Bazen, sevdiğiniz bir kitabı okurken, bilgisayar oyunu oynarken, spor yaparken, resim, müzik gibi bir sanat ile uğraşırken ve hatta bir matematik problemi çözerken zamanın nasıl geçtiğini anlamazsınız. Kendinizi bir şeye tamamen kaptırmış hissettiyseniz, psikologların akış olarak adlandırdığı bir zihinsel durum yaşıyor olabilirsiniz.
Bir an için bir yarışta koştuğunuzu hayal edin. Dikkatiniz vücudunuzun hareketlerine, kaslarınızın gücüne, ciğerlerinizin gücüne ve ayaklarınızın altındaki sokağın hissine odaklanır. Anı yaşıyorsunuz, tamamen mevcut aktiviteye dalmış durumdasınız. Zaman azalıyor gibi görünüyor. Yorgunsunuz ama farkına bile varmıyorsunuz. Bu bir akış durumuna bir örnektir.
Akış Nedir?
Akış, esasen kendinizi ve çevrenizi tamamen unuttuğunuz zamandır. Diğer bir deyişle bireyin bir aktivite ile bütünüyle meşgul olup, kendi varlığını dahi unutması halidir. Geriye sadece yaptığınız iş kalır ve bu da sizi tamamen anda tutar. Abraham Maslow’un ihtiyaçlar hiyerarşisinin zirvesi gibi, akış durumu da kişinin içinde bulunduğu anla tam bir bağlantı kurma deneyimidir.
Akış halindeyken insanlar son derece ilgili olurlar ve yaptıkları işe odaklanırlar. Akış deneyimleri farklı insanlar için farklı şekillerde ortaya çıkabilir. Bu genellikle keyif aldığınız ve oldukça yetenekli olduğunuz bir şeyi yaptığınızda olur.
Akış, fenomeni tanımlayan kişi Amerikalı psikolog Mihaly Csikszentmihalyi’dir. Akış kavramına yol açan araştırma 1960’larda, Csikszentmihalyi’nin görsel sanatçılardaki yaratıcı süreci incelediği dönemde başladı. Kimi sanatçıların, ısrarlı bir biçimde yorgunluğa ve açlığa meydan okurcasına çalışmasından etkilenmişti. Ayrıca bu kişilerin, yaptıkları işi tamamladıktan sonra eserleri ile fazla da ilgilenmediklerini fark etmişti. Onların ödülü yaptıkları resme kendilerini kaptırmak gibi görünüyordu.
Csikszentmihalyi daha sonra bu hipotezi sistematik olarak incelemeye koyuldu. Bu deneyimin sanat, spor veya tıp gibi hemen hemen her alanda ve hemen hemen her faaliyet sırasında ortaya çıkabileceğini keşfetti. Csikszentmihalyi’nin araştırması, akışı olası kılan iki koşulu gösterdi.
Birincisi, aktivitenin bir kişinin beceri seviyesini geliştirmesi gerektiğidir; yani, kişi aktiviteyi bir meydan okuma olarak deneyimlemelidir. İkincisi, faaliyet ilerledikçe geri bildirim fırsatları olmalıdır. Bu koşullar yerine getirildiğinde kişi, farkındalık ve eylemi birleştiren öznel bir durum yaşar. Bu durum esnasında da zamanın nasıl geçtiğinin farkında olmaz.
Akış Hali Nasıl Gerçekleşir?
Akış durumuna ulaşmak yaklaşık 10 ila 15 dakika odaklanmış dikkat gerektirir. Akışa girdikten sonra 30 dakikadan birkaç saate kadar sürebilir. Ancak doğru koşullar sağlandığında günde birden fazla kez akış sağlamak mümkündür.
Akış halindeyken beynin yanal alın korteksi baskılanır. Bu durumda zihinde farklı verileri birleştirip bunlar arasında yeni bağlar kurma şansı yakalar. Ve tam kapasite tek bir işe odaklanır. Günlük hayatımızda birçok konuda endişe duyarız. Akış sizi tüm bu negatif duygulardan arındırarak yaptığınız aktiviteye yoğunlaşmanızı sağlar.
Akış halinde yapılan aktivitenin, yapan kişi için belki de en ideal yönü, o eylemin kişi için içsel motivasyon ve ödül kaynağı olmasıdır. Burada işin yapılış sürecinde alınan haz, işin yapılmasının en önemli nedenidir.
Psikolojide Akışın 4 Evresi Nedir?
Dr. Csikszentmihalyi, bir akış durumuna ulaşmak için karşılanması gereken koşulları daha da ayrıntılı olarak açıklar. Ardından da akış durumuna geçmeyi şu biçimde listeler. İlk olarak şimdiki ana odaklanırız. Ardından eylem ve farkındalık birleşir. Sonrasında benlik duygusunu kaybederiz. Devamında sürdüğümüz görev üzerinde tam kontrol duygusu gelişir. Sonuç olarak da zaman anlamını yitirir. Bitiminde yaşadığımız memnun hissetmek ise aktivitenin ödüllendiricisidir.
Akış halindeyken nörokimyasal düzeyde size ne olur?
- Norepinefrin: Konsantrasyondan sorumlu olan hormon
- Dopamin: Bilişsel uyanıklıktan sorumlu bir nörotransmiter.
- Endorfin: Vücutta morfin gibi etki gösteren Opioid reseptörünü aktive eder. Bu da kişinin kendini iyi hissetmesine neden olur.
- Serotonin: Serotonin, insanda mutluluk, canlılık ve zindelik hissi veren bir nörotransmitterdir. Eksikliğinde depresif, yorgun, sıkılgan bir ruh hali görülür
- Anandamide: Mutluluk duygularını uyarmadaki rolü nedeniyle yaygın olarak “ mutluluk molekülü ” olarak bilinen bir beyin kimyasalıdır.
- Oksitosin: Üreme sistemi ve insan davranışları üzerinde kilit role sahip bir hormondur. Güveni artırır ve akışın efsanevi sonradan parlamasını üretmeye yardımcı olur.
Psikologların kafasını bu noktada sık sık karıştıran soru şudur. Yukarıda listelediğimiz nörokimya mı davranışı tanımlar ya da davranış mı nörokimyasalların üretimini tetikler? Muhtemelen bu akış durum her ikisinin de bir sonucudur.
Bir konuya olan ilginiz ve katılımınız bu kimyasalların üretimini artırır. Bu da o dikkati sürdürmenize yardımcı olur ve potansiyel olarak dorsolateral prefrontal korteksinizin ( beynin muhakeme etme, planlama ve davranışlarımızı düzenleme konusunda uğraştığı bölümü) hareketsizlik nedeniyle kapandığı noktaya ulaşmanıza yardımcı olur.
Akış Durumunu Ne Belirlemektedir?
Ancak unutmayalım, akış durumunun farkına varır varmaz, onu kaybetme eğilimindesinizdir. Bu nedenle en iyisi seveceğimiz bir işe odaklanıp bu durumun kendiliğinden ortaya çıkmasına müsaade edilmesidir. Yaptığı işten keyif alan insanların daha mutlu olduğuna ve yaptığı işlerin kalitesinin sürekli artmasına tanıklık etmişizdir. Belki de bunun temel nedeni gerçekten akışta kalabilmeleridir. Sevdiğiniz işleri yaparak mutlu bir hayat sürmeniz dileğimizle…
Kaynaklar ve İleri Okumalar:
- Šimleša M, Guegan J, Blanchard E, Tarpin-Bernard F, Buisine S. The flow engine framework: A cognitive model of optimal human experience. Eur J Psychol. 2018;14(1):232-253. doi:10.5964/ejop.v14i1.1370
- Bonaiuto M, Mao Y, Roberts S, et al. Optimal experience and personal growth: Flow and the consolidation of place identity. Front Psychol. 2016;7:1654. doi:10.3389/fpsyg.2016.01654
- The ‘flow state’: Where creative work thrives; Yayınlanma tarihi: 5 Şubat 2019; Bağlantı: https://www.bbc.com/
Size Bir Mesajımız Var!
Matematiksel, 2015 yılından beri yayında olan ve Türkiye’de matematiğe karşı duyulan önyargıyı azaltmak ve ilgiyi arttırmak amacıyla kurulmuş bir platformdur. Sitemizde, öncelikli olarak matematik ile ilgili yazılar yer almaktadır. Ancak bilimin bütünsel yapısı itibari ile diğer bilim dalları ile ilgili konular da ilerleyen yıllarda sitemize dahil edilmiştir. Bu sitenin tek kazancı sizlere göstermek zorunda kaldığımız reklamlardır. Yüksek okunurluk düzeyine sahip bir web sitesi barındırmak ne yazık ki günümüzde oldukça masraflıdır. Bu konuda bizi anlayacağınızı umuyoruz. Ayrıca yazımızı paylaşarak veya Patreon üzerinden ufak bir bağış yaparak da büyümemize destek olabilirsiniz. Matematik ile kalalım, bilim ile kalalım.
Matematiksel
İşte bu!..
Olağanüstü deneyimler yaşatan ve haz duyulan tarifsiz bir süreç..
Bence yaratıcılığın kaynağı bu tarzda.
Sıradan bir beden olmaktan öylesine çıkıyorsunuz ki, sonsuzluğun keşfi gibi.. İçinde süzülür gibi.