Tıp ve Sağlık

Cryonics Nedir? İnsanları Dondurup Sonra Tekrar Hayata Döndürmek Mümkün müdür?

Yüzyıllar boyunca fizikçiler, yazarlar ve filozoflar zamanda yolculuğun mümkün olup olmadığını tartıştı. Devamında bunun asla olmayacağı sonucuna vardı. Ancak bir grup bilim insanı, on binlerce kişiyi çok uzak bir geleceğe taşıyabileceklerini iddia ediyor. Ancak bunu düşündüğünüz biçimde yapmıyor.

Bu insanlar hayatını kaybeden insanları donduruyor, saklıyor ve gelecekte uyandırmayı bekliyor. Bu yönteme Cryonics (Yunanca ‘soğuk’) deniyor. Kısacası bilimkurgu filmlerinde görmeye alışkın olduğumuz bir sahneler aslında uzun bir zamandır mevcut.

Ancak ufak bir sorunumuz var. Şu anda insan vücutları donduracak ve koruyacak teknolojiye sahibiz. Ancak zamanı geldiğinde onları nasıl canlandıracağımızı henüz bilmiyoruz.

Cryonics Nedir? Nasıl Gerçekleşir?

Bu alanda dünya lideri olan Alcor’da şu anda 181 dondurulmuş beden var. Alcor, şirketin kurucusu Fred Chamberlain de dahil olmak üzere 49 yıldır insan depoluyor.  Şu anda dünya çapında dondurulan yaklaşık 500 kişi var ve bunların büyük çoğunluğu Amerika Birleşik Devletleri’nde bulunuyor.

Dönem dönem şikayet etsek de hepimiz bu dünyada daha çok yaşamayı bir biçimde istiyoruz. Sağlıklı beslenerek, spor yaparak süreci ötelemeye çalışsak da ne yaparsak yapalım bunun bir sonu olacağını da biliyoruz. Günümüzde ölümden korkan ve bir biçimde doğayı aldatmanın bir çaresini arayanlar için Cryonics bir çözüm olarak sunuluyor.

Fikir size saçma geldiyse bir kere daha düşünün. Diyelim ki tedavisi olmayan bir hastalığınız var. Bu durumda er ya da geç ölüm kaçınılmaz. Ancak ya bu hastalığın tedavisi 50 yıl sonra bulunursa? İşte Cryonics fikrinin devreye girdiği nokta da aslına burasıdır.

Kriyojenik (Cryogenics) malzemelerin çok düşük sıcaklıklarda korunması ile ilgilenen bir bilim dalıdır. Cryonics ise, bir kişinin ölümünden sonra, yeniden canlandırılabileceği umuduyla vücudunu çok düşük bir sıcaklıkta saklamak için kullanılan tekniktir.

Peki, ölümden sonra hayatınızı uzatmak için gereken milyonlarca dolara sahip olduğunuzu varsayarsak, vücudunuz tam olarak nasıl dondurulacak?

 Bir gün bilimin bugünün standartlarına göre onarılamaz biyolojik hasara çözümler bulacağı önermesine dayanarak, kriyoniklerin amacı, gerekli tıbbi teknoloji gelene kadar vücutları sabit ve korunmuş bir durumda tutmaktır

Cryonics Nasıl Çalışır?

Bu prosedür için kişinin öncelikle yasal olarak ölü ilan edilmesi gerekir. Yani kalp atımı durmalıdır. Yasal olarak ölü ile tamamen ölü aynı şey değildir. Tam ölüm, tüm beyin fonksiyonlarının durduğu noktadır. Yasal ölüm durumun da ise beyin fonksiyonları bir süre daha devam eder.

Acil müdahale ekibi ölen kişiye ulaştığında ilk iş, kanın pompalanmaya devam etmesini sağlamak olur. Bunun için ölen kişi mekanik bir kalp-akciğer ventilatörüne bağlanır. Bundan sonra, vücut buz içine konur. Kanın pıhtılaşmasını önlemek için heparin (bir pıhtılaşma önleyici) enjekte edilecektir. Bu esnada da bir tıbbi ekip, bedenin önceden anlaşma yapılan bir Cryonics tesisine gelmesini bekliyordur.

Ortalama bir insan vücudunun %60’ı sudan oluşur. Doğru şekilde dondurulmazsa hücrelerimizde bulunan su buza dönüşür. Buz hacim olarak genişler ve kristal kafesler oluşturarak hücre duvarlarına ve kan damarlarına baskı uygular. Sonucunda da hücrelerin ve dokuların çatlamasına neden olur.

Cryonics’in nihai amacı, gelecekte bir zamanda vücudunuzu sağlıklı bir yaşam koşuluna döndürmekse, parçalanmış hücrelerle dolu bir vücut işe yaramayacaktır. İşte burada “ Vitrifikasyon ” olarak bilinen bir süreç işin içine girer.

Vitrifikasyon bir hızlı dondurma tekniğidir. İşlem, kriyoprotektanlar olarak bilinen donma önleyici kimyasalların kan dolaşımına verilmesiyle yapılır. Gliserol ve dimetil sülfoksit (DMSO), dondurma işlemine başlamadan önce kullanılan yaygın kriyoprotektanlardır.

Kriyoprotektanlar, hücre içi çözünen konsantrasyonunu artırarak buz kristallerinin oluşumunu engeller. Bu, su moleküllerinin -100°C’nin altında donduktan sonra bile buz kristallerine dönüşmeden yerlerine kilitlenmesini sağlar. Buz oluşmaması, vücut hücrelerinde yapısal bir hasar olmaması anlamına gelir.

Vücudunuzdaki su kriyoprotektan ile değiştirildiğinde, vücudunuz -130 C’ye ulaşana kadar bir kuru buz yatağında soğutulur. En sonunda da -196 derece sıcaklıktaki bir sıvı azot tankına konur. Ve yeniden uyandırılana kadar beklemeye başlarsınız.

Cryonics ucuz bir işlem değildir. Müşterilerin ücretleri ( kişi başı yaklaşık 28.000 $ ), kuruluşun daimi olarak çalışmasını sağlamak için enstitüye aktarılmalıdır.

Cryonics Fikri Nereden Aklımıza Geldi?

Bu biçimde dondurulan ilk kişi, kanserden ölen 73 yaşındaki psikolog Dr. James Bedford’du. 1967’de Bedford bir kriyojenik depolama tankına girdi. Ancak o dönemde kullanılan teknik ne yazık ki günümüzde olduğu kadar gelişmiş değildi.

Cryonics Nedir?
Bedford’un vücudu Alcor Yaşam Uzatma Vakfı’nda korunmaya devam ediliyor.

Bedford öldükten sonra vücudu soğutulurken kan dolaşımı yapay olarak sürdürüldü. Vücuduna dokuları koruyabilen dimetil sülfoksit enjekte edildikten sonra vücut, sıvı azot ortamına taşındı. Ancak sonraki dönemlerde bu koruma yönteminin Bedford’un beyin hücrelerine çok büyük ihtimalle geri döndürülemez zararlar verdiği anlaşıldı.

Bu İnsanların Tekrardan Hayata Dönmesi Mümkün müdür?

Bu insanları canlandırmanın mümkün olup olmadığını kimse bilmiyor. Ancak pek çok kişi için bu bir sorun değil gibi gözüküyor. Halen yasal olarak hayatta olan binlerce kişi Cryonics bekleme listelerinde yer alıyor. Bilim, yumurta ve sperm gibi basit hücreleri başarıyla dondurup işlevleri bozulmadan çözmeyi başardı. Ancak bir insan vücudunun nasıl canlandırılabileceği hâlâ bilinmiyor.

Cryonics Nedir?
Vücudun yıllarca donduktan sonra sağlığına kavuşabileceğine dair hiçbir kanıt veya garanti yoktur. 
Kriyojenik olarak dondurulduktan sonra dirilmenin boş bir umuttan başka bir şey olup olmadığını henüz bilmiyoruz.

Düşünürseniz, bir asır önce, uzaya yolculuk hayal bile edilemeyecek bir fikirdi. Şimdi ise astronotlar sık ​​sık Uluslararası Uzay İstasyonuna gidip geliyor. Gelecekte bir gün bir insanı çok düşük bir sıcaklıktan normal bir sıcaklığa nasıl geri döndürebileceğimizi öğrenebiliriz. Ancak muhtemel bu kişiler yeniden öleceklerdir.

Sonuçta dondurulduklarında ölü olduklarına göre onları çözdürdüğünüzde hala ölü olacaklardır. Dondurarak saklamanın beyin fonksiyonlarını kalıcı olarak değiştirmeyeceğine dair de bir garanti yoktur.

Ayrıca bir başka sorun daha var. Bütün sorunlar çözümlense ve geri getirilebilseniz bile, bunu ister miydiniz ? Ne de olsa, hayatınızı yaşamaya değer kılan her şeyden ayrı, garip bir dünyada gözlerinizi açmış olacaksınız.


Kaynaklar ve İleri Okumalar:


Size Bir Mesajımız Var!

Matematiksel, 2015 yılından beri yayında olan ve Türkiye’de matematiğe karşı duyulan önyargıyı azaltmak ve ilgiyi arttırmak amacıyla kurulmuş bir platformdur. Sitemizde, öncelikli olarak matematik ile ilgili yazılar yer almaktadır. Ancak bilimin bütünsel yapısı itibari ile diğer bilim dalları ile ilgili konular da ilerleyen yıllarda sitemize dahil edilmiştir. Bu sitenin tek kazancı sizlere göstermek zorunda kaldığımız reklamlardır. Yüksek okunurluk düzeyine sahip bir web sitesi barındırmak ne yazık ki günümüzde oldukça masraflıdır. Bu konuda bizi anlayacağınızı umuyoruz. Ayrıca yazımızı paylaşarak veya Patreon üzerinden ufak bir bağış yaparak da büyümemize destek olabilirsiniz. Matematik ile kalalım, bilim ile kalalım.

Matematiksel

Sibel Çağlar

Temel eğitimimi Kadıköy Anadolu Lisesinde tamamladım. Devamında Marmara Üniversitesi İngilizce Matematik Öğretmenliği bölümünü bitirdim. Çeşitli özel okullarda edindiğim öğretmenlik deneyiminin ardından matematiksel.org web sitesini kurdum. O günden bugüne içerik üretmeye devam ediyorum.

İlgili Yazılar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir