Toplum ve Yaşam

Ergenlik Dönemi Hakkında 5 Mit ve 5 İlham Verici Gerçek

Ergenlik dönemi hakkında bazı efsaneler vardır ve bunlara inanıyor olmamız toplumun gençlere bakış açısını etkiler. Bu nedenle hem ebeveynlerin hem de öğretmenlerin düşüncelerini gözden geçirmeleri gerekiyor.

Ergenlik Dönemi Hakkında 5 Mit ve 5 İlham Verici Gerçek
“Ergen” kelimesini duyduğunuzda aklınıza ilk ne geliyor?

İnsan beyni uzun bir gelişim sürecinden geçer. Beyin çocuklukta çarpıcı bir şekilde değişirken, yaşamın ikinci on yılında, ergenlik olarak bilinen dönemde de, bu dönemi benzersiz kılan değişimler yaşamaya devam eder. Bir ergenin nasıl davrandığını ve dış dünyaya nasıl tepki verdiğini bu değişimler belirler. Ergenlik döneminde edinilen bilgi ve öğrenilen dersler, yetişkinlikte tam potansiyellerine ulaşmalarını sağlar. Ergenlik çağındaki bir çocuğun davranışları yoğun ve kaçınılmaz bir beyin değişim döneminin sonucudur. 

ergen beyni
Beyin ergenlikte çok değiştiğinden, gencin yaptıklarından, deneyimlerinden ve içinde yaşadığı ortamlardan etkilenecektir.

Ergenlik Dönemi hakkında beş efsane

Düşüncelerimiz tutumumuzu ve eylemlerimizi şekillendirir. Eylemlerimiz de karşımızdaki kişinin bize nasıl tepki vereceğini ve kendisi hakkındaki düşüncelerini etkiler. Ergenlik döneminden bahsedildiği zamanlarda çevremizden genelde aşağıdaki gibi söylemler alırız. Bu mitler ilişkilerimize zarar verir ve ergenlerimizle tam olarak etkileşim kurmamızı engeller. Yaygın kanıya göre ergenler;

  • 1: Yetişkinlerin ne düşündüğünü umursamazlar. Ebeveynlerinin ne düşündüğü, söylediği veya yaptığıyla ilgilenmezler.
  • 2: Ne öğrendiklerini pek umursamazlar. Arkadaşlarıyla takılmayı ve eğlenmeyi tercih ederler.
  • 3: Duygular tarafından yönlendirilirler. Bu nedenle onlara mantıklı sözler söylemek zordur.
  • 4: Yenilmez olduklarını ve risk almaya hazır olduklarını düşünürler.
  • 5: Benmerkezci ve bencildirler.

Çocuğunuzun sizden hoşlanmadığını veya ne düşündüğünüzü önemsemediğini düşünüyorsanız neden onunla ilgilenesiniz ki? Eğer gençlerle mantık yürütemeyeceğinize inanıyorsanız, neden onlara duygusal zekalarını geliştirmeleri veya kararlar üzerinde düşünmeleri konusunda rehberlik etme zahmetine giresiniz ki? Gençlerin doğal olarak riske eğilimli oldukları sonucuna varırsanız, onları kendi başlarına düşünmeye ve akıllıca, sağlıklı kararlar vermeye yönlendirmek yerine onları kısıtlamalarla yalıtmalısınız. 

Ergenlik dönemi hakkında beş temel gerçek

Okuduğunuz mitler sonucunda ortaya çıkan tüm bu hatalı düşünceler hem gençler ile iletişiminizi sınırlar hem de gençlerin potansiyellerini keşfetmelerini engeller. Ergenlik döneminin bazı gençler için psikolojik mücadelelerin arttığı bir dönem olabileceği doğrudur. Ancak araştırmalar ergenlerin yalnızca yaklaşık % 20’sinin belirgin bir kargaşa yaşadığını gösterir. Diğer bir deyişle ergenlerin büyük çoğunluğunun ebeveynleri ve akranlarıyla genel olarak uyumlu ilişkiler yaşadıklarını göstermektedir.

1) Gençler ebeveynlerini derinden önemserler ve onların hayatlarına dahil olmalarını isterler. 

Ebeveynlerinin sağlığı konusunda endişelenirler ve onları memnun etmek isterler. Ebeveynleriyle geçirdikleri zamanın kıymetini bilirler. Çoğu ebeveynlerini rol model olarak görür ve onlar gibi olmak ister. Ebeveynlerin aktif rehberlikleri, koşulsuz varlıkları sayesinde ergenlerin gelişiminde ve refahında yeri doldurulamaz bir role sahiptirler. 

2) Gençler süper öğrenicilerdir. 

Araştırmacıların kullandığı, manyetik rezonans görüntüleme (MRI) çalışmaları, ergenlik boyunca insan beyninin yapısında ve organizasyonunda (nasıl bağlantılı olduğunu) nasıl değiştiğini bize gösterir.  MRI kullanılarak elde edilen bir insan beyninin bir bölümünün görüntüsü. Beyaz alanların etrafında kıvrılan gri dalgalı çizgiler korteksin gri maddesidir ve beyaz alanlar beyaz maddedir.  Ergenlik döneminde korteksteki gri madde miktarı azalır. Ancak beyindeki beyaz madde miktarı artar. 

Ergenlik, hızlı ve şaşırtıcı beyin gelişiminin olduğu bir dönemdir. Gençler ergenlik döneminde daha sonraki dönemlere göre daha fazlasını keşfederler. Ebeveynler, bu gelişimi besleyerek çocuklarının geleceğini yetişkinliğe kadar şekillendirmeye yardımcı olabilirler. Ebeveynler çocuklarına bilgilerini genişletme ve problem çözme becerilerini destekleme şansı vermelidir. Çocuklarının karmaşıklığı dikkate alma konusunda gelişen yeteneklerini fark etmeleri ve gençlerin bu yeni keşfettikleri yeteneği günlük yaşamlarında nasıl kullandıklarına tanık olmaları ebeveynler için özellikle heyecan verici olacaktır.

3) Gençler de yetişkinler kadar düşünceli olabilir. 

Gelişmekte olan ergen beynindeki duygusal merkezler hızla büyür. Düşünme ve akıl yürütme merkezleri de aktif olarak gelişir ancak biraz geride kalır. Duyguları tetiklendiğinde, oldukça gelişmiş duygusal merkezleri baskın hale gelir ve gelişen muhakeme becerilerinin en iyi şekilde kullanılmasına müdahale eder. Bu nedenle ergenler en iyi şekilde sakin olduklarında düşünürler. Ebeveynler sakinliklerini sağladığında ve onlarla duygusal olarak tetiklenmeyecek bir şekilde konuştuklarında, ergenler düşünme becerilerine bir yetişkin kadar kolaylıkla erişebilirler.

4) Gençler doğal kaşiflerdir. 

Yeni şeyler deneme arzuları, yeni bilgiler edinmelerinin anahtarıdır. Sınırları zorlama ve sınırları keşfetme eğilimleri vardır çünkü yeni bilgi bu sınırlarda var olur. Gençler risk aramazlar. Tehlikeden kaçınmak isterler. Ancak bilgi ve becerilerini güvenli bir şekilde nasıl genişletebilecekleri konusunda onlara rehberlik edecek ebeveynlere ihtiyaçları var. Bu, ötesine geçemeyecekleri net sınırlar oluşturmayı da içerir. Sonuçta bu sınırlar ve paylaşılan bilgelik, ergenlerin güvenli ortamlarda karar verme becerilerini geliştirmelerine olanak tanır.

5) Gençler dünyada neyin yanlış olduğunu gören ve bu konuda bir şeyler yapmak isteyen idealistlerdir. 

Gençler, karmaşıklığı görme konusunda yeni keşfedilen bir yeteneğe sahiptirler. Bu nedenle sorunları doğası gereği değiştirilemez olarak kabul etmezler. Bunun sonucunda da toplumsal sorunları çözme çabalarında ön saflarda yer alırlar. Aslında daha iyi bir dünya için onlara güveniyoruz.

Sonuç Olarak;

Hem sözlü hem de sessiz tüm eylemlerimiz, gençlerin geliştiği ortamı etkiler. Başlangıç ​​noktası gençler hakkındaki gerçeği anlatan yeni bir kültürel anlatı yaratmaktır. Gençlerin risk odaklı tasvirlerine defalarca maruz kaldıktan sonra içselleştirdiğimiz önyargıları öğrenmeliyiz.  Ergenlik, hızlı büyüme, gelişme ve öğrenme dönemidir. Bunun farkında olmak ve desteklemek de biz yetişkinlerin görevidir. 

Yazının devamında ayrıca göz atmak isterseniz: Jean Jacques Rousseau’ya Göre Çocuk Gelişiminin 5 Aşaması ve Ütopyası Emile


Kaynaklar ve ileri okumalar

  • 5 harmful myths and 5 inspiring truths about teenagers. Yayınlanma tarihi: 1 Nisan 2022. Bağlantı: 5 harmful myths and 5 inspiring truths about teenagers
  • Romer D, Reyna VF, Satterthwaite TD. Beyond stereotypes of adolescent risk taking: Placing the adolescent brain in developmental context. Dev Cogn Neurosci. 2017 Oct;27:19-34. doi: 10.1016/j.dcn.2017.07.007. Epub 2017 Jul 26. PMID: 28777995; PMCID: PMC5626621.
  • Smetana, Judith & Rote, Wendy. (2019). Adolescent–Parent Relationships: Progress, Processes, and Prospects. Annual Review of Developmental Psychology. 1. 41-68. 10.1146/annurev-devpsych-121318-084903.
  • Lerner, R. M., Lerner, J. V., Almerigi, J. B., Theokas, C., Phelps, E., Gestsdottir, S., Naudeau, S., Jelicic, H., Alberts, A., Ma, L., Smith, L. M., Bobek, D. L., Richman-Raphael, D., Simpson, I., Christiansen, E. D., & von Eye, A. (2005). Positive Youth Development, Participation in Community Youth Development Programs, and Community Contributions of Fifth-Grade Adolescents: Findings From the First Wave Of the 4-H Study of Positive Youth Development. The Journal of Early Adolescence25(1), 17-71. https://doi.org/10.1177/0272431604272461

Size Bir Mesajımız Var!

Matematiksel, 2015 yılından beri yayında olan ve Türkiye’de matematiğe karşı duyulan önyargıyı azaltmak ve ilgiyi arttırmak amacıyla kurulmuş bir platformdur. Sitemizde, öncelikli olarak matematik ile ilgili yazılar yer almaktadır. Ancak bilimin bütünsel yapısı itibari ile diğer bilim dalları ile ilgili konular da ilerleyen yıllarda sitemize dahil edilmiştir. Bu sitenin tek kazancı sizlere göstermek zorunda kaldığımız reklamlardır. Yüksek okunurluk düzeyine sahip bir web sitesi barındırmak ne yazık ki günümüzde oldukça masraflıdır. Bu konuda bizi anlayacağınızı umuyoruz. Ayrıca yazımızı paylaşarak veya Patreon üzerinden ufak bir bağış yaparak da büyümemize destek olabilirsiniz. Matematik ile kalalım, bilim ile kalalım.

Matematiksel

Sibel Çağlar

Temel eğitimimi Kadıköy Anadolu Lisesinde tamamladım. Devamında Marmara Üniversitesi İngilizce Matematik Öğretmenliği bölümünü bitirdim. Çeşitli özel okullarda edindiğim öğretmenlik deneyiminin ardından matematiksel.org web sitesini kurdum. O günden bugüne içerik üretmeye devam ediyorum.

İlgili Yazılar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir