Günlük Hayatın Felsefesi

Bir Din mi Yoksa Felsefe mi? Budizm Nedir?

Budizm, dünya çapında 507 milyondan fazla takipçisi ile dünyanın en popüler dördüncü dinidir. Bununla birlikte Budizm, özellikle Batı’daki insanlar tarafından, popüler düşünce okullarıyla ortak birçok öğretiyi paylaştığı için, sıklıkla bir felsefe olarak da anılır

Bütün bunlar şu soruyu akla getiriyor: Budizm bir felsefe mi yoksa bir din mi? Bu makale de, Budizm’in farklı insanlar için neden ve nasıl farklı şeyler ifade ettiğini ve gerçekten şu ya da bu şey olarak sınıflandırılıp sınıflandırılamayacağını inceleyeceğiz.

Budizm Nedir?

Bir Din mi Yoksa Felsefe mi? Budizm Nedir?
Bir Buda heykeli

Budizm ilk olarak MÖ 6. yüzyılda Hindistan’da ortaya çıktı. Teist olmayan bir dindir, yani yaratıcı bir Tanrı’ya inanmaz. Kurucusu Hindu prensi olan Siddhartha Gautama’dır. Kendisini genellikle bütünüyle uyanmış anlamına gelen Buda ismi ile tanırız.

Budist metinler Buda’nın hayatından pek az biyografik olay aktarır. Ancak tarihçiler onun var olduğu konusunda hemfikirdir. Anlatılara göre varlıklı bir mevki sahibi bir ailede dünyaya gelen Siddhartha, krallık hükmünde yaşayan halkın yoksulluğuna ve hastalıklarına maruz kalmasın diye, etrafı güzelliklerle çevrili halde, bir sarayın duvarlarının arasında yaşıyordu.

Siddarta on altı yaşındayken kuzeni ile evlendi. Yirmi dokuz yaşındayken hayatı tıpkı daha önceki gibi lüks içindeydi. Ailesini sevmesine ve çocuğunun doğumuna sevinmesine karşın, çocuğunun doğduğu gün dünyaya çıkmaya karar verdi. Bunun sonucunda da insanın çektiği ıstırabın ve bunun insanlara verdiği acının farkına vardı. Güzellik de dahil, her şeyin geçiciliğini anladı. Devamında da aydınlanmaya ulaşmak ve özgürlüğü keşfetmek için çileciliğin ilkelerini deneyimledi.

Doğum ve ölüm döngüsü Siddarta’ya sonsuz ve bunaltıcı geldi; doğum doğum üstüne ve ölüm ölüm üstüne (samsara: oluşun sonsuz döngüsü) yaşanıyordu. Bu döngüden kaçmak için bir inanç sistemi geliştirecekti. Sonrasında da öğretisini sunmak için kırk yıl boyunca tüm Hindistan’ı dolaştı ve seksen yaşında hayatını kaybetti.

Buda’nın öğretileri her ne kadar sözlü tekrarlarla korunmuş ve yazıya ilk kez ölümünden yüzlerce yıl sonra aktarılmış olsalar da, çoğu kısımlarının güvenilir oldukları düşünülür. Yine de bunu kesinkes bilmek imkansızdır ve yüzyıllar boyunca bazı metinlerin eklendiği de açıktır..

Buda’nın Temel Öğretisi Nedir?

Bir Din mi Yoksa Felsefe mi? Budizm Nedir?
Java, Endonezya’nın merkezinde bir Buda heykeli ve stupalar

Bugünkü popülaritesine rağmen, Budizm ilk başta takipçi kazanmakta yavaştı. İlgi görmesi ancak MÖ 3. yüzyılda oldu. Hint İmparatoru Büyük Ashoka, Budizm’i benimsedi ve sonuç olarak hızla Hindistan Yarımadası ve Güneydoğu Asya’ya yayıldı.

Buda, öğretilerini dünyadaki gerçek acı boyutunu fark ettikten sonra geliştirmeye başladı. İnsanın ölümlülüğü nedeniyle sevdiği her şeyin (kendisi dahil) sonunda öleceğini fark etti. Ancak insan hayatındaki tek acı ölüm değildir. Buda, insanların doğumda (hem anne hem de bebek) ve yaşamları boyunca arzu, kıskançlık, korku vb. nedenlerle acı çektiğine ve bu süreci sonsuza kadar tekrarlamaya mahkum olduğuna inanıyordu.

Bu nedenle Budist öğretimi bu döngüyü kırmayı amaçlar. “Dört Yüce Gerçek”, Buda’nın yaklaşımını daha ayrıntılı olarak göstermektedir:

  • Hayat acı verici
  • Acı çekmenin nedeni açgözlülüktür
  • Acı çekmenin sonu, özlemin sona ermesiyle gelir
  • İnsanı şehvetten ve ıstıraptan uzaklaştıran bir yol vardır.

Bu gerçekler, Budizm’in tüm amacının, yani aydınlanma yoluyla açgözlülük ve ıstıraptan uzaklaşmanın yolunu bulmak için temel oluşturur. Bu yönleri ile ele alındığında Budizm bir felsefeyi andırır. Ama bu dinin en somut felsefi unsurları Buda’nın kendisinden gelmektedir. 

Budizm’in ‘Felsefi’ Yönleri

Bir Din mi Yoksa Felsefe mi? Budizm Nedir?
Çin restoranlarında gördüğünüz şişman ve keyfi yerinde “Buda”, gerçek Buda değildir. O, Çin’deki Budai ya da Japonya’daki Hotei’dir. Genellikle gülümserken ya da kahkaha atarken gösterilmektedir. Bir halk figürüdür fakat genellikle tarihi kişilik olan Buda ile karışır.

Buda, takipçilerine öğretilerini harfi harfine takip etmeleri yerine, insanları onları araştırmaya teşvik eder. Buda sizden kendisine inanmanızı ya da ona dua etmenizi istemez. Yaşadığınız huzur kutsal bir müdahale ile değil, kendi çabanızla gelir. Buda size tamamen kendi başına çıkmakta özgür olduğunuz bir yol gösterir. Körü körüne bir biat söz konusu değildir; sadece pratik etme vardır.

Dharma olarak bilinen Budist öğretileri (Sanskritçe: “gerçeklik hakkındaki gerçek”), biri Ehipassiko olan altı farklı özellik içerir. Bu kelime “gel ve kendin gör” anlamına gelmektedir. Bu da insanları eleştirel düşünmeye ve söylediklerini test etmek için kendi kişisel deneyimlerinden yararlanmaya güçlü bir şekilde teşvik eder. Bu yaklaşım biçimi Budizm’i diğer dinlerden farklı kılar. Bu nedenle daha çok bir felsefe olarak kabul görmesine neden olur.

Budizm’in ‘Dini’ Yönleri

Bir Din mi Yoksa Felsefe mi? Budizm Nedir?
Meditasyon yapan bir Budist keşiş

Ancak Budizm pek çok dini yönü de vardır! Örneğin Buda reenkarnasyona inanmaktadır. Birisi öldüğünde başka bir şey olarak yeniden doğacağını anlatır. Bireyin ne olarak yeniden doğduğu, eylemlerine ve önceki yaşamlarında nasıl davrandığına (karma) bağlıdır. Bu nedenle de Buda’nın öğretilerinin takip edilmesi gerekir. Buda eleştirel sorgulamayı teşvik etse de, aynı zamanda söylediklerini takip etmek için mükemmel bir teşvik sağlar.

Birçok dinde ahiret inancı ve nihai hedef bulunur. Hıristiyanlar ve Müslümanlar için bu, ölümden sonra Cennete ulaşmaktır. Budistler için bu, nirvana olarak bilinen bir aydınlanma halidir. Bununla birlikte, nirvana bir yer değil, daha çok özgürleşmiş bir ruh halidir. Nirvana, birinin yaşamla ilgili nihai gerçeği fark ettiği anlamına gelir. Bir birey bu duruma ulaşırsa, o zaman acı çekme ve yeniden doğuş döngüsünden sonsuza kadar kurtulacaktır. Çünkü bu döngünün tüm nedenleri ortadan kalkmıştır.

Dünya çapında birçok insan için ibadetin önemli bir bölümünü oluşturan birçok Budist ritüeli ve töreni de vardır. Puja, takipçilerin tipik olarak Buda’ya adak sunacağı bir törendir. Bunu Buda’nın öğretilerine şükranlarını ifade etmek için yaparlar. Bu törenlerde dini bir lider yoktur. Kişiler Budist tapınaklarda veya kendi evlerinde dua eder ve meditasyon yaparlar.

Budizm’i Neden Bir Din veya Felsefe Olarak Sınıflandırmamız Gerekiyor?

Gördüğümüz gibi Budizm, felsefe ve din arasındaki çizgileri bulanıklaştıran birçok özellik içerir. Ancak onu şu ya da bu şekilde belirgin bir şekilde sınıflandırmamız gerektiği fikri, dünyanın diğer bölgelerinden çok Batı toplumlarında ortaya çıkma eğilimindedir.

Batı’da felsefe ve din çok farklı iki terimdir. Batı geleneğindeki birçok felsefe (ve filozof) kendilerini dindar bireyler olarak görmezlerdi. Kendilerini ateist veya agnostik olarak görenler Budizm’in dini yönlerini görmezden gelme eğilimindedir. 

Ayrıca Budist öğretiler, son birkaç on yılda Batı ülkelerinde popülerlik kazanmış olan farkındalık, meditasyon ve yoga trendlerine de uygundur. Ancak çoğu zaman bu öğretiler, kökenleri tam olarak anlaşılmadan sahiplenilmektedir. İnsanlar sosyal medyada Buda’dan alıntılar yayınlar veya önemli metinlerinden herhangi birini incelemeden Budizm ile ilgilendiklerini iddia ederler.

Gerçek şu ki, Budizm hem din hem de felsefedir. Budist rahipler, tapınaklar ve dini bayramların bir nedeni vardır. Tören ve ritüel, dünya çapında milyonlarca insan için Budizm’in son derece önemli bir yönüdür. Ama işin dini boyutunu ele almadan ve bu ibadetleri uygulama yükümlülüğü olmadan herhangi bir kişinin Buda’nın birçok öğretisini takip etmesi de mümkündür.


Kaynaklar ve ileri okumalar

  • Is Buddhism a Religion or a Philosophy?. Bağlantı: Is Buddhism a Religion or a Philosophy? Yayınlanma tarihi: 17 Eylül 2022
  • O’Brien, Lucy. (2020). Buddhism is often described as a philosophy rather than a religion. As such it provides ways to understand, and give meaning to, the challenges of being alive.. 10.13140/RG.2.2.28108.03202.

Matematiksel

Sibel Çağlar

Temel eğitimimi Kadıköy Anadolu Lisesinde tamamladım. Devamında Marmara Üniversitesi İngilizce Matematik Öğretmenliği bölümünü bitirdim. Çeşitli özel okullarda edindiğim öğretmenlik deneyiminin ardından matematiksel.org web sitesini kurdum. O günden bugüne içerik üretmeye devam ediyorum.

İlgili Yazılar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir