Biyoloji ve Coğrafya

Biyolojileri ile Bizleri Şaşırtan Çıplak Kör Fareler İnsanlığın Umudu Olabilir

Naked Mole Rat (Heterocephalus glaber), Türkçede çıplak kör fare, çıplak köstebek faresi gibi isimler ile adlandırılmaktadır. Buruşuk ve neredeyse tüysüz olan bu kemirgenlerin dünyadaki en çekici hayvanlar olduğunu söylememiz mümkün değildir. Ancak bu eksiklerini dünyanın dört bir yanındaki zoologların ve tıp araştırmacılarının ilgisini çeken bir dizi olağanüstü özellik ile telafi ederler.

Aslında bu hayvanlar 1970’lerden beri araştırılmakta ve elde edilen yeni bulgularla her seferinde de bizleri şaşırtmaktadır. Bunun temel nedenleri ilginç biyolojileridir. Küçük boyutlarına (7,6 ila 33 cm) rağmen kör fareler ortalama 30 yıl yaşarlar. Ancak benzer bir büyüklükteki fare ise ancak iki yıl kadar yaşar.

Çıplak Kör Fareler İnsanlığın Umudu Olabilir
Bu hayvanlar, yaşlanmaya, acıya ve kansere karşı bağışık olmaları uzun süredir bilim insanlarını büyülemektedir.

Onları farklı kılan şey sadece uzun ömürleri de değil. Bu fareler yaşadıkları süreçte diyabet dahil kronik hastalıklara karşı dirençlidirler. İnsanlardaki yaygın ölüm nedenlerinden bir kanserdir. Fareler ve sıçanlarda da kanser gelişme riski vardır. Ancak bunun aksine, çıplak kör fareler neredeyse hiçbir zaman kansere yakalanmazlar.

İnsan biyolojisinin sırlarını anlamak için tarihsel olarak fareler ve sıçanlar üzerinde çalışmış olsak da, bilim insanları çıplak kör farelerinin tıbbi araştırmalar için özel avantajları olduğuna inanıyor. Ve yukarıda kısaca aktardıklarımız nedeniyle bu görüşlerinde de son derece haklılar.

Çıplak Kör Fareleri Özel Yapan Şeyler Nelerdir?

Çıplak Kör Fare
Çıplak kör fareler, boyları sadece 10 cm olsa da işbirliği içinde çalışan devasa koloniler kuruyor. Bu kolonileerde her üye kendine özgü bir göreve sahiptir. Koloni kraliçe tarafından yönetilir.

Bu hayvanlar kuzeydoğu Afrika’nın sıcak tropik bölgelerine özgüdür. Vahşi doğada, yaklaşık 70-80 üyeli koloniler halinde, toprağın altında tüneller ve odalardan oluşan bir labirentte yaşarlar. Kimi kolonilerde sayılarının 300 kadar olduğu da bilinmektedir.

Son derece sosyal olan bu koloniler, bir kraliçe tarafından yönetilirler. Koloni içinde her birinin farklı bir görevi vardır. Bu esnada da yaşam alanlarını temiz tutmak için çabalarlar. Hatta bunun için dışkılarını ayrı bir odada yaparlar.

Bu hayvanlar tam bir adaptasyon harikasıdır. Yer altı yaşam tarzına uyum sağlayarak, insanların iletişimle ilişkilendirdiği fiziksel yeteneklerin çoğunu ortadan kaldırmışlardır. İsimlerinde kör geçmesine rağmen aslen gözlerinin görme yeteneği vardır. Ancak düşük ışıkta görme için gece memelilerinde görülen adaptasyonlardan yoksundurlar. Bu hayvanlar yönlerini bulmak için gözlerinden ziyade bıyıklarına güvenirler.

Kansere Karşı Dirençli Olmaları Bilim İnsanlarının Uzun Süredir Dikkatini Çekmektedir.

Çıplak Kör Fare
Gün boyunca oldukça sıcak olan Doğu Afrika’nın çöllerine özgü bu hayvanlar sürekli yeraltında yaşıyor. Geceleri hava soğuduğunda ise bu küçük memeliler bir araya gelerek yığınlar oluşturuyor ve sıcak kalmak için birbirlerinin vücut ısısını kullanıyorlar. Hayatlarını yeraltında geçirdiklerinden güneşten korunmak için tüylere ihtiyaçları yok.

Bu farelerin yaşadıkları düşük oksijenli ortam türün bazı ilginç özelliklerini açıklamamız için bize fırsat verir. Ancak bu onların neden yaşlanmadıklarını ve en önemlisi kansere karşı neden bağışık olduklarını açıklamaz. Aslına bakarsanız bilim insanları da bu konuda hem fikir değildir. Bu nedenle konu ile ilgili bir çok çalışma yapılmıştır.

Bir teoriye göre, kör farelerin bu özel durumu, hasarlı hücrelerin kontrol dışı bir şekilde bölünmesini ve kansere dönüşmesini önleyen evrimsel bir adaptasyon sonucudur. Başka bir teori, çıplak kör farelerin, hücrelerin bir araya toplanmasını ve tümör oluşturmasını engelleyen karmaşık bir “süper şeker” salgıladığını öne sürmektedir.

Araştırmalar, vücutlarındaki kanser hücrelerinin çoğalmasını durduran benzersiz koşullara odaklanıyor. Bildiğimiz üzere, kanser temelde hücrelerin kontrolsüz bir şekilde çoğalmasına neden olan bir mutasyonun sonucudur. Diğer pek çok türle karşılaştırıldığında, çıplak köstebek farelerinin mutasyon oranları çok yavaştır. Bu durum, hayvanın kansere yakalanma olasılığının düşük olduğu anlamına da gelir.

Çıplak köstebek faresinin tuhaflıklarının belki de en tuhafı, acıya karşı da dayanıklı olmasıdır.  Araştırmacılar bunun farelerin yüksek karbondioksit ortamına evrimsel adaptasyonun sonucu olduğunu düşünmektedir. Hayvanların soluduğu hava CO2 açısından atmosferdeki havadan daha zengindir. Çoğu memeli için bu bir problem olacaktır. Ancak araştırmacılar bu farelerde bu sorunu ortadan kaldıran bir geni tanımlamıştır.

Çıplak Kör Fareler Üreme İle İlgili Bazı Bilmecelere de Çözüm Sunacaktır

Çıplak Kör Fare
Çıplak kör farelerinin yer altı yaşam tarzı, onları soğuktan, yağmurdan ve diğer iklim aşırılıklarından korumaya yardımcı olur. Bu fareler yeraltında büyük bitki köklerinin ve yumruların bulunduğu yerlerde yaşar. Bu sert kökleri yemek epey güçlü ve keskin dişler gerektiriyor. Tüysüz köstebek faresinin ön dişleri bu yiyecekleri ararken toprağı kazmasına yardımcı olur. 

Bu fareler, yalnızca bir dişinin üremeden sorumlu olduğu ve geri kalanının yavruları büyütmek için birlikte çalıştığı kolonilerinde yaşar. Kolonilerde yalnızca bir doğurgan çift vardır. Hayvanların geri kalanı ise ergenlik çağına girmezler. Bununla birlikte, bir kör fare koloniden çıkarılırsa, hayvan ergenlik yaşar.

Buna karşılık, fareler ve sıçanlar doğumdan sonraki iki hafta içinde girerler. Bu nedenle bu hayvanları hormonal açıdan incelemek kolay değildir. Araştırmacılar özellikle östrojen ve testosteronun etkisini araştırmak için çıplak kör farelere bakıyorlar. Bu bilgi tüp bebek ve menopoz gibi tıbbi tedavilere ışık tutma potansiyeline sahiptir.

Son olarak bu farelerin, tıpkı insanlar gibi, çeşitli lehçeler aracılığıyla kimin dost veya düşman olduğunu belirleyerek birbirleriyle iletişim kurdukları anlaşılmıştır. Araştırmalar bunun genetik olarak değil, kültürel olarak öğrenildiğini ortaya koymuştur.

Sonuç olarak

Tüysüz kör farelerin soyları risk altında değil. Zira insan gelişiminin az olduğu bölgelerde yaşıyorlar, bu yüzden nispeten rahatsız edilmiyorlar. Kenya’nın milli park sisteminde yaşayan bir popülasyon özel olarak korunma altında.

Karmaşık iletişimleri, uzun ömürleri, sosyal uyumları ve gıda kaynaklarının dikkatli yönetimi ile kör fareler, yüksek zekaya sahip olduklarına dair güçlü işaretler sergilerler. Ancak biyolojik olarak akıllara durgunluk verici olsa da, bakılması ve birlikte çalışılması en basit türler değillerdir. Bu da dünya çapında görece az sayıda araştırma grubunun bu inanılmaz türü incelediği anlamına gelir.

Araştırmalar konu olan bir başka ilginç hayvan için de bu yazımıza göz atabilirsiniz: Ölümsüz Denizanası İnsanlık İçin Ne İfade Ediyor?


Kaynaklar ve ileri okumalar


Size Bir Mesajımız Var!

Matematiksel, 2015 yılından beri yayında olan ve Türkiye’de matematiğe karşı duyulan önyargıyı azaltmak ve ilgiyi arttırmak amacıyla kurulmuş bir platformdur. Sitemizde, öncelikli olarak matematik ile ilgili yazılar yer almaktadır. Ancak bilimin bütünsel yapısı itibari ile diğer bilim dalları ile ilgili konular da ilerleyen yıllarda sitemize dahil edilmiştir. Bu sitenin tek kazancı sizlere göstermek zorunda kaldığımız reklamlardır. Yüksek okunurluk düzeyine sahip bir web sitesi barındırmak ne yazık ki günümüzde oldukça masraflıdır. Bu konuda bizi anlayacağınızı umuyoruz. Ayrıca yazımızı paylaşarak veya Patreon üzerinden ufak bir bağış yaparak da büyümemize destek olabilirsiniz. Matematik ile kalalım, bilim ile kalalım

Matematiksel

Sibel Çağlar

Temel eğitimimi Kadıköy Anadolu Lisesinde tamamladım. Devamında Marmara Üniversitesi İngilizce Matematik Öğretmenliği bölümünü bitirdim. Çeşitli özel okullarda edindiğim öğretmenlik deneyiminin ardından matematiksel.org web sitesini kurdum. O günden bugüne içerik üretmeye devam ediyorum.

İlgili Yazılar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir