Hawthorne araştırmaları, Hawthorne Works isimli bir fabrikada yürütülen bir grup deneydir. Hawthorne deneyleri işçi verimliliğini artırma yollarını araştırmak için tasarlanmıştı. Peki böyle bir deneye neden ihtiyaç duyuldu ve bu deneylerin sonucunda tanımlanan Hawthorne etkisi ne kadar doğruydu?
Bilimin bir olguyu incelemiş ve üzerine bir isim yapıştırmış olması iyi hissettiriyor. Ancak bazen, bu bilimsel hikayelerin kökenini araştırdığımızda, anlatımda çok çarpıtılmış olduklarını keşfediyoruz. Hawthorne deneyleri, deneyciler ne yaparsa yapsın, işçilerin her zaman daha çok çalıştıklarını, bir çalışmaya katılımın birinin davranışını değiştirdiğini söylüyordu.
Ancak Hawthorne tesisinde gerçekte neler yaşandığını incelemek için bir asır geriye gittiğimizde, farklı bir şeyle karşılaşıyoruz.
Hawthorne Deneyleri Nedir ve Neden Yapılmıştır?
1840’larda fizyolog ve filozofları heyecanlandıran “enerjinin korunumu” yasasının keşfi, sanayiciler ve mucitler arasında da bir coşku dalgası yaratmıştı. Sonuçta ısı ve hareket arasında iletilen enerjinin miktarı sabit kalıyorsa üretkenlikte sınır tanımayan teknolojiler geliştirilebilirdi. “Devridaim” makineleri üretme arayışı bu umudun dışavurumlarından biriydi.
Ancak termodinamik biliminin başlıca kurucularından kabul edilen Rudolf Clausius’un 1865’teki keşfi bu coşkuyu sona erdirecekti. Çünkü enerjinin sabit kalmadığı, bir halden diğerine geçerken değiştiği ortaya çıktı. Gerçekte değişim esnasında enerjinin miktarı yavaş yavaş düşüyordu. Bu durum endüstriyel kapitalizmin geleceğine ilişkin bir endişe ve karamsarlık oluşmasına neden olacaktı.
Makine mühendisi Frederick Winslow Taylor, dünyanın ilk yönetim danışmanı olarak kariyerine bu ortamda başlayacaktı. Kendisi bölgedeki başarılı imalat ve çelik fabrikalarında çalışmış, ailevi bağlantıları sayesinde de yöneticilik pozisyonlarına yükselmişti. Kısa sürede iş ve akademi çevrelerinde şöhret oldu. 1911′ de çeşitli teorilerinin sentezinden oluşan Bilimsel Yönetimin İlkeleri’ni yayınladı.
Taylor, işçinin bir işi yapmasının en iyi yolunu belirlemenin üretim tesisi yöneticilerinin sorumluluğu olduğunu düşünüyordu. Bu nedenle her detay önceden planlanmalıydı. Kendisi bir işi yapmanın en iyi yolunu belirlemek için her aktiviteyi çok küçük hareketlere böldü ve her hareketi bir kronometre ile zamanladı. Daha sonra gereksiz hareketi ortadan kaldırmak için eylemi analiz etti.
Amaç bir görevi gerçekleştirmenin en verimli yöntemini oluşturdu. Bu fabrikalarda çalışan işçilerden işlerine kişisel ya da manevi bir katkı sunmaları hiçbir zaman beklenmemişti. Hawtorne deneyleri de bir yerde bu nedenle başladı. Çalışmaların arka planındaki isim ise Elton Mayo idi.
Hawthorne Deneyleri Nasıl Gerçekleşti?
1920’lerde çalışma yaşamını psikolojik açıdan inceleyen bilim alanı yeni yeni ortaya çıkıyordu. 1922’de ABD’ye göç eden Mayo ise 1923 ile 1925 yılları arasında yanına bir hemşire ve tansiyon aleti alıp Bostan bölgesindeki fabrikaları gezerek zihin, ekonomi ve fizik arasındaki bir bağlantı olduğunu kanıtlamaya çalışmış ve sonrasında da böyle bir bağ olduğuna ikna olmuştu.
1926’da Harvard Business School, Mayo’yu işe aldı. 1930’ların sonlarında da Western Elektrik Şirketi Chicago yakınlarındaki Hawthorne fabrikasında çalışan işçilerin üretkenlik düzeyini incelemek için onunla birlikte çalışmaya başladı. Çalışmanın odak noktası çeşitli senaryolar vasıtası ile çalışanlarız zihinsel mutluluğunun belirlenmesi idi.
Hawthorne Çalışmaları’na dair günümüzde kulaktan kulağa dolaşan efsaneye göre Mayo en büyük keşfini tesadüfen yapacaktı. Gözlemlenmek ve görüşülmek üzere seçilen kadın çalışanlar her zamanki iş ortamları olan imalathaneden çıkarılmış, daha şen ve gayriresmi bir atmosferde gerginliklerini atıp birbirleriyle etkileşime geçebildikleri bir test odasına sokulmuştu.
Mayo, bu durumla performans artışı arasında bir ilişki olduğunu fark etmişti. Sonunda da üretkenlik artışına neden olan şeyin araştırmanın kendisi olduğuna karar verdi. Çünkü görüşme ortamlarında kadınlar bir grup kimliği oluşturmuş, bu da onların motivasyonunu arttırmıştı. Bu durum günümüzde Hawthorne Etkisi olarak isimlendiriliyor.
Hawthorne Deneyleri Sonuçları Nelerdir?
Mayo’nun Hawthorne fabrikasına yaptığı ziyaretlerden çıkardığı ders, çalışanlarından daha fazla verim almak isteyen yöneticilerin çalışanlarıyla nasıl konuşacaklarını öğrenmeleri gerektiğiydi. Mutsuz bir çalışan verimsiz bir çalışan demekti.
Bu nedenle yöneticiler sosyal grupların kendilerine has psikolojik özelliklerini de anlamak zorundaydı. Ortak çalışmaya dayalı bir grup kimliğinin gelişmesi, çalışan mutluluğunda çok daha büyük bir etki yaratarak ve yöneticilerin elde edeceği karın da artmasını sağlayabilirdi.
Bu deneyler hiçbir zaman düzgün bir şekilde belgelenip yazılmamış olsa da, sonuçları bir ticaret dergisinde yer aldı. 1953’te, “Hawthorne etkisi” ifadesi bu çalışmalara atıf yapmak için ilk kez kullanılacaktı. Ardından kısa sürede de dünya çapında yayılacak ve ders kitaplarına yazılacaktı.
Bu ders kitapları bize Hawthorne tesisindeki işçilerin deneyciler ne yaparsa yapsın her zaman daha çok çalıştıklarını, bir çalışmaya katılımın birinin davranışını değiştirdiğini söylüyordu. Ancak bu davranışın neden değiştiği, hikayeyi kimin anlattığına bağlı olarak farklı biçimlerde açıklanıyordu.
Kimilerine göre bunun nedeni işçilerin özel ilgi görmesi idi. Kimileri de bunun denetlenmeden kaynaklandığını ileri sürüyordu. Kimileri için de sadece ışıklandırmanın değişimi bile üretkenliğin artması için yeterliydi. Orijinal çalışmalarından gelen veriler hiçbir zaman yayınlanmadığı için, tam olarak ne olduğu konusunda cevap veremeyiz. Ancak verim artışı gerçekte 1929′ da yapılan bir maaş zammıyla aynı döneme denk geliyordu. Fakat Mayo bu gerçeği analizine katmamayı tercih etmişti.
Hawthorne Etkisi Gerçek mi?
Hawthorne etkisi çeşitli nedenlerle varlığını sürdürüyor. Yöneticilere üretkenliğin yalnızca sosyal kaygılara bağlı olduğu ve dolayısıyla daha yüksek maaş veya daha iyi çalışma koşulları ihtiyacını ortadan kaldırdığı yönünde faydalı bir hikaye de sunuyor.
İnsanlar izlendiklerinde davranışlarını değiştirebilirler. Ancak araştırmacıların çalışmalarında tam olarak ne tür bir davranış değişikliğini kontrol etmek istediklerine karar vermeleri gerekir. Herhangi bir bulguyu “Hawthorne etkisi” olarak açıklamak yerine, bilim insanları bir çalışmaya katılım nedeniyle ortaya çıkabilecek belirli etkileri baştan belirlemek zorundadır. Zaten Hawthorne etkisine ilişkin daha sonraki araştırmalar bunun için hiçbir kanıt bulamamıştır.
Çalışmaları bilimsel açıdan sorunlu olsa da Mayo yönetim düşüncesinde uzun süre kalıcı olacak muazzam bir etki yarattı. Yöneticilerin yalnızca çalışana değil “tüm yönleriyle insana” odaklanması gerektiğini, çalışan mutluluğunun en önemli şey olduğunu ya da “yaptığımız işi sevmemiz” veya işimize “gerçek” benliğimizi katmamız gerektiğini ne zaman duysak, Mayo’nun etkisine tanık oluruz.
Kaynaklar ve İleri Okumalar:
- McCambridge J, Witton J, Elbourne DR. Systematic review of the. Hawthorne effect: new concepts are needed to study research participation effects. J Clin Epidemiol. 2014 Mar;67(3):267-77. doi: 10.1016/j.jclinepi.2013.08.015. Epub 2013 Nov 22. PMID: 24275499; PMCID: PMC3969247.
- One of Last Century’s Most Influential Social Science Studies Is Pretty Bad. Kaynak site: MCGill. Yayınlanma tarihi: Bağlantı: One of Last Century’s Most Influential Social Science Studies Is Pretty Bad
- Kendra Cherry; The Hawthorne Effect and Behavioral Studies. Yayınlanma Tarihi: 13 Ekim 2020 Yayınlandığı Yer: Verywellmind;. Bağlantı: Kendra Cherry; The Hawthorne Effect and Behavioral Studie/
- Levitt, Steven & List, John. (2009). Was There Really a Hawthorne Effect at the Hawthorne Plant? An Analysis of the Original Illumination Experiments. National Bureau of Economic Research, Inc, NBER Working Papers. 3. 10.1257/app.3.1.224.
- Letrud K, Hernes S. Affirmative citation bias in scientific myth debunking: A three-in-one case study. PLoS One. 2019 Sep 9;14(9):e0222213. doi: 10.1371/journal.pone.0222213. PMID: 31498834; PMCID: PMC6733478.
Matematiksel