Etrafta gözlerini bize dikip bakan birini fark ettiğimiz zamanlarda kendimizi son derece rahatsız hissederiz. Aynı şekilde çoğumuz da insanlar ile iletişim kurarken genellikle göz teması kurmaktan kaçınmaya çalışırız. Göz teması doğru iletişim açısından önemlidir. Araştırmacılar, tercih edilen göz teması süresinin üç saniye olduğunu, dokuz saniye sonrasının ise olumsuz etki bıraktığını göstermektedir. Peki sınırları zorlarsak ne olur? Örneğinin birinin gözlerinin içine 10 dakika bakmaya dayanabilir misiniz?
Bunu deneyip demeyeceğinizi bilmesek de 2015 yılında bu denendi. İtalya’da Urbino Üniversitesi’nden psikolog Giovanni Caputo tarafından yürütülen deneyde, 15 kadın 5 erkekten oluşan 20 genç, loş bir odada birbirlerinden 1 metre uzakta oturdular. Sonrasında da 10 dakika boyunca karşılarındaki kişinin gözlerinin içine baktılar. Odadaki aydınlatma, gönüllülerin eşlerinin yüz hatlarını kolayca seçebilmeleri için yeterince parlak, ancak genel renk algılarını azaltacak kadar düşüktü.
20 gönüllüden oluşan bir kontrol grubu ise, başka bir loş odada 10 dakika boyunca yüzleri boş bir duvara dönük biçimde oturacaktı. Gönüllülere çalışmanın amacı hakkında herhangi bir şey söylenmemişti. Onlardan istenen tek şey gözlerini ayırmadan hedefe doğru bakmalarıydı. 10 dakika dolduğunda, gönüllülerden deney sırasında ve sonrasında yaşadıklarıyla ilgili anketleri doldurmaları istendi.
Sonuçlar şaşırtıcıydı. 10 dakika boyunca göz teması kurmak zorunda kalan katılımcılar, daha önce hissettikleri hiçbir şeye benzemeyen zorlayıcı bir deneyim yaşadıklarını söyleyeceklerdi. Yüz yüze bakan gruptaki gönüllülerin %90’ı yüzüne baktıkları katılımcının yüzünün bir süre sonra bozulmaya başladığını bildirirken %75’i baktıkları yüzün canavar gibi korkunç bir hal aldığını belirtmişti. %50’si bir süre sonra baktıkları kişinin yüzünde kendi yüzlerini gördüklerini ve %15’i ise baktıkları kişinin yüzünün bir akrabalarının yüzüne dönüştüğünü bildirdi.
Bu Durum Neden Yaşanmıştı?
Psikoloji de gönüllülerin deneyimledikleri durum ayrışma olarak bilinmektedir. Ayrışma, duyusal uyaran eksikliği nedeni ile ortaya çıkan gerçeklikten kopma hissini ifade eder. Duvara bakan insanlar da bazı ayrışma belirtileri yaşamışlardı. Ancak herhangi bir halüsinasyon görmemişlerdi.
Sonuçlar, Caputo’nun 2010 yılında 50 gönüllünün aynada 10 dakika boyunca kendilerine baktığı benzer bir deney sonucunda buldukları ile de uyumluydu. Bu deneyde de katılımcılar bir dakikadan kısa bir süre sonra yüzlerinin garip bir biçimde şekil değiştirdiğini dile getirmişlerdi. Kimisi aynada yaşlı bir yüz, kimisi belli bir hayvan yüzü görmeye başlamıştı. 50 katılımcının tamamı, aynada bakan yüzün kendilerine ait olmadığını hissettiklerini dile getireceklerdi.
Bu arada bu fenomeni evde denemek isteyenlere küçük bir hatırlatma yapalım. Her iki deneyde de, Caputo aydınlatmayı ustaca kullanmıştı. Yani parlak ışıkta ayna karşısında 10 dakika kendinize bakarsanız aynı sonuçları elde etmeniz olası değildir. Ancak loş ortamda arka plandan gelen bir ışıkla ürkütücü bir deneyim yaşayabilirsiniz. Çalışmanın baş yazarı Dr. Giovanni Caputo halüsinasyonları neyin neden olduğundan tam emin olamasa da bu konuda da bazı teorileri vardı.
10 Dakika Göz Teması Ve Benzer Süreçlerin Sonucunda Ortaya Çıkan Halüsinasyonlar Troxler Solması Sonucunda Olacaktır
Şimdi basit bir deneme yapalım. Sadece 10 saniye boyunca aşağıdaki görselin merkezine gözlerini kırpmadan bakmaya çalışın.
Sadece birkaç saniye dikkatlice bakmak göz hareketlerinizi en aza indirerek görüntünün beyaz – gri arası bir renge dönüşmesine neden olmuş olmalıdır. 1804 yılında İsviçreli doktor ve düşünür Ignaz Paul Vital Troxler tarafından keşfedilen bu durum günümüzde Troxler solması ya da Troxler etkisi olarak bilinmektedir. Bu etki de nöronların görsel sistem tarafından uyarlanma biçimiyle bağlantılıdır.
Troxler’ın solması Caputo’nun garip yüz yanılsamasını kısmen açıklayacaktır. Sonucunda aynada yüzümüze veya karşımızdaki insanın gözlerine uzun süre ve sabit bir şekilde baktığımız zaman, görsel uyaranın değişmeyen doğası yüz özelliklerinin kaybolmasına neden olur.
Ardından göz kırptığımızda veya istemsiz göz hareketleri yaptığımızda beynimiz yeniden uyarılacaktır. Ancak görsel bilginin yokluğunda, beynimiz boşlukları deneyimlerimize, beklentilerimize, tahminlerimize göre doldurur. Ancak denemek isteyenleri küçük bir hatırlatma yapalım. Bunun sonucu kimi zaman eğlenceli kimi zaman da rahatsız edici olacaktır. Ayrıca göz atmak isterseniz: Görmediğiniz Halde Birinin Size Baktığını Nasıl Hissedersiniz?
Kaynaklar ve ileri okumalar
- Caputo GB. Dissociation and hallucinations in dyads engaged through interpersonal gazing. Psychiatry Res. 2015 Aug 30;228(3):659-63. doi: 10.1016/j.psychres.2015.04.050. Epub 2015 Jun 11. PMID: 26112448.
- Mash J, Jenkinson PM, Dean CE, Laws KR. Strange face illusions: A systematic review and quality analysis. Conscious Cogn. 2023 Mar;109:103480. doi: 10.1016/j.concog.2023.103480. Epub 2023 Feb 8. PMID: 36764163.
- Staring Into Someone’s Eyes For 10 Minutes Can Induce Altered State of Consciousness. Yayınlanma tarihi: 7 Eylül 2019; bağlantı: https://www.sciencealert.com/
- Illusory Scenes Fade into and out of View. yayınlanma tarihi: 1 Temmuz 2013; Bağlantı: https://www.scientificamerican.com
Size Bir Mesajımız Var!
Matematiksel, 2015 yılından beri yayında olan ve Türkiye’de matematiğe karşı duyulan önyargıyı azaltmak ve ilgiyi arttırmak amacıyla kurulmuş bir platformdur. Sitemizde, öncelikli olarak matematik ile ilgili yazılar yer almaktadır. Ancak bilimin bütünsel yapısı itibari ile diğer bilim dalları ile ilgili konular da ilerleyen yıllarda sitemize dahil edilmiştir. Bu sitenin tek kazancı sizlere göstermek zorunda kaldığımız reklamlardır. Yüksek okunurluk düzeyine sahip bir web sitesi barındırmak ne yazık ki günümüzde oldukça masraflıdır. Bu konuda bizi anlayacağınızı umuyoruz. Ayrıca yazımızı paylaşarak veya Patreon üzerinden ufak bir bağış yaparak da büyümemize destek olabilirsiniz. Matematik ile kalalım, bilim ile kalalım.
Matematiksel