Tarih

Glutensiz Beslenme Fikri Nasıl Ortaya Çıktı? Açlık Kışı ve Çölyak Hastalığının Hikayesi

İkinci Dünya Savaşında Yaşanan Kıtlık, Doktorların Çölyak Hastalığının Nasıl Tedavi Edileceğini Öğrenmesini Sağladı

Gluten, buğday, arpa ve çavdar gibi tahılları bir arada tutabilme özelliğinden dolayı “tutkal” anlamına gelen Latince bir kelimedir. Yani tahıllarda bulunan bir protein grubudur. Bu nedenle zararlı olduğu da söylenemez. Aslında, gluten içeren gıdalar, milyarlarca kişiyi besler. Ancak günümüzde bir çok insan ekmek, makarna gibi çok tüketilen tahıl ürünlerinde bulunan glütenden kaçınma, diğer bir deyişle glutensiz beslenme modasına uyma eğiliminde.

Bu noktada sizin de aklınıza durup dururken glütensiz beslenmenin nasıl popülerlik kazandığı sorusu gelebilir. Glutenin dünyanın ilgisini çekmesinin tarihçesi de aslında zorlu bir süreç ile ilintilidir.

Glutensiz Beslenme Fikri Nasıl Ortaya Çıktı?

1944-45 savaş yılları, Hollanda için zorlu bir süreçti. Ülke kuşatma altındaydı ve vatandaşların hayati malzemelere erişimi çok kısıtlıydı. Aşırı soğuk ve kıtlığın kol kola gittiği dönem, tarihe adını Felemenkçe’de Açlık Kışı anlamına gelenHongerwinter olarak yazdırmıştır. Ancak bu olumsuz koşullar çölyak hastalığının tedavisini keşfetmemizi sağlayacaktı.

Glutensiz Beslenme
Stapleton Koleksiyonu / Bridgeman Images

Çölyak hastalığı, ince bağırsağı etkileyen kronik bir otoimmün hastalıktır. Bu hastalığı olan insanlar buğday ve diğer tahıllarda bulunan gluteni sindiremezler. Tedavi edilmezse, sonuç ishale, yetersiz beslenmeye, kilo kaybına ve nihayetinde ölüme yol açabilir. Modern zamana özgü bir hastalık sayılmaz.

Çölyak Hastalığı Nedir?

Kapadokya’da yaşamış olan hekim Aretaeus, MS 1. yüzyıl civarında yazılarında, yiyecekleri sindirememe sorunu olan hastaları tarif etmiş ve hastalığa ”çölyak diyatezi” ismini vermiştir. Çölyak (İng. coeliac) kelimesi Yunanca’da karın anlamına gelen ”koalia” kelimesinden gelmektedir. Çölyak hastalığının bilinen tek tedavisi, diyetten glütenin tamamen çıkarılmasıdır. 

Uzun süre kimse hastalığın nedeni ve tedavisi üzerine ilerleme kaydedemese de savaş zamanı yaşanan kıtlık, doktorların çölyak hastalarını nasıl tedavi edebileceklerini anlamalarını sağlayacaktı.

Glutensiz Beslenme

Hollandalı çocuk doktoru WillemKarel Dicke’nin çölyak hastalığına uzun zamandır ilgisi vardı. 1930’larda ekmek veya bisküvi yedikten sonra semptomlarının kötüleştiğini söyleyen hastalarla karşılaştı. Bunun üzerine Dick, ekmekle ilgili bir şey hastalıkla ilişkili olduğundan şüphelendi.

1944 senesinde Açlık Kışı dönemi geldiğindeyse, Dicke bunun etkilerini doğrudan doğruya gözlemleme şansını buldu. Batı Hollanda’da yaşayan insanlar günde sadece 500 ila 1000 kalori arası, hatta kimi zamanlarda daha az kalori alarak yaşama tutunuyorlardı.

Kıtlık şiddetliydi; 4 milyondan fazla insan aç kaldı ve 20.000 ila 30.000 kişi öldü. Fakat aynı zamanda Dicke, çölyak hastalığı olan çocukların semptomlarında iyileşme gözlemliyordu. Hatta bazılarının kilo alması onu iyice meraklandırdı.

Glutensiz Beslenme
Willem-Karel Dicke, glutensiz bir diyetin ilk kez çölyak hastalığı olan kişilerin iyileşmesine yardımcı olabileceğini fark etti.

Kıtlık Mayıs 1945’teki savaşla birlikte sona erdikten sonra, buğday ve ekmek de dahil olmak üzere gıda kaynakları Hollanda’ya geri döndü. O zaman Dicke kritik bir gözlem yaptı: Çölyak hastalığı ile ilgili şikayetler tekrardan ortaya çıktı.

Bağlantı, Dicke’nin diyet ve çölyak semptomları arasındaki ilişkiyi titizlikle araştırmasını sağlamak için yeterliydi. Sonraki beş yıl boyunca yaptığı deneyler sonucunda Dicke, buğday ve ilgili tahıllar içeren gıdalardan kaçınmanın ishali azalttığını ve çölyak hastalığı olan kişilerde kilo alımına izin verdiğini belirledi.

Glutensiz Bir Dünya Mümkün mü?

70 yıl sonra Dicke’nin keşfi çölyak hastalığı tedavisinin temel taşı olmaya devam ediyor. Ancak tedavi ile ilgili sorular devam ediyor. Bunun nedeni glutenden tamamen arındırılmış koşulları sağlayabilmenin kolay olmaması. Normal gıdaların üretiminden arta kalan gluten bile glutensiz gıdaları kirletebiliyor. Bu yüzden, çölyak hastalığı için yeni tedavi araştırmaları devam ediyor.

Chicago Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde doktor ve çölyak hastalığı uzmanı olan Carol Semrad; gluteni tamamen sindirmeyi sağlayacak oral enzimlerin ve gluten toleransını arttırmaya yardımcı olabilecek yeni bir aşının da üzerinde çalışılan yeni tedavi yöntemlerine dahil olduğunu söylüyor. Başarılı olursa, çölyak hastalığı olan insanlar nihayet herkesin tadını çıkarabileceklerini yiyebilecekler.

Öte yandan giderek daha çok insan sağlıklı olmak için beslenme biçimini baştan aşağı değiştiriyor. Bu noktada glutensiz beslenme de son moda akımlardan birisi. Bunun çölyak hastalığı olmayan insanlar için ne kadar yararlı olduğu ise henüz belirsiz.

Ancak siz yine de sürekli sağlıklı beslenmeye fazla kafayı takmayın. Çünkü bu durum yeni bir yeme bozukluğu olarak bilinen ortoreksiya olarak biliniyor. Anoreksiyanın arka planında şişmanlama korkusu vardır. Ortoreksiyanın arka planında da sağlıksız beslenme korkusu bulunuyor.

Birbiri ardına çıkan yeni moda diyetler, kitaplar ve videolar da bu korkuyu besliyor. En güzeli dengeli beslenmeyi öğrenmek gibi gözüküyor. Çünkü vücudumuzu sağlıklı yapacağız derken beynimizi sağlıksız yapmamız olası olabilir. Yazının devamında göz atmak isteyebilirsiniz: Minnesota Açlık Deneyi Beslenme Bilimi Hakkında Ne Öğretti?


Kaynaklar ve ileri okumalar:


Size Bir Mesajımız Var!

Matematiksel, 2015 yılından beri yayında olan ve Türkiye’de matematiğe karşı duyulan önyargıyı azaltmak ve ilgiyi arttırmak amacıyla kurulmuş bir platformdur. Sitemizde, öncelikli olarak matematik ile ilgili yazılar yer almaktadır. Ancak bilimin bütünsel yapısı itibari ile diğer bilim dalları ile ilgili konular da ilerleyen yıllarda sitemize dahil edilmiştir. Bu sitenin tek kazancı sizlere göstermek zorunda kaldığımız reklamlardır. Yüksek okunurluk düzeyine sahip bir web sitesi barındırmak ne yazık ki günümüzde oldukça masraflıdır. Bu konuda bizi anlayacağınızı umuyoruz. Ayrıca yazımızı paylaşarak veya Patreon üzerinden ufak bir bağış yaparak da büyümemize destek olabilirsiniz. Matematik ile kalalım, bilim ile kalalım.

Matematiksel

Sibel Çağlar

Temel eğitimimi Kadıköy Anadolu Lisesinde tamamladım. Devamında Marmara Üniversitesi İngilizce Matematik Öğretmenliği bölümünü bitirdim. Çeşitli özel okullarda edindiğim öğretmenlik deneyiminin ardından matematiksel.org web sitesini kurdum. O günden bugüne içerik üretmeye devam ediyorum.

İlgili Yazılar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir