İnsanın yaşamında aralarından seçim yapacağı seçeneklerin olması iyi bir şeydir. Ancak her güzel şeyin bir de arka yüzü vardır. Seçim iyi bir şey olsa da çok fazla seçenek hayatımızı zorlaştıracaktır. Seçenek sayısının fazlalaşması literatürde analiz felci adı veren bir soruna neden olacaktır. İşte bu noktada Hick Yasası karşımızda bir uyarı gibi dikilir.
Analiz felci, bir sorunu karar vermeyi zorlaştıracak kadar fazla düşünmek anlamını taşır. Genellikle insanlar seçimleri karşısında bunaldıklarında veya bir seçim yapmadan önce ayıklamaları gereken çok fazla bilgiye sahip olduklarında meydana gelir.
Sabah uyandığınız andan itibaren bilgi bombardımanına tutuluruz ve beraberinde birçok karar vermek durumunda kalırız .Bir araştırmanın gösterdiği gibi insanlar günde yaklaşık 35.000 karar vermektedir. Aldığımız bazı kararlar basittir ve bizi kafamız karışık ve bunalmış halde bırakma olasılığı düşüktür.
Ancak kariyer, aile, mali tercihler gibi, analiz felcine yol açma olasılığı daha yüksek olan kararlar da vardır. Hayatın bu alanlarından herhangi birinde yanlış seçim yapma riski aşırı düşünmeye ve çok fazla insanın fikrini sormaya yol açar. İşin içine stres ve kaygı eklendikçe karar vermek zorlaşır.
Hick – Hyman Yasası Nedir?
Adını psikolog William Edmund Hick ve Ray Hyman’dan alan Hick-Hyman yasasına göre seçimler ve harcanan zaman arasında doğrudan bir ilişki vardır. Aşağıda da gördüğünüz gibi seçenek sayısının artması, karar verme sürecini logaritmik olarak arttırmaktadır. William Edmund Hick bu iki kavramın logaritmik olduğunu ispatlarken, Ray Hyman zaman ile kullanıcıya ulaşan bilgi arasındaki doğrusal ilişkiyi kurgulamıştır.
Hemen bir örnek verelim. Diyelim ki telefonunuzdan bir ses gelmeye başladı. Bu sesin kaynağının alarmınız olduğunu anlamanız 3 saniye sürdü. Bu durumda a=3. Alarmı kapatmak için dört düğme var. Yani n=4.
Tepki süresini çözmek için bu sayıları denklemde yerine koyalım. Bu durumda (3 sn) + (0,155 sn)(log2 (4)) = 3,31 sn sonucunda ulaştık. Peki ya alarmı kapatmak için dört yerine sekiz düğme olsaydı? Hesaplarsanız sonucunda 4,31 saniye olduğunu göreceksiniz.
Günümüzde Hick Yasası, ara yüzü sadeleştirmenin kullanıcının karar verme sürecini hızlandırdığı anlaşıldığı için, daha çok tasarımcılar tarafından kullanılmaktadır. Ancak mesele insan psikolojisi olunca tasarımdan ticarete, birebir ilişkilerden sosyal propagandaya kadar bu kanunu pek çok yerde kullanmak mümkündür.
Seçenek Sayısı İle Karar Verme Sürecimiz Nasıl İlişkilidir?
2000 yılında, psikologlar Sheena Iyengar ve Mark Lepper konu ile ilgili bir çalışma yaptılar. Çalışmaları zengin ürün yelpazesi ile bilinen bir süpermarkette gerçekleşmişti. Araştırmaları kapsamında marketin iki farklı köşesine, iki stant açmışlardı. Bu stantlardan birinde 24 çeşit, diğerinde ise 6 çeşit reçel vardı. Amaçları müşterilere bu reçeller tattırmaktı. Ancak çıkan sonuçlar oldukça ilginçti.
Araştırmacılar büyük teşhir masasının (24 reçelli) daha fazla ilgi uyandırmasına rağmen, insanların bir kavanoz reçel satın alma olasılığının daha küçük teşhir masasına göre çok daha düşük olduğunu (yaklaşık on kat daha az olası) bulacaklardı. 2000 yılından bu yana, konuyla ilgili bir çok araştırma yapıldı. Sonucunda diğer alanlarda (gıda ve giyim gibi) yapılan araştırmalar da aynı sonuçları göstermişti.
Pazarlamacılar, ne kadar çok seçenek sunarlarsa, müşterilerin doğru olanı bulma olasılığının o kadar yüksek olacağını varsayarlar. Örneğin, iki yerine 50 kot pantolon modeli sunmanın, daha fazla satış ve müşteri memnuniyeti anlamına geldiğini düşünürler.
Ancak araştırmalar çok fazla seçenek olduğunda tüketicilerin herhangi bir şey satın alma olasılıkları daha düşük olduğunu gösteriyor. Eğer satın alırlarsa da, seçimlerinden daha az memnun oluyorlar. Kuşkusuz, iki yerine 50 model kot pantolonun olması, müşterilerin kendilerine uyan bir kot bulma olasılığını artırır. Ancak öte yandan, alışveriş yapanların bunalmış ve tatminsiz hissetmelerine neden olur.
Seçenek Sayısını Azaltmak Seçim Yapmayı Kolaylaştırır
Hick yasası bize kendimiz hakkında önemli bir bilgi verir. Bir kişinin önünde ne kadar çok seçenek varsa bir kişinin karar alması da o kadar uzun sürecektir. Bu yüzden alternatifleri minimize eden zeki bir stratejiye ihtiyacınız vardır. Aslında size yardım edecek bir kaç temel madde var.
- Azaltın: Mesela onlarca çeşit okumanız gereken kitap elinizin altında durmasın. Birini bitirmeden yenisini almayın. Çok seçenekli bir dünya yerine, basit bir ara yüze sahip olanı tercih edin.
- Somutlaştırın: İnsanların, seçeneklerin farkını anlaması için her seçeneğin sonuçlarını anlaması gerekiyor. Neden insanlar nakit yerine kredi kartı veya ATM kartı kullandıklarında yüzde 15 ila 30 daha fazla harcama yaparlar? Çünkü gerçek para gibi gelmez.
- Kategorilere ayırın: Seçenekler yerine ilgili olanları kategorilere ayırdığımız bir sistemle daha iyi baş edebiliyoruz. Sonuçta az, her zaman çoktur.
Yazının sonunda alışveriş yapma şeklimizi etkileyen bir başka konuya daha göz atınız. Yem Etkisi: Üçüncü Seçeneğin Varlığı Seçimlerimizi Nasıl Etkiler?
Kaynaklar ve ileri okumalar için:
- Longstreth LE, el-Zahhar N, Alcorn MB. Exceptions to Hick’s law: explorations with a response duration measure. J Exp Psychol Gen. 1985 Dec;114(4):417-34. doi: 10.1037//0096-3445.114.4.417. PMID: 2934496.
- Saggar M, Quintin EM, Bott NT, et al. Changes in brain activation associated with spontaneous improvization and figural creativity after design-thinking-based training: a longitudinal fmri study. Cereb Cortex. Published online June 15, 2016:bhw171. doi:10.1093/cercor/bhw171
- Alexander Chernev, Ulf Böckenholt, Joseph Goodman, Choice overload. A conceptual review and meta-analysis,Journal of Consumer Psychology. Volume 25, Issue 2,2015, Pages 333-358,ISSN 1057-7408, https://doi.org/10.1016/j.jcps.2014.08.002.
- Too much choice: The strange phenomenon of “analysis paralysis. Yayınlanma tarihi: 19 Mayıs 2022; Kaynak site: Big Think.Bağlantı: Too much choice: The strange phenomenon of “analysis paralysis./
Size Bir Mesajımız Var!
Matematiksel, 2015 yılından beri yayında olan ve Türkiye’de matematiğe karşı duyulan önyargıyı azaltmak ve ilgiyi arttırmak amacıyla kurulmuş bir platformdur. Sitemizde, öncelikli olarak matematik ile ilgili yazılar yer almaktadır. Ancak bilimin bütünsel yapısı itibari ile diğer bilim dalları ile ilgili konular da ilerleyen yıllarda sitemize dahil edilmiştir. Bu sitenin tek kazancı sizlere göstermek zorunda kaldığımız reklamlardır. Yüksek okunurluk düzeyine sahip bir web sitesi barındırmak ne yazık ki günümüzde oldukça masraflıdır. Bu konuda bizi anlayacağınızı umuyoruz. Ayrıca yazımızı paylaşarak da büyümemize destek olabilirsiniz. Matematik ile kalalım, bilim ile kalalım.
Matematiksel
Bu yazı çok güzel
Yazi çok ilgi çekiciydi.
Suan LGS sonucu tercih yapacak öğrencilerimde de benzer problemleri görüyorum.
Yuzdelik dilimlerine ve diploma notlarına göre ogrenci alan okulları listelediklerinde seçenek çok oluyor.
Önceliklerini dikkate alıp ona gore seçenekleri incelediklerinde ise
*istedikleri mesleğe göre okul türü (fen l.-sosyal bilimler l.-anadolu lisesi-meslek lisesi)
* ulaşım kolaylığı
Gruplandirip kesişim kümesi almak ya da oncelik sırasına koymak her alanda işimizi kolaylaştıracaktır.