Kara deliklerin gizemini çözmek için insanın kara deliklerin içine girme girişiminde bulunması yeterlidir. Ancak bir kara deliğe girmek çok da akıllıca bir davranış olmayacaktır.
Elinize bir kalem alın. Tebrikler! Dünya gezegeninin tüm çekim gücüne karşı bir savaş kazandınız. Ancak bu kuvvet zayıf olmasına rağmen tüm dünyayı yönetir. Eğer elinize aldığınız kalemi havaya fırlatırsanız, kalem hızla size geri dönecektir. Ancak evrende bu çekimin Dünya’dan neredeyse sonsuz daha güçlü olduğu yerler var. Bu yerlerde çekim kuvveti o kadar güçlü ki ışık bile bu kuvvetten kaçamaz! İşte bu noktada kara delik kavramı ile karşılaşırız.
Kaderiniz Hangi Kara Deliğe Girdiğinize Bağlıdır
Kara delikler evrenimizde en çok bulunan astrofiziksel nesneler arasındadır. Bu ilgi çekici nesneler evrenin evriminde önemli bir bileşendir. Muhtemelen insan yaşamının oluşumunda da etkileri olmuştur. Bu nedenle fizikçiler kara delikler ile ilgili bir çok çalışma yaparlar. Ancak bir kara deliğe girmeye kalkan bir fizikçi bulgularını iletme şansına sahip olmaz. Bu nedenle fizikçiler konuyu güvenli bir noktada oturarak araştırırlar.
Kara deliklerin farklı çeşitleri vardır ve dönüp dönmedikleri veya elektrik yükleri olup olmadıkları gibi farklı karmaşıklık düzeyleriyle modellenebilirler. Tartışmamızla alakalı iki tür kara delik vardır. Birincisi dönmez, elektriksel olarak nötrdür ve Güneşimizin kütlesine sahiptir. İkinci tip ise kütlesi Güneşimizinkinden milyarlarca kat daha büyük olan süper kütleli kara deliklerdir. Süper kütleli kara delikler, çoğu galaksinin merkezinde yaşar. Bu kara delikler yıldızları tüketerek ve diğer kara deliklerle birleşerek aşırı boyutlara kadar büyürler.
Bu iki kara delik türü arasındaki kütle farkının yanı sıra onları farklılaştıran şey, merkezlerinden “olay ufku”na olan uzaklıklarıdır. Işık ve maddenin artık kaçamayacağı sınır noktası olay ufku olarak bilinir. Olay ufkunun ötesinde, yerçekiminin uzay-zamanın kendisini sonsuz bir şekilde büktüğü tekillik adı verilen bir yer bulunur. Bu, bildiğimiz şekliyle fizik yasalarının çöktüğü yerdir. Bu noktayı geçen her şey kara delik tarafından yutulacak ve evrenimizden sonsuza dek yok olacaktır.
Bir Kara Deliğe Girmek Ne Gibi Sonuçlar Ortaya Çıkarır?
Olay ufkunun radyal boyutu, ilgili kara deliğin kütlesine bağlıdır ve bir kişinin kara deliğe düşerek hayatta kalmasının anahtarıdır. Bizim Güneşimiz kadar kütleye sahip bir kara delik için olay ufkunun yarıçapı 3,5 kilometrenin altında olacaktır. Bizin güneşimizin kütlesi astronomide Güneş kütlesi (Solar mass) biçiminde bir birim olarak kullanılır. Samanyolu galaksimizin merkezindeki süper kütleli kara delik yaklaşık 4 milyon güneş kütlesi kadar bir kütleye sahiptir. Bu durumda olay ufkunun yarıçapı 10.000.000 km’den fazladır.
Bu durumda yıldız boyutunda bir kara deliğe düşen biri, olay ufkunu geçmeden önce kara deliğin merkezine çok ama çok yaklaşacaktır. Bunun sonucunda da ilginç bir durum yaşanır.
Bunun tam olarak farkında olmasak da Dünya, vücudunuzun hangi kısmı yere daha yakın ise o kısmı daha güçlü şekilde kendine çeker. Bu çekme kuvvetinin etkilerini hissedemez veya göremezsiniz. Çünkü evrenin büyüklüğüne göre Dünya hiç de büyük değildir. Ancak kara delikler çok daha büyük olduğu için, bu çekim kuvveti Dünya ile kıyaslanamayacak şekilde güçlüdür.
Bu nedenle kişi yıldız kütleli bir kara deliğin olay ufkuna yaklaşırken ayakları ilk önce düşüyorsa, ayaklarının üzerindeki çekim kuvveti, kara deliğin başındaki çekişiyle karşılaştırıldığında katlanarak daha büyük olacaktır. Bunun sonucunda gerilerek bilim insanlarının spagettifikasyon dediği ince uzun bir form alcak ve bunun sonucunda da elbette hayatta kalamayacaktır.
Süper Kütleli Bir Kara Deliğe Girersek Ne Olur?
Süper kütleli bir kara deliğin içine düşen bir kişi başlangıçta biraz daha şanslı gibidir. Olay ufkuna uzak noktada olduğu gibi yukardaki gibi bir çekim kuvveti hissetmeyecektir. Yani süper kütleli bir kara deliğe düşen bir kişi muhtemelen hayatta kalacaktır.
Ancak bu esnada akılda tutulması gereken bir şey var. Eğer bir kişi bilimsel çalışmaya uygun, izole edilmiş bir süper kütleli kara delik bulursa ve içine girmeye karar verirse, kara deliğin iç kısmında gözlemlenen veya ölçülen her şey, kara deliğin olay ufku içinde sınırlı kalacaktır. Olay ufkunun ötesinde hiçbir şeyin çekim kuvvetinden kaçamayacağı akılda tutulursa, düşen kişi bu ufkun ötesine bulguları hakkında herhangi bir bilgi gönderemeyecektir. Yani hayatta kalsa bile bizim bundan haberimiz olması şansımız yoktur.
Kaynaklar ve ileri okumalar:
- Could you survive falling into a black hole? Yayınlanma tarihi: 24 Ekim 2023. Bağlantı: Could you survive falling into a black hole?
- Oliver D. Elbert, James S. Bullock, Manoj Kaplinghat, Counting black holes. The cosmic stellar remnant population and implications for LIGO. Monthly Notices of the Royal Astronomical Society, Volume 473. Issue 1, January 2018, Pages 1186–1194, https://doi.org/10.1093/mnras/stx1959
- Could a human enter a black hole to study it?. Yayınlanma tarihi: 1 Şubat 2021. Kaynak site: Conversation. Bağlantı: Could a human enter a black hole to study it?
Size Bir Mesajımız Var!
Matematiksel, 2015 yılından beri yayında olan ve Türkiye’de matematiğe karşı duyulan önyargıyı azaltmak ve ilgiyi arttırmak amacıyla kurulmuş bir platformdur. Sitemizde, öncelikli olarak matematik ile ilgili yazılar yer almaktadır. Ancak bilimin bütünsel yapısı itibari ile diğer bilim dalları ile ilgili konular da ilerleyen yıllarda sitemize dahil edilmiştir. Bu sitenin tek kazancı sizlere göstermek zorunda kaldığımız reklamlardır. Yüksek okunurluk düzeyine sahip bir web sitesi barındırmak ne yazık ki günümüzde oldukça masraflıdır. Bu konuda bizi anlayacağınızı umuyoruz. Ayrıca yazımızı paylaşarak veya Patreon üzerinden ufak bir bağış yaparak da büyümemize destek olabilirsiniz. Matematik ile kalalım, bilim ile kalalım.
Matematiksel