Fizik

Dünyadaki Herkes Aynı Anda Zıplasaydı Ne Olurdu?

Efsaneye göre Dünya'nın hızını değiştirebiliriz.

Muhtemel duymuş olmalısınız. Çin’deki tüm insanların aynı anda zıplamasının Dünya’nın dönüş hızını veya yörüngesini değiştireceğine dair bir söylenti vardır. Biz de bu söylentiyi test etmek için hemen bir düşünce deneyi yapalım. Bu yazının yeryüzündeki tüm insanlar tarafından okunduğunu ve bu kişilerin ikna olup aynı anda zıpladığını düşünelim. Hazır … ve … zıpla! Aynı anda zıplamak sizce bir şeyi değiştirdi mi?

Dünyadaki Herkes Aynı Anda Zıplasaydı Ne Olurdu?

Aslında pek bir şey olmazdı. Elbette her etkinin bir tepkisi olması en temel fizik kurallarından biridir. Ancak insan sayısı çok olmasına rağmen kütle toplamımız, özellikle de dağınık biçimde duruyorsak, Dünya’nın kütlesinin yanında oldukça önemsizdir. Peki o zaman düşünce deneyimizi bir adım daha öteye taşıyalım. Ya dünyadaki tüm insanları aynı anda zıplamak için tek bir noktaya getirebilseydik?

Dünyadaki Herkes Aynı Anda Zıplasaydı Ne Olurdu?
Çin nüfusunun tamamının aynı anda zıplaması organze edilse bile ortaya çıkan etki yalnızca 500 tonluk TNT’ye denk gelir. Kabul edelim az sayılmaz. Ancak bu güç aslında Hiroşima’ya atılan atom bombasının kuvvetinden 40 kat daha azdır. Dolayısı ile dünyamızı yörüngesinden çıkarmak için yetersiz olur.

Ya Bir Araya Gelsek Ve Aynı Anda Zıplasak

8 milyar civarında insanının omuz omuza durabildiğini kabul edelim. Bu durumda 805 kilometre kare yani Yalova’dan biraz daha küçük bir alanı kaplardık. Bütün insan ırkı ( 2012’de yapılan bir ölçümde toplam ağırlığın 316 milyon ton olduğu varsayıldı) tek bir noktada durup aynı anda zıplasak bile sonucunda dünyanın tek bir atomunu bile yerinden oynatamayız.

Bütün insanlığa kıyasla Dünya’nın kütlesi çok daha fazla. Aslında Dünya’nın kütlesi 5.97237×1024 kg kadar. Bu ise hepimizin toplamından çok çok daha ağır olduğu gerçeğini ortaya koyuyor.

Biz insanlar günümüzde ise ortalama 30 cm zıplayabiliriz. Ancak çaresiz bir biçimde zıpladıktan çok kısa bir zaman sonra da bulunduğumuz noktaya geri döneriz. Sonra hepimiz tekrar yere indiğimizde, Dünya da aynı şeyi yapar, başlangıç noktasına geri dönerdi. Kısacası Dünya’nın yörüngesi üzerinde hiçbir şekilde etkimiz olmazdı. Tamam dünyanın yörüngesini değiştiremedik. Ancak en azından senkronize zıplayışımızla küçük de olsa bir deprem olur mu?

Aynı Anda Zıplamak Depreme Neden Olur mu?

Ne yazık ki, etkinliğin koreografisindeki aşılmaz sorunlar göz önüne alındığında, ne olacağını kesin olarak söyleyemeyiz. Bununla birlikte, birkaç kişi soruyu araştırdı ve bir fizikçi, ev sahibi gezegenimizi en azından geçici olarak küçük bir kesirde değiştirebileceğimizi hesapladı.

Dünyadaki Herkes Aynı Anda Zıplasaydı Ne Olurdu?

Bir deneyde, bilim muhabiri ve sunucu Greg Foot soruyu yanıtlamaya çalıştı. Bir festival nedeniyle bir araya gelmiş olan 50.000 kişiye aynı anda zıplamaları söylendi. Aynı anda zıplamak gerçekten de Richter ölçeğine göre 0,6 şiddetinde bir depreme neden olacaktı. Ancak bu deprem elbette Dünya’yı yerinden oynatacak ya da hızını değiştirecek bir güce sahip değildi.

Sonucunda “Depremler, en az sekiz şiddetine ulaşana kadar gezegenin dönüşünü etkilemez ve bunun için şu anda gezegende yaşayandan yedi milyon kat daha fazla insana ihtiyacınız olacaktır.” biçiminde bir sonuca ulaştı.

Ancak depremler, eğer yeterince büyüklerse, Dünya’nın dönüş hızını etkileyebilir. Örneğin 2011’de Japonya’da meydana gelen deprem sonucunda dünyanın dönme hızı arttı. O zamandan beri günler 0.0000018 saniye kısaldı. Kütle, dönen bir nesnenin merkezine doğru hareket ettikçe, dönme hızı artar. Örneğin buz pateni esnasında dönme hareketi yapan dansçılar çömelir ve kollarını kapatır. Bu sayede dönme hızlarını arttırır.

Peki, o zaman dünyanın yörüngesine etki etmek için başka ne yapabiliriz? Aslında bu, bilim insanlarının sorduğu bir soru. Bunun nedeni giderek ısınan hayat kaynağımız olan güneşimizdir.

1.1 milyar yıl içinde, Güneş % 11 daha büyüyecek. Bunun sonucunda da ortalama karasal sıcaklıkları yaklaşık 50°C’ye yükseltecek. Bu o zamanlarda yaşayacak türler için hayatta kalmanın imkansız hale gelmesi demektir. Torunlarımız – veya bizi takip eden diğer zeki yaşam formları – hayatta kalmak istiyorlarsa, başka yerlere göç etmek zorunda kalacaklardır. Ama nereye ve nasıl?

Dünya’yı Nasıl Yerinden Oynatabiliriz?

Dünyanın yörüngesini değiştirmemiz mümkün mü? İlginç bir video: https://www.youtube.com/watch?v=izZHOlvpLD8

Aklınıza ilk gelen uygun yaşam koşullarına sahip olan başka bir gezegene gidip yerleşmek olacaktır. Bu tema bilim kurgunun gözdelerinden biri olsa da aslında çok da mümkün değildir. Bugün bu senaryoyu gerçekleştirmek istesek ve günde 1000 mekik fırlatabilsek bile, tüm gezegen nüfusunun taşınması 2700 yıl sürecektir. O zaman başka bir yol bulmamız lazım. Belki de dünyamızı başka bir yere taşımamız daha iyi bir çözüm olur.

Temel fizik bize gezegenleri gerçekten hareket ettirebileceğimizi söylüyor. Örneğin, uzaya bir roket fırlatmak, tıpkı bir silahın geri tepmesi gibi, Dünya’yı ters yönde biraz iter. Tam olarak aynı yönde 10 tonluk bir milyar roket fırlatmak, Dünya’nın hızını saniyede sadece 20 nanometre değiştirecektir. (Bir insan saçı 80.000 ila 100.000 nanometre genişliğindedir). Bu da aslında insan ırkının kurtuluşu anlamına gelmeyecektir.

Tüm bunlardan sonra, isterseniz siz zıplamaya devam edin. Dünyanın gidişatında bir değişiklik oluşturamasanız bile en azından sağlığınız için hareket ederek egzersiz yapmış olursunuz. Yazının devamında ayrıca göz atmak isterseniz: Düşen Asansörde Son Saniye Zıplamak Hayatta Kalmanızı Sağlar mı?


Kaynaklar ve ileri okumalar:


Size Bir Mesajımız Var!

Matematiksel, 2015 yılından beri yayında olan ve Türkiye’de matematiğe karşı duyulan önyargıyı azaltmak ve ilgiyi arttırmak amacıyla kurulmuş bir platformdur. Sitemizde, öncelikli olarak matematik ile ilgili yazılar yer almaktadır. Ancak bilimin bütünsel yapısı itibari ile diğer bilim dalları ile ilgili konular da ilerleyen yıllarda sitemize dahil edilmiştir. Bu sitenin tek kazancı sizlere göstermek zorunda kaldığımız reklamlardır. Yüksek okunurluk düzeyine sahip bir web sitesi barındırmak ne yazık ki günümüzde oldukça masraflıdır. Bu konuda bizi anlayacağınızı umuyoruz. Ayrıca yazımızı paylaşarak veya Patreon üzerinden ufak bir bağış yaparak da büyümemize destek olabilirsiniz. Matematik ile kalalım, bilim ile kalalım.

Matematiksel

Sibel Çağlar

Temel eğitimimi Kadıköy Anadolu Lisesinde tamamladım. Devamında Marmara Üniversitesi İngilizce Matematik Öğretmenliği bölümünü bitirdim. Çeşitli özel okullarda edindiğim öğretmenlik deneyiminin ardından matematiksel.org web sitesini kurdum. O günden bugüne içerik üretmeye devam ediyorum.

İlgili Yazılar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir