Mühendislik ve Teknoloji

Foot-O-Scope: Floroskopi İle Doğru Ayakkabıyı Seçme Çılgınlığı

Doğru ayakkabıyı seçmek sağlık açısından elbette önemlidir. Ancak bir zamanlar insanlar bunun Floroskopi adı verilen tehlikeli bir yöntemle yapmaya çalışıyordu.

1958’de, 8 yaşında bir çocuk, bir doktorun karşısında oturuyordu. Çocuğun her bir ayağı son dört ay içinde iki kez kırılmıştı. Doktor öncelikle kırılgan kemik sendromundan şüphelenmiş ancak test sonuçları normal çıkmıştı. Sonunda doktor anneyi dışarı çıkarıp çocukla konuşmaya karar verdi. Konuşma sonucunda doktor aradığı cevabı aldı.

1940’larda ve 50’lerde ayakkabı mağazaları aslında tehlikeli yerlerdi. Ancak o zamanlar çok az insan bunun farkındaydı. Ayrıca, günümüzün aksine özellikle çocuklar için bu mağazalara gitmek şimdi olduğundan çok daha heyecan vericiydi. Bunun nedeni bu mağazalarda, yüzyıl ortası pazarlama aldatmacasının bir simgesi haline gelen sözde bilimsel bir makine idi.

Doğru ayakkabıyı seçmek sağlık açısından elbette önemli. Ancak bunun için karmaşık ölçümler yapan cihazlara ihtiyaç yok.

Floroskopi Çağı Nasıl Başladı?

Tekniğinin aslında kendisi bilimseldir. Floroskopi gerçekte floroskop adı verilen cihaz yardımı ile hastanın gerçek zamanlı görüntülerinin alınması için kullanılan tıbbi görüntüleme tekniğidir. En basit şekli ile bir floroskop, arasına hastanın konulduğu bir röntgen ışını kaynağı ile floresan bir ekrandan oluşur. Günümüzde bu teknoloji sağlık amaçlı olarak kullanılmaktadır.

Ancak x ışını teknolojisinin ilk zamanlarında bu teknolojinin kullanım amacı günümüzdekinden çok daha farklıydı. Floroskopi tekniği, kontrolsüz bir biçimde ayakkabı mağazalarında garip görünümlü bir alet aracılığı ile sözde doğru ayakkabıyı seçmek için kullanılmaktaydı.

Floroskopu tanıtan reklamlar önemli iddialar ile doluydu. Ancak bu iddiaların hemen hepsinin asılsız olduğu zaman içinde anlaşıldı.

Fikir 1920’lerin ortalarında Dr Jacob Lowe, tarafından ortaya atıldı. Amaç, aslında savaş esnasında yaralı askerlerin ayaklarının röntgenini, ayakkabılarını çıkartmadan çekmek idi. Bu sayede,  Dr. Lowe kısa sürede çok sayıda hastayı tedavi etti. Savaştan sonra kendisi cihazı biraz daha geliştirdi ve patentini almak için başvurdu.

Patent başvurusu 1927 yılında onay aldı. Sonunda bu cihaz, Foot-O-Scope adıyla, Milwaukee’deki Adrian Company tarafından üretilip pazarlanmaya başladı. Aynı zamanda, benzer bir makinenin patenti de İngiltere’de alındı. Sonunda bu cihazlar 1940’lardan itibaren giderek popüler olmaya başladı. Zaman içinde, 10.000’den fazla ABD ayakkabı mağazasında, 3.000 İngiliz ayakkabı mağazasında ve 1.000 Kanada mağazası, ayak numarasını ölçmek için floroskopi kullanıyordu.

Foot-O-Scope Ve Benzerleri Nasıl Çalışıyordu?

Makineler 1,2 m yüksekliğindeydi. Altta bir yetişkinin veya çocuğun ayaklarını koyabileceği bir açıklık vardı. Makinenin tepesinde, biri ayakkabıyı giyen kişi, biri ayakkabı satıcısı ve biri de ebeveyn için olmak üzere üç gözetleme penceresi vardı. Uygulama kolaydı. Ayak numarasını ölçmek için makinenin içine ayaklarınızı sokmanız ve sonrasında parmaklarını oynatmanız yeterliydi. Cihaz sayesinde hem ayak hem de ayakkabı görüldüğü için ayakkabının ayağınıza uygun olup olmadığını anlayabiliyordunuz.

Cihaz, metal bir kutunun altına monte edilmiş bir x-ışını tüpünden ve üstte üç görüntüleme portu bulunan bir floresan ekrandan oluşuyordu . Kutunun kenarındaki bir açıklık, müşterinin ayağını tüp ile floroskopik ekran arasına yerleştirmesine olanak sağlamaktaydı.

Floroskoplar kısa zamanda büyük ilgi gördü. Sonuçta X-ışınlarının kullanımı yeni bir teknolojiydi. Görüntüler insanlara ilginç geliyordu. Özellikle çocuklar bu makinelerde giderek daha çok zaman harcamaya başladı. Ayrıca bir makinenin önünde üç kişi toplandığı için bu eylem zamanla bir grup etkinliği halini aldı. Müşteriler bunun modern ve teknolojik açıdan önemli olduğunu düşünüyorlardı. Sonuçta zaman içinde her mağazada bir tane ayakkabı floroskopisi cihazı bulunmaya başlayacaktı

X Işınlarını Gelişigüzel Kullanmanın Tehlikeli Olduğu Geç Anlaşıldı

Büyük ve pahalı olmalarının ötesinde bu cihazla ile ilgili en önemli sorun elbette radyasyon üretip bunu etrafa sızdırmalarıydı. Bu ara sıra ayakkabı alışverişi yapanlar için çok fazla sorun değildi. Ancak günün büyük bir bölümünü bu cihazın başında geçirmekte olan ayakkabı satıcıları yüksek oranda radyasyona maruz kalmaktaydı. Floroskopların ilk bilimsel incelemesi 1948 yılına kadar yapılmadı ve bu zamana kadar bu cihazların tehlikeli olduğu anlaşılamadı.

İlerleyen yıllarda daha gelişmiş modeller piyasada görülmeye başladı.

Sonunda etrafa saçılan radyasyonun tehlikeleri anlaşılmaya başlandı. Bu esnada bazı ayakkabı satıcılarında önemli sağlık sorunları ortaya çıkmaya başladı. Muhtemelen çok daha fazla kişi etkilenmişti. Ancak kanser vakaları ile bu cihaz arasında bağlantı kurulmadı. Sonunda 1957’de Pennsylvania, floroskopu yasaklayan ilk ABD eyaleti oldu. 1959’da İsviçre de aynı şeyi yaptı ve 1970’de 33 ABD eyaleti makineleri yasakladı. Yasaklanmış olmasına rağmen bu cihazlar 1970’lerin sonlarına kadar bazı mağazalarda var olmayı sürdürdü.


Kaynaklar ve ileri okumalar


Size Bir Mesajımız Var!

Matematiksel, 2015 yılından beri yayında olan ve Türkiye’de matematiğe karşı duyulan önyargıyı azaltmak ve ilgiyi arttırmak amacıyla kurulmuş bir platformdur. Sitemizde, öncelikli olarak matematik ile ilgili yazılar yer almaktadır. Ancak bilimin bütünsel yapısı itibari ile diğer bilim dalları ile ilgili konular da ilerleyen yıllarda sitemize dahil edilmiştir. Bu sitenin tek kazancı sizlere göstermek zorunda kaldığımız reklamlardır. Yüksek okunurluk düzeyine sahip bir web sitesi barındırmak ne yazık ki günümüzde oldukça masraflıdır. Bu konuda bizi anlayacağınızı umuyoruz. Ayrıca yazımızı paylaşarak veya Patreon üzerinden ufak bir bağış yaparak da büyümemize destek olabilirsiniz. Matematik ile kalalım, bilim ile kalalım.

Matematiksel

Sibel Çağlar

Temel eğitimimi Kadıköy Anadolu Lisesinde tamamladım. Devamında Marmara Üniversitesi İngilizce Matematik Öğretmenliği bölümünü bitirdim. Çeşitli özel okullarda edindiğim öğretmenlik deneyiminin ardından matematiksel.org web sitesini kurdum. O günden bugüne içerik üretmeye devam ediyorum.

İlgili Yazılar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir