceğini hızla öğrendi. İlk değerlendirmede 1 yaşındaki bir çocuğun seviyesinde puan almasına rağmen Genie, kelime dağarcığına hızla yeni kelimeler eklemeye başladı.
Zamanla işaret dili ile kendini ifade etmeyi de öğrendi ve duygusal bağ geliştirmeye başladı. Genie artık bazı sözcükleri tekrar ediyordu. Ancak dilbilgisi kurallarını kullanamıyor ve hatta cümleleri bir araya getiremiyordu. Kelimeler hiçbir zaman anlamlı bir düzen içerisinde bulunamıyordu. İşte bu noktada dilbilimcilerin dikkatini, dil gelişiminin “kritik dönem” teorisinin gerçekten doğru olabilme ihtimali çekti.
Dil Gelişiminde Kritik Dönem Nedir?

Dil gelişiminde kritik dönem, insan beyninin dili en etkili şekilde öğrenebilmesi için belirli bir zamana sahip olduğunu öne süren bir teoridir.
Bu teoriye göre, çocukluk döneminde belirli bir yaş aralığında dil öğrenimi için beyin daha yüksek bir esnekliğe sahiptir. Bu süre zarfında dil öğrenme süreci doğal, hızlı ve etkili olur. Ancak bu kritik dönem sona erdiğinde, beyin dil öğrenme açısından esnekliğini büyük ölçüde yitirir. Bu yaşlardan sonra bir dili öğrenmek daha fazla çaba gerektirir ve özellikle dilin telaffuz ve aksan özelliklerinin edinilmesi zor hale gelir.

Kritik dönem teorisi güçlü bir şekilde desteklense de, bazı araştırmacılar bu teorinin tam olarak belirleyici olmadığını öne sürerler. Örneğin, yetişkinlerin de dil öğrenebildiğini gösteren birçok araştırma vardır. Ancak öğrenme süreçleri daha zordur ve genellikle anadil seviyesine ulaşmaz.
Kritik dönem teorisini destekleyen birçok vaka incelenmiştir ancak şüphesiz ki bunlardan en ünlüsü Genie Wiley vakasıdır. Ancak onun trajik yaşamı, kritik dönem hipotezini ve aşırı izolasyonun etkilerini aydınlatırken, bilimin sınırlarını da hatırlatmıştır.
Genie Wiley Bugün Nerede?

1971’den 1975’e kadar dört yıl boyunca Genie Wiley bilim insanlarının ilgi odağı oldu. Ancak, onun rehabilitasyon ve araştırma masraflarını karşılayan federal fon yenilenmeyince, 1975’te Genie biyolojik annesiyle yaşamaya geri döndü.
Annesi bu görevi çok zor bulduğunda, Genie bir dizi koruyucu aile yanında yaşamaya başladı. Ancak bu ailelerde tekrar ihmal ve istismara maruz kalması, kaydettiği ilerlemeyi neredeyse tamamen geriye götürdü. Bugün, Genie Wiley’nin nerede olduğu bilinmiyor. Genie Wiley’nin hikayesi belki de bize cevaplardan çok soru bırakıyor.
Kaynaklar ve ileri okumalar
- Cherry, K. 2022. The Story of Genie Wiley; Yayınlanma tarihi: 7 Şubat 2022; Bağlantı: https://www.verywellmind.com/
- Starved, tortured, forgotten: Genie, the feral child who left a mark on researchers. Yayınlanma tarihi: 14 Temmuz 2016. Bağlantı: Starved, tortured, forgotten: Genie, the feral child who left a mark on researchers
- Fromkin, V., Krashen, S., Curtiss,S., Rigler, D. & Rigler, M. BRAIN AND LANGUAGE, The Development of Language in Genie. A Case of Language Acquisition beyond the “Critical Period” 1,81-107 (1974)
- Vanhove J. The critical period hypothesis in second language acquisition: A statistical critique and a reanalysis. PLoS One. 2013;8(7):e69172. doi:10.1371/journal.pone.0069172
- Collection of research materials related to linguistic-psychological studies of Genie (pseudonym) (collection 800). UCLA Library Special Collections, Charles E. Young Research Library, University of California, Los Angeles.
Size Bir Mesajımız Var!
Matematiksel, matematiğe karşı duyulan önyargıyı azaltmak ve ilgiyi arttırmak amacıyla kurulmuş bir platformdur. Bu sitenin tek kazancı sizlere göstermek zorunda kaldığımız reklamlardır. Yüksek okunurluk düzeyine sahip bir web sitesi barındırmak ne yazık ki günümüzde oldukça masraflıdır. Bu konuda bizi anlayacağınızı umuyoruz. Ayrıca yazımızı paylaşarak da büyümemize destek olabilirsiniz. Matematik ile kalalım, bilim ile kalalım.
Matematiksel