“Pratik yapmak mükemmelleştirir” kavramı, Roma İmparatorluğu’ndan bu yana hırslı gençlerin kafalarına derinlemesine işlendi. Başarının sırrı tekrar, alıştırma, pratik ya da antrenmandan geçer. Başarı için kan, ter ve göz yaşı gereklidir. Çözüm, gerçekten bu kadar basit mi? Peki, bir alanda üst düzey bir başarı elde etmek için ne kadar süre çalışmak gerekir? Mesela 10 bin saat mi?
1993’de araştırmacı K. Anders Ericsson ve arkadaşları, bir alanda üstün ve normal performans gösteren bireyler arasındaki farkın antrenman süreleriyle ilişkili olduğu görüşünü ortaya attılar. Bunun devamında da Malcolm Gladwell’ çok satan kitabı Outliers’ında fevkalade bir hünerin geliştirilebilmesi için en az 10 bin saat pratik yapmak gerektirdiğini iddia etti. Gladwell; The Beatles, Bill Gates gibi isimlerin zirveye çıkmadan önce 10,000 saatlik pratikten çok daha fazlasını yaptıklarını öne sürdü. Bu sayede de yeni bir fenomen ortaya çıktı.
10 Bin Saat Kuralının Ortaya Çıkmasına Neden Olan Araştırma
Araştırmada keman çalan 20 yaş civarında öğrenciler üç gruba ayrıldı. Birinci grupta yıldızlar vardı. Bu öğrenciler dünya klasmanında solo kemancı olma potansiyeline sahip olanlardı. İkinci grup sadece “iyi” olduklarına karar verilenlerdi. Üçüncü grupta ise profesyonel olarak keman çalmaları beklenmeyen öğrencilerden oluşuyordu.
Daha sonra hepsine kemanı ilk ellerine aldıkları andan başlayarak toplam kaç saat pratik yaptıkları soruldu. Sonucunda en başarılı olanların ortalama 10 bin saat, iyi olarak sınıflandırılanların ortalama 7800 saat, en az başarılı olanların ise ortalama 4600 saat çalıştıkları belirlendi.
Ardından Ericsson ve arkadaşları amatör piyanistlerle profesyonel piyanistleri karşılaştırdılar. Ortaya aynı model çıktı. Amatörler çocuklukları boyunca haftada yaklaşık üç saatten fazla pratik yapmamıştı. Bu durumda 20 yaşına geldiklerinde toplam iki bin saat pratik yapmış oluyorlardı. Oysa profesyoneller pratiklerini her yıl sürekli artırmıştı. Sonucunda, 20 yaşına geldiklerinde de tıpkı kemancılar gibi 10 bin saate ulaşmışlardı.
Birkaç virtüözün çalışmalarının ortalaması olan bu rakam, akıllarda takılıp kaldı ve geniş çapta kabul gördü. 10 bin saat kuşkusuz çok uzun. Çocukluktan genç bir yetişkin olana kadar bir kişinin bu sayıya tek başınıza erişmesi ne yazık ki olanaksız. Öncelikle yüreklendiren ve destekleyen bir aile gerekiyor. Aynı zamanda bu esnada ailenin ekonomik durumu da tüm çalışmaları destekleyecek yeterlilikte olmalı elbette. Ayrıca okul, sınav gibi konularda da fazla sıkıntı yaşamaması gerekiyor bu çocuğumuzun.
10 Bin Saat Kuralı Bir Efsane mi Yoksa Gerçek mi?
Pratik yapmak elbette başarıyı arttıran bir tutum. Ancak yukardaki çalışmayla ilgili bazı sorunlar vardı. Bunların en önemlisi psikologlar çalışmaya başlarken öğrencilerin doğal müzik yeteneklerini test etmemişlerdi. Elmaları elmalarla karşılaştırmak yerine yeteneklilerle doğuştan kabiliyetli olanları karşılaştırdılar.
Olağanüstü doğal bir yeteneğe sahip olmak çalışmayı eğlenceli ve kolay hale getirir, insanı daha fazlasını yapmaya teşvik eder. Ebeveynler ve sınıf ya da çalışma arkadaşları bir şeyleri kolaylıkla yapabilenlerin etkisinde kalma eğilimindedir ve genellikle onlara övgüler yağdırarak olumlu geri bildirim döngüsünü beslerler. Ericsson ile arkadaşları sebepleri ve sonuçları karıştırdılar. Çalışma bir sonuçtur. Asıl katalizörse gerçek yetenekti.
Neyse ki bazı bilim insanları kolay ikna olmuyor. Bu nedenle konu hakkında yapılan bir meta-analiz, 10.000 saat kuralının basitçe mevcut olmadığını gösteriyor. Bu çalışmada 11,000 araştırma katılımcısının verilerini sunan 88 adet bilimsel makale sonuçları ele alındı. Elde edilen bulguya göre pratik yapmak belli bir yetenekte ustalaşmanın ve sonrasında gelen başarının ortalamada sadece %12’sinden sorumlu. Yaş, zeka, yetenek gibi diğer faktörler başarılı olmada daha fazla rol oynuyor gibi gözüküyor.
Sonuçta da ne kadar pratik yaparsak yapalım fiziksel özelliklerimizi değiştiremiyoruz. Uzun boy, bir basketbol yıldızı için önemlidir. Ya da sesinizi belli bir tona kadar yükseltebilmeniz bir müzikalde başrolü yakalamanıza yardımcı olabilir. Ancak ne kadar çalışırsanız çalışın, boyunuzu uzatamaz veya ne kadar çok piyano çalarsanız çalın, parmaklarınızın uzamasını sağlayamazsınız ya da mevcut sesinizi çok da fazla değiştiremezsiniz.
10 Bin Saat Kuralı Bir Efsanedir
Sonuç olarak 10 bin saat kuralı bir efsane. Bugüne kadar yapılan hiçbir çalışma bu bulguyu bilimsel anlamda desteklemedi. Elbette yine de pratik yapmaktan vazgeçmeyelim. Eğer planlı çalışma yaparak bir şeye 10.000 saatinizi harcarsanız, muhtemelen o konuda uzmanlık edinirsiniz. Ancak 10 bin saat kuralının öne sürdüğü gibi sadece çalışarak boyun bir avantaj olduğu basketbolda star olmanız pek olası gibi durmuyor.
Yazının bitiminde ayrıca göz atmak isterseniz: İlk 20 Saat Kuralı Nedir? 20 Saatte Öğrenme Nasıl Mümkün Olabilir?
Kaynaklar ve ileri okumalar:
- Sara Kiley Watson; Ten-thousand hours of practice isn’t enough to make you a star; Yayınlanma Tarihi: 27 Haziran 2020; Yayınlandığı Yer: Popular Science; Kaynak site: Popular Science. Bağlantı: Ten-thousand hours of practice isn’t enough to make you a star/
- Rachel Nuwer; The 10,000 Hour Rule Is Not Real; Yayınlanma tarihi: 20 Ağustos 2014; Yayınlandığı Yer: Smithsonianmag; Bağlantı: Rachel Nuwer; The 10,000 Hour Rule Is Not Real/
- Macnamara BN, Hambrick DZ, Oswald FL. Deliberate practice and performance in music, games, sports, education, and professions: a meta-analysis. Psychol Sci. 2014 Aug;25(8):1608-18. doi: 10.1177/0956797614535810. Epub 2014 Jul 1. Erratum in: Psychol Sci. 2018 Jul;29(7):1202-1204. PMID: 24986855.
- Wong NC. The 10 000-hour rule. Can Urol Assoc J. 2015 Sep-Oct;9(9-10):299. doi: 10.5489/cuaj.3267. PMID: 26644801; PMCID: PMC4662388.
Size Bir Mesajımız Var!
Matematiksel, 2015 yılından beri yayında olan ve Türkiye’de matematiğe karşı duyulan önyargıyı azaltmak ve ilgiyi arttırmak amacıyla kurulmuş bir platformdur. Sitemizde, öncelikli olarak matematik ile ilgili yazılar yer almaktadır. Ancak bilimin bütünsel yapısı itibari ile diğer bilim dalları ile ilgili konular da ilerleyen yıllarda sitemize dahil edilmiştir. Bu sitenin tek kazancı sizlere göstermek zorunda kaldığımız reklamlardır. Yüksek okunurluk düzeyine sahip bir web sitesi barındırmak ne yazık ki günümüzde oldukça masraflıdır. Bu konuda bizi anlayacağınızı umuyoruz. Ayrıca yazımızı paylaşarak veya Patreon üzerinden ufak bir bağış yaparak da büyümemize destek olabilirsiniz. Matematik ile kalalım, bilim ile kalalım.
Matematiksel