Tarih

Orta Çağ’dan Kalma Voynich El Yazmasının Gizemi Çözüldü mü?

Yale Üniversitesi’nin Beinecke Nadir Kitaplar ve El Yazmaları Kütüphanesinde, şimdiye kadar kimsenin okuyamadığı bir kitap bulunmaktadır. 15. yüzyıldan kaldığı kabul edilen Voynich El Yazması, dilbilimsel bir muamma olarak kabul edilmekte ve keşfedildiği ilk günden beri ilgili insanları büyülemektedir.

Voynich Elyazması

Polonyalı sahaf Wilfrid M. Voynich’in,1912’de İtalya’da satın aldığı, üzerinde anlamsız sembol ve resimler bulunan bu el yazmasını bugüne kadar pek çok kişi yorumlamaya çalıştı. Dünyanın her yerinden akademisyenler, filozoflar, sanat tarihçileri ve belki de en önemlisi kriptograflar kitaptaki dili veya kodu çözmeye çalıştılar.

Çok kişi hayatını umutsuzca bu kitabın gizemini çözmeye adasa da kimse tam olarak başarılı olamadı. Alan Turing bile, Voynich el yazmasının kodunu çözemedi. Devamında bu gizemli kitap, Nadir Kitaplar Koleksiyonu’nda MS 408 koduyla yerini aldı.

Voynich El Yazmasının Gizemi
1899 civarında çekilmiş bir fotoğrafta gösterilen Wilfrid Voynich, kendi adını taşıyan gizemli el yazmasını inceliyor. Kendisi bu elyazmasını nasıl elde ettiğini hiçbir zaman tam olarak açıklayamadı. 

Voynich El Yazması Nedir?

22,5 x 16 cm boyutlarındaki Voynich El Yazması, tamamı elle üretilmiş yaklaşık 200 sayfa görüntü ve metin içeriyor. Ancak yapılan incelemeler, kitabın orijinal halinin 270 sayfadan fazla olduğunu ortaya koyuyor. Kitap sayfaları dana derisinden elde edilen parşömenden yapılmış.

Ayrıca  el yazısı analizinden elde edilen bulgular kitabın bir kişi değil bir ekip tarafından yapıldığını ortaya koyuyor. 2-8 kişiden oluşan bu ekip kitabı tamamlamak için bir ay kadar çalışmış gibi gözüküyor. Farklı yazarların farklı yazma biçimlerine sahip olması ve farklı şifreleme mekanizmaları kullanması da el yazmasının sırrını çözmeyi zorlaştırıyor.

Voynich El Yazmasının Gizemi
Voynich El Yazması’nın neden gizli bir dilde yazıldığına dair öne çıkan bir teori yoktur. Çizimler neredeyse Voynich Kodu kadar şaşırtıcıdır.

2009’da Arizona Üniversitesi’ndeki bilim insanları, kitap üzerinde karbon tarihleme testleri yaptılar. Bunun sonucunda kitabın 1400’lerin başına ait olduğu anlaşıldı. Voynich el yazmasındaki metnin gerçek bir dil mi yoksa sadece anlamsız karakterler mi olduğu konusunda da bir fikir birliği yok. Kitabın en ilgi çekici kısmı ise astrolojik diyagramlar, egzotik bitkiler ve çıplak insanları betimleyen çizimleri olarak kabul ediliyor.

Voynich El Yazması’nın açık ara en olağanüstü yönü, içindeki şifreli metindir. Bu kitabın büyük çoğunluğu bilinmeyen bir dilde yazılmıştır. Voynich El Yazmasının dili günümüzde Voynichese veya Voynich Kodu olarak bilinmektedir.

Voynich El Yazması İçeriğinde Ne Var?

El yazmasının altı ana bölüme ayrıldığı genel olarak kabul edilmektedir. İlk ve en geniş bölüm 130 sayfa içeriyor. Bu bölümün botanik ile ilgili olduğu anlaşılıyor. Bitki ve şifalı otlar ile ilgili çizimlerin yer aldığı bu bölümde, çizimlerin altında açıklamalar yer alıyor. Ancak açıklamaların ne olduğu anlaşılmıyor. Ayrıca bitkilerden çok azı tanımlanabildi. Birçok görüntünün, birden fazla bitkinin karışımını gösterdiği düşünülüyor.

 Voynich El Yazması
Bilinmeyen bir yazar tarafından, yakın zamana kadar anlaşılamayan bir alfabeyle yazılan Voynich Elyazması’nın çözümü için, çok profesyonel ve amatör şifre çözücü yoğun çalışmalar yürüttü.

Astronomi ve astroloji bölümü olarak kabul edilen sonraki 12 sayfayı yıldız, güneş, ay ve zodyak sembollerinin görüntüleri oluşturuyor. Bir sonraki bölüm olan biyoloji ise en ilginç çizimlerin olduğu bölüm olarak kabul ediliyor. Bu bölümde çıplak kadın figürleri; bu figürleri birleştiren ne olduğuna anlam veremediğimiz garip bağlantılar; damarlar, kollar, hangi faunaya ait olduğu belli olmayan şüpheli hayvan resimleri var. 

 Voynich El Yazması
Voynich el yazmasında tuhaf resimler var. Tıpkı metinde olduğu gibi, hiç kimse görüntülerin tam olarak neyi tasvir etmesi gerektiğini bilmiyor.

Bir sonraki bölüm ise kozmoloji ile ilgili. Bu bölümde ortaçağ kozmolojisiyle uyumlu olan daireler ve geometrik şekiller yer alıyor. Beşinci bölüm farmakoloji. Bu bölümde bitki ve şifalı otlar ile kavanoz ve şişelerin görüntülerinin karışımı bulunuyor. Son bölüm ise çizim içermiyor. Bu nedenden dolayı araştırmacılar bu bölümün tam olarak ne ile ilgili olduğunu anlayamadı. Ancak yemek tarifleri olduğuna inanılan kısa paragraflar yer alıyor.

Voynich El Yazması Bir Uydurmaca mı?

 Voynich El Yazması
El yazmasındaki (muhtemelen) botanik çizimler, bilinen bitkilerle benzerlikler açısından uzun uzadıya incelenmiştir.

“Voynich Decoding” yani bu el yazmasının deşifre edildiğine ilişkin başlıklar keşfinden bu yana hemen hemen her yıl duyuruldu. Nitekim, sayısız alandan uzmanlar, Voynich El Yazması dilini deşifre etmeye çalıştılar. İlerleyen süreçte de süper bilgisayarlar bunu yapmak için kullanıldı.

Voynich Elyazması’nın bir aldatmaca olabileceğini de elbette süreçte akıllara geldi. Ancak yapılan analizler, kitabın uydurma olabileceği iddiasını da çürüttü. Kitabın bir kadın sağlığı rehberinden bir büyücülük kitabına kadar bir çok şey olduğu iddia edildi. Ancak, henüz hiçbir iddia doğrulanmadı ve tüm çabalar sonuçsuz kaldı. Bugüne kadar, Voynich El Yazması’nın anlamı belirsizliğini korudu.

Voynich El Yazmasının Gizemi
El yazmasının bir bölümünde resim yoktur, yalnızca yıldızlarla işaretlenmiş metin blokları vardır. İstatistikçiler,  Voynich el yazmasının sayfalarında gördüğümüz kelime kümelerinin rastgele olma olasılığı son derece düşük olduğunu düşünüyorlar..

Voynich Elyazması, Yale Üniversitesi’nin çevrimiçi kütüphanesinde dünyanın her yerinde araştırmacıların ilgisine açık durumda. Bu kitabın tüm sayfalarına, (http://brbl-dl.library. yale.edu/vufınd/Record/3519597) adresinden ulaşılabiliyor.

İstatistik Yardımı İle Şifreli Metinleri Anlamamız Mümkün mü?

Yakın zamanda istatistikçiler ne tür şifreleme yöntemlerinin tuhaf karakter dağılımları verdiğini keşfetmek için el yazması üzerinde yeni bir çalışma yapmayı başladılar. Bu sayede dilin nasıl inşa edildiği hakkında oldukça iyi bir fikir edineceklerini umuyorlar. Ancak yazılı metinleri deşifre edip edemeyecekleri konusunda henüz bir fikir sahibi değiller. Bunun için o döneme ait başka bir kaynak el yazmasının bulunmasına ihtiyaçları var. Başarılı olup olmadıklarını zaman içinde göreceğiz.

Bir de elbette bir kişinin kitabın kodunu kırmasını gerçekten isteyip istemediğimiz sorusu var. Bunu yapmak, bu tuhaf, asırlık bulmacanın sonu anlamına gelecek. Bu aynı zamanda el yazmasının hayal gücümüz üzerindeki etkisinin de sonu olacak. Yazının bitiminde okumaya devam etmek isterseniz: Kryptos, Çözülemeyen Şifreli Mesajlar Barındıran Bir CIA Heykeli


Kaynaklar ve İleri Okumalar:


Size Bir Mesajımız Var!

Matematiksel, 2015 yılından beri yayında olan ve Türkiye’de matematiğe karşı duyulan önyargıyı azaltmak ve ilgiyi arttırmak amacıyla kurulmuş bir platformdur. Sitemizde, öncelikli olarak matematik ile ilgili yazılar yer almaktadır. Ancak bilimin bütünsel yapısı itibari ile diğer bilim dalları ile ilgili konular da ilerleyen yıllarda sitemize dahil edilmiştir. Bu sitenin tek kazancı sizlere göstermek zorunda kaldığımız reklamlardır. Yüksek okunurluk düzeyine sahip bir web sitesi barındırmak ne yazık ki günümüzde oldukça masraflıdır. Bu konuda bizi anlayacağınızı umuyoruz. Ayrıca yazımızı paylaşarak veya Patreon üzerinden ufak bir bağış yaparak da büyümemize destek olabilirsiniz. Matematik ile kalalım, bilim ile kalalım.

Matematiksel

Sibel Çağlar

Temel eğitimimi Kadıköy Anadolu Lisesinde tamamladım. Devamında Marmara Üniversitesi İngilizce Matematik Öğretmenliği bölümünü bitirdim. Çeşitli özel okullarda edindiğim öğretmenlik deneyiminin ardından matematiksel.org web sitesini kurdum. O günden bugüne içerik üretmeye devam ediyorum.

İlgili Yazılar

Bir Yorum

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir